CaddeÖZLEDİM DÖNDÜM

ÖZLEDİM DÖNDÜM

30.01.2014 - 20:14 | Son Güncellenme:

İki senelik yoğun ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’ temposu ve ‘Kelebeğin Rüyası’nın çekimlerinin ardından bir süre İngiltere’ye giden Farah Zeynep Abdullah: “Orada yaşarken, özlediğimi fark ettim. ‘Kurt Seyit ve Şura’nın bahsi geçer geçmez, ‘Tamam’ dedim. Anında...”

ÖZLEDİM DÖNDÜM

Martta Star’da başlayacak ‘Kurt Seyit ve Şura’da Kıvanç Tatlıtuğ’la başrolü paylaşan Farah Zeynep Abdullah, dizide soylu bir ailenin kızını canlandırıyor.
14 Şubat’ta vizyona girecek, Engin Akyürek’le oynadığı ‘Bi Küçük Eylül Meselesi’ filminde modern bir genç kadını oynayan Abdullah; Türkiye’deki oyunculuk macerasını ve karakterindeki renkleri, GQ şubat sayısı için Ebru Çapa’ya anlattı.

Haberin Devamı

Kazayla doğan aşk
Rahmetli dedesiyle anneannesinin aşkı; aynı dispanserde çalışıp uzaktan uzağa bakışırken, bir tatil günü dedesinin, denizde boğulma tehlikesi atlatan anneannesini kurtarmasıyla başlamış.Annesiyle babasının 30 yılı devirmiş evliliklerinin başlama hikayesi daha da tuhaf. Annesi Gülay Hanım, 17 yaşındayken bir gün babasının arabasını çalmış, gezerken trafik kazası yapmış. Çarptığı otomobilin sahibi, ünlü bir inşaat firmasının sahibi olan kadın; annesine
şirketlerinde çalışıp borcunu
ödemesini teklif etmiş.
Dünyaya gözünü Erbil’de açmış, çocukken savaştan kaçıp Türkiye’ye gelmiş babası Osman Abdullah da
o şirkette çalışıyormuş.
Bu tesadüfler zincirinin ürünü:
89 doğumlu Farah Zeynep Abdullah, dört yaş büyük ağabeyi Kaan ve sekiz yaş küçük kardeşi Harun...

Haberin Devamı

Tesadüfler onu seviyor
Ee, gel de iyimser olma, gel de kaderin getirilerine inanma şimdi...
Farah Zeynep Abdullah, bugün İstanbul Gayrettepe’de, anneannesiyle birlikte yaşıyor. Ailesi, babasının işi nedeniyle, o lisedeyken taşındıkları Londra’da. Babasının BP’den emekli olmasının ardından, bir kuru temizlemeci açmışlar, karı-koca orada çalışıyorlar şimdi.
University of Kent’in ikinci senesinde, Paskalya tatili için geldiği Türkiye’de, dönmesine üç gün kala, yine bir tesadüfle; Kanal D Dramalar Koordinatörü Lale Eren’le tanışmasıyla, hayatının akışı değişir.
Lale Eren ve yönetmen Zeynep Günay Tan, ‘Öyle Bir Geçer Zaman ki’deki Aylin karakteri için hem masum hem de seksi görünen bir oyuncu ararken, yolları kesişir:
“Facebook’tan fotoğrafımı görür görmez, ‘Budur’ demiş Zeynep Abla. Ertesi gün bir kamera çekimi aldılar. Aynı hafta içinde ‘Gelebilir misin?’
diye sordular. Okul olumlu baktı. Dondurdum okulu neticede.

Tamamen hissiyat
Setteki ilk günüm çok zordu. Yapamadığımdan emindim. Çok zor bir dönemdi. ‘Allahım n’olur bu işi öğreneyim, bu diziye bir katkım olsun’ diye dualar ettim. Sonra kendimi biraz bıraktım, ekibin de desteğiyle, biraz daha iyileşti işler.”
Abdullah’ın “Biraz daha iyileşti işler” dediği şey; reytingi ve ömrü gani bir ilk dizi, ‘Kelebeğin Rüyası’ gibi bir filmle sinema siftahı ve bu rollerle kazandığı ödüller...
İki senelik yoğun dizi temposunun ve ‘Kelebeğin Rüyası’nın çekimlerinin ardından bir süre İngiltere’ye giderek ara verir.
Oyuncu o günleri ve dönüş kararını şöyle anlatıyor:
“Sabaha kadar dizi izliyor, okula da gitmiyordum. Ne yapmak istediğimi düşündüm. Oyunculuk yapmak istemiyordum çünkü.
Orada bunları düşünürken, şöyle bir şey oldu: Özlediğimi fark ettim. Ama her hücremle orada olmak isteyeceğim bir şey olursa yaparım diye koymuştum kafaya. ‘Kurt Seyit ve Şura’nın bahsi geçer geçmez, ‘Tamam’ dedim. Anında. Tamamen hissiyat üzerine gidiyor her şey.
Döndüm yine buraya.”

Haberin Devamı

YALANSIZ YAŞAMAK ZOR

“Bayağı küçüktüm.
Kardeşim yeni doğmuş, yeni alınmış çorapları var. Odamda etiketlerini keseyim derken çorabı da kestim. Sonra annem çorabı görüp ‘Ne oldu?’ diye sorunca, hiç kıvırmadan, ‘Ben kestim’ diye dümdüz söylemiştim. ‘Aferin kızım’ demişti, ‘En kötü doğru, en iyi yalandan daha iyidir’...
Sekiz yaşındaydım, dün gibi hatırlıyorum. O günden beri yalan söyleyemem, bunlar yer ediyor.
Karşımdaki insana gerekiyor-sa kırıcı olmak pahasına, doğruyu söylerim. İleride ne olursa olsun, içinden bir yerden bunun için teşekkür edeceğini bilirim çünkü ve bana da aynısının yapılmasını isterim. Çok zormuş ama...
Yaş ilerledikçe yalan söyleyememenin çok zor olduğunu anlıyor insan. Hayatı kolaylaştırmıyor yalansız yaşamak ama sonuçta değiyor.”

Haberin Devamı

YOL ÜSTÜ DURAKLAR

“Oyunculuk nedir sorusu vardır ya, çok merak ediyorum onun cevabını; en azından kendi içimdekini, çünkü çok arayışlı bir şey. Yılmaz Abi (Erdoğan), ‘Önemli olan gittiğin yer değil, yolculu-ğun kendisidir’ der. Ben de gerçekten inanıyorum buna ve yolculuktan, süreçten keyif alıyorum. Plansızlıktan da... İleriyi düşününce, İngiltere ve Türkiye arasında, iki tarafta da, sürekli gidip gelmeli bir hayat canlanıyor gözümde. Düşününce, tek bir yerde kalamam gibi. O yüzden Rusya’ya gitmek de çok zevkli, Bozcaada’da film çekmek de çok zevkliydi... Başkaları olmak kadar başka yerleri tanıma imkanı da veriyor bu iş.”

KEŞFETYENİ
Nihal Candan ile aynı hastalığa yakalanmış! Yıllar sonra açıkladı
Nihal Candan ile aynı hastalığa yakalanmış! Yıllar sonra açıkladı

Cadde | 21.06.2025 - 12:09

Nihal Candan'ın vefatının ardından aynı hastalığa yakalandığını açıklayan Derya Uluğ, o dönem yaşadıklarını anlattı.