Zeynep İşman

Zeynep İşman

zeynepisman@gmail.com

Tüm Yazıları

LGS’de uzun paragraflardan oluşan zorlayıcı sorular bir kez daha okumanın ve anlama becerilerini geliştirmenin önemini hatırlattı. Matematik gibi temel derslere karşı ön yargı da konuları anlamayı zorlaştırıyor. Tatilde matematiği ders olmaktan çıkarıp çocukların hayatına nasıl katabiliriz?

Hayatın matematiğini çözmek

Bir LGS daha geride kaldı. Son yılların en zoru olarak tanımlanan sınavda hayalindeki liseye girmek için yaklaşık 1 milyon öğrenci yarıştı. Bilginin yanı sıra temel derslerde okuduğunu anlama ve yorumlama yeteneği yeni nesil sorularda öne çıktı. Uzun paragraflardan oluşan yeni nesil sorular öğrencileri en zorlayan konuların başında geliyor. Bu sorulara odaklanabilmek, akıl yürütmek ve doğru cevabı analiz etmek için öncelikle iyi bir okur olmak gerekiyor.

Haberin Devamı

Sistem sınav odaklı olunca, çocukların derslerin mantığını kavramadan, farklı tekniklerle ezber yapmalarına neden oluyor. Bu da zaman içinde matematik gibi temel derslerden uzaklaşmaya yol açıyor. Çocukların “Ama ne işime yarayacak?” soruları da beraberinde geliyor.

20 Haziran’da 20 milyonu aşkın öğrenci karnelerini aldı. Milyonlarca öğrenci için yaz tatili başladı. Uzmanlar önümüzdeki uzun tatili kapsayan yaz döneminde çocukları matematiksel becerilerin gelişmelerine yardımcı olacak aktivitelere yönlendirmenin doğrudan ders çalıştırmaktan daha faydalı olduğu konusunda hemfikir. Matematiğin günlük hayatımızdaki yerini ve bunu kullanma becerilerini çocuklara nasıl katabileceğimizi konunun uzmanlarıyla konuştuk.

Hayatın matematiğini çözmek

Tatil planına akıl oyunları ekleyelim

Hem çocuklar hem yetişkinler için matematiksel düşünme atölyeleri tasarlayan B-Math Kurucusu, eğitimci-yazar Burcu Haboğlu Baba, çocukların matematiği sevmesi için tanıması ve anlaması gerektiğini, çocukların günlük yaşam problemleri ile haşır neşir edilmeleri gerektiğinin altını çiziyor: “Her zaman matematik bilgisi kullanmaya gerek olmayabilir ama önemli olan çocuğun zihninde problem çözme adımlarını gerçekleştirmesi. Bu düşünce tarzını kazandığında matematikte de işi kolaylaşır. Ebeveyne çok görev düşüyor: Matematikle ilgili söylemlerimize dikkat etmeli, matematiğin hayatımızı kolaylaştırdığı, bir ders olarak sınırlandırılmaması gerektiği vurgulanabilir. ‘Matematiği yapan her dersi yapar, matematik zordur, matematik yapan zekidir’ gibi söylemlerden ise uzak durmalı. Matematik dersinde konular hep birbiri üzerine inşa edilir. Örneğin toplama anlamlandırılmadan çarpma zihinde inşa edilemez. O nedenle çocuğun konuları iyi öğrenmiş olması çok önemlidir. Eksiklerin farkına varmalı, o hedefe yönelik çalışmalar yapılmalı. Çocuğun bir soruyu yanlış yanıtladığında, direkt doğrusunu söylemek yerine, nasıl yaptığına bakıp onun nasıl düşündüğünü anlamak bize eksiğin nerede olduğunu gösterir. Farklı yollar denemesine izin vermek anlamayı kolaylaştırır. Seviyesine uygun konulara maruz bırakmak gerekir.”

Haberin Devamı

Haboğlu, yaz döneminde yaşanan öğrenme kayıplarının, bir sonraki dönemde çocuğun ilerlemesini etkilediğini, o nedenle tamamen derslerden uzaklaşmanın doğru olmadığını kaydediyor: “Yaz tatili eksiklerin giderilmesi için de harika bir fırsat. Ama konu tekrarı yapmadan, soru çözümüne başlanmamalı. Bir oturuşta 100 soru değil, her gün 5’er 10’ar soru çözmek, yapamadığına ertesi gün bakmak daha sağlıklı olan. Hem ailecek hem bireysel oynanacak akıl oyunlarını da tatil planına ekleyebiliriz. Örneğin üçtaş ya da dört işlem tavlası bunlardan bazıları.”

Haberin Devamı

Hızlı okuma becerisi

Eğitimci Kezban Küçük daha önce bu köşede hızlı okuma becerisinin önemini şöyle anlatmıştı. “Her şeyden önce okurluk becerilerini test etmeleri; dikkat ve odaklanma, okuma hızı ve kavrama oranını olabilecek en yüksek seviyeye çıkarmaları için anlayarak hızlı okuma becerisi kazanmaları gerekiyor. Geliştirdiği okuma becerisiyle her gün en az yarım saat, 45 dakika okumalı; bu okumalardan notlar almalı, okudukları hakkında yazılar yazmalı, okuduklarını diğerleriyle karşılaştırmalı, yakınlarıyla okudukları üzerine konuşmalı.Sosyal, kültürel, sportif faaliyetlerle kendini yaşamın içinde sınaması, iletişim konusunda çaba göstermesi, etkinliklerde rol alması önemli. Günlük yeni nesil sorular ve paragraf soruların çözümü de bu melekelerin gelişmesi bakımından son derece önemli. Özellikle yanlış yaptığı soruları analiz etmeli ve yanlışlarından öğrenmeli.

 

Hayatın matematiğini çözmek

Hayatın içinden örnekleri konuşalım

Öğrencilerin okulda öğrendikleri konuları destekleyen ve örneklendirme yöntemleri ile pekiştiren yenilikçi bir model olan MathPath kurucusu Özgür Sarıkaya da matematiğin olabildiğince hayatın içinde yer almasını sağlamak gerektiğini vurguluyor: “Çocuklarla sohbetlerimize matematiği dâhil edebiliriz. Yürüyüş yaparken bir restoranın doluluğunu tahmin etmek, kişi başı ortalama ne kadar ücret ödeme olabileceği üzerine hesap yapmak, kaç masa için bir çalışan ilgilenildiği ve buradan toplam kaç kişi çalışabileceği gibi hesaplar yapmak bile hem yemek siparişini beklerken süreci aile sohbetine dönüştürür hem de çocuğunuzu bu sırada telefondan ve tabletlerden uzaklaştırmış olursunuz. Bunun bir ileri seviyesi ise günlük tahmini ciro hesabı ve de genel giderleri konuşarak (dükkân kirası, çalışan ücretleri, envanter hesabı gibi) kârlılık üzerine diyaloglar olabilir.”

Sarıkaya, çocukların matematiksel kavramları ezberlemek yerine yaşayarak keşfetmeleri ve matematiğe karşı olumlu ve meraklı bir tutum geliştirmeleri için atölyeler yapıyo:.” Pizza Atölyesi’nde kesirleri pizza dilimleri üzerinden pekiştiriyor, marketten aldığımız pizza yapımı için kullanılan malzemenin fiyatlarını, temel matematik becerileriyle  kullanılan miktarlar üzerinden maliyetini ve satış fiyatını hesaplıyoruz. Para sayma, saat okuma ve ölçme gibi günlük yaşamda kullanılan temel becerilerde hız kazandırmayı hedefliyoruz.”

Hayatın matematiğini çözmek

Yaz tatili için öneriler

* Evde yapılacak limonata ya da milkshake için gerekli maliyeti hesaplamak

* Tatil planlarken ailecek hep beraber bütçe yapmak (uçak bileti, konaklama, yeme-içme gibi)

* Haftanın belirli bir günü çocuğunuzdan buzdolabı ve erzak dolabını kontrol etmesini sağlayarak, ailenin ihtiyacını kendisinin belirlemesini, oluşan listeye göre bütçe vererek marketten alışveriş etmesini sağlamak.

Yaz matematiği önerileri:

*  Yaz döneminde çocuklara doğrudan ders çalıştırmaktansa matematiksel becerilerin gelişmesine yardımcı olacak aktivitelere yönlendirmek daha faydalıdır.

* Ben Orlin’in “Mathematical Games with Bad Drawings” kitabında çok sayıda ve farklı becerilere hitap eden matematiksel oyun bulunuyor. Keyifli bir aile aktivitesine dönmesi muhtemel çok iyi oyunlar var kitapta.

* Matematiksel becerileri ciddi şekilde geliştirdiğini düşündüğüm bazı bilgisayar oyunları olarak Witness ve biraz daha büyük yaştakiler için The Talos Principle oyunlarını önerebilirim.

* Mathigon.org gibi ücretsiz ve çok kaliteli bazı web siteleri mevcut. Bu sitelerde matematiğin her konusunda birçok aktivite bulmak mümkün.

Hayatın matematiğini çözmek

“Ne işe yaradığını anlatan bir eğitim programı şart”

Çocuklar için Matematik Akademisi kurucusu Can Gürses ise çocuklara, matematik alanının neden önemli olduğunu ve ne işe yaradığını anlatan bir eğitim programının şart olduğunu söylüyor: “Deney yapılmadan fen dersleri, bir kitap tartışması yapılmadan edebiyat dersleri geçiyor. Neden böyle? Çünkü Türkiye’de eğitim programının ve bu programı uygulayan kurumların ana görevi, öğrenciyi sınava hazırlamak. Öncelik sınavın ölçtüğü beceriler ve dolayısıyla sınav başarısı olunca herhangi bir alandaki eğitimin asıl amacı ortadan kalkıyor. Örneğin çocukların matematikle tanıştıkları ilk 4 yılları, neredeyse tamamen bu alandaki bir beceriye odaklanıyor: Aritmetik beceri. Oysa matematik, aritmetik becerinin yanında uzamsal düşünme, örüntü/kural tanıma ve uygulama, analitik düşünce gibi pek çok beceriyi gerektiren bir alan. Ve birçok çocuk, örneğin sayısal/aritmetik beceri tarafında gelişme ihtiyacı olsa da diğer tüm beceriler de oldukça iyi durumda olabiliyor. Ancak, matematikle tanıştıkları ilk 4 yıllarında tamamen aritmetik beceriye hitap eden bir alan olarak tanıyıp doğal olarak kendi becerilerinin bu alanda makbul beceriler olmadığı ön yargısına sahip oluyorlar. Dolayısıyla potansiyel olarak belki de birçok yetenekli öğrenciyi kaçırdığımız gibi aynı zamanda ön yargı sahibi de yapıyoruz.”

Geçen hafta yapılan LGS ile ilgili sınavın ölçtüğü becerilerin okul müfredatının içeriğinden ne kadar kopuk olduğuna işaret eden Gürses, “Bu sınava her yıl yaklaşık 1 milyon öğrenci giriyor. Sınavın matematik testi 20 soru ve her soru 4 şıktan oluşuyor. Yıllardır istikrarlı bir şekilde, 1 milyon öğrencinin getirdiği ülke ortalaması yaklaşık 5 doğru cevap şeklinde. Basit bir istatistik hesabı yaptığımızda, bu 1 milyon öğrenci 20 soruluk matematik testinin hiçbir sorusunu okumadan rastgele işaretlese ülke ortalaması yine yaklaşık 5 doğru cevap şeklinde çıkar. Rastgele cevaplarla gelen ülke ortalaması, okuyup çözerek gelenle aynıysa bilimsel olarak geçerli bir ölçücü yanı yok demektir.”