Cumartesi Hamilelikte aşerme mi? Hiç problem değil, biz yıllardır o durumdayız

Hamilelikte aşerme mi? Hiç problem değil, biz yıllardır o durumdayız

02.07.2005 - 00:00 | Son Güncellenme:

İnsan başına gelmeyince bilemiyor. Benim karım aşermiyor diye ben bu durumu "out" ilan etmiştim, meğer hâlâ böyle bir mesele varmış

Hamilelikte aşerme mi Hiç problem  değil, biz yıllardır o durumdayız

igursoy@milliyet.com.tr Tabii kil, kül, toprak vs. yiyenleri bunun dışında tutuyorum (Bir de hamileyken çöp kokusuna bayılan, çöp kamyonu geçtiğinde havayı içine çeken, tanımadığım ama bahsini çok işittiğim o hanımefendiyi). Amerikan Hastanesi doktorlarından Alper Mumcu toprağa karşı iştahın kansızlık işareti olduğunu söylüyor. Ama o da bunun dışındakilerin net bir sebebi olmadığını doğruluyor. Bana diyorlar ki, "Neden hamile kadınların aşermesini, kocalarının da şubat ayında sabaha karşı kiraz aramak için yollara koyulmasını yazmıyorsun?" Başıma gelmedi ki! Ben artık o devirler geçti zannediyordum. Birkaç ay önce bir muhabbet sırasında karar vermiştik ki, aşermek "out". Kadınların ilgi çekmek için yaptığı bir numaradan ibaret. Zaten bilimsel bir açıklaması da yok. Benim karım Begüm kilo yönünden hafif bir hamilelik geçiriyor. Bugün 35'inci hafta bitti ve hamilelik öncesinden 5 kilo daha ağır. Ortada herhangi bir diyet yok, "şundan yemem, kilo yapar" gibi kaprisler yok. Tahminen 8 kilo almış halde girecek doğuma. Aslında daha fazla olmalıydı, bunu biliyoruz ama zaten hamilelikte alması gereken kiloların önemli bir kısmını öncesinde biriktirmişti! İkimiz de yıllarca kebap ve rakı "aşerip" yeterli bedensel stoklamayı yapmıştık. Hedef, hamileliğinde habire kivi yiyen (ve oğlunun lakabının "Kivican" olmasını sağlayan), bu sayede yedi kiloyu aşmayan Ebru Şallı ile ya da sadece limon ve salatalık yiye-rek beş kilo alan Ethel Baler'le yarışmak değil elbette. Begüm'ün canı fazla yemek çekmedi, hepsi bu. Bebeğin kilosunda da hiçbir anormallik olmayınca bunu dert etmedik.Geride bıraktığımız aylar içinde Begüm'ün "olsa da yesek" dediği iki şey oldu: Sucuk ve karpuz. Karpuz o zamanlar çıkmamıştı. Karımı bir uçağa bindirdim, ver elini Barselona! Oranın en güzel otelini ayarladım. Dedim ki, "İşte, karpuz istedin diye, daha çıkmamışken, tabiat anaya meydan okuyarak, yiyebileceğinden fazla karpuz buldum sana!" "Hayalimdeki baba adayı" diye hoplayan yürekleri veya "Ne diyor lan bu herif!" diye kalkan kaşları indirmek için bir de gerçek versiyonu anlatayım: Haftalar önce planlanmış Barselona gezisinde kaldığımız otelin kahvaltısında tesadüfen karpuz vardı! Hamileliğin yasak meyvelerinden sucuk için, anlayışlı doktorumuz Nuri Delikara'dan özel izin aldık. Özel izin deyince, sanki yazışmalar olmuş, belgeler gidip gelmiş gibi geliyor kulağa. Oysa konuşma şöyle gelişti: Begüm: Ben sucuk yemek istiyorum.Doktor: Afiyet olsun.Vakumlu paketlerden uzak durduktan, çok iyi pişirdikten ve abartmadıktan sonra sorun olmadığını söyledi Doktor (Buna benzer bir konuşmayı da seyahat için yapmıştık. Biz "Aman dikkat! Şunu ihmal etmeyin, şunu unutmayın, bilmem neden kaçının" gibi uyarılar beklerken Doktor "İyi yolculuklar" demişti. En sevdiğim doktor tipi). Begüm de sadece iki kere sucuk yedi zaten, yasak kalktıktan sonra cazibesi azalmıştı herhalde. Ebru Şallı ile yarış olur mu! Ama benim başıma gelmedi diye böyle bir şey yaşanmıyor diyemeyiz elbette. Örneğin Milliyet Pazar'daki lezzetli gezi yazılarını yazan Fatih Türkmenoğlu -ki şimdi Talia adında 10 aylık şahane bir kızı var- karısı İdil'in hamileliğinde 10 kilo almış. "Sabahın üçünde birisine sucuklu yumurta yapınca sen de yiyorsun. Hayat müşterek" diye açıklıyor vaziyeti. Bir süre önce "Baba adayları da aşerebilir" diye bir haber vardı, hatırlarsınız belki. Daha çok hamilelerde görülen "gebelik sendromu" erkeklerde de ortaya çıkabiliyormuş. Sonra, ver kendini yemeğe.Ben aylardır alkol ve sigara aşeriyorum. Çünkü karımın hamileliğiyle beraber, kendisine destek olmak amacıyla ikisini de neredeyse sıfıra indirdim. Peki, kabul ediyorum, ben hayalinizdeki baba adayıyım! n Erkekte "gebelik sendromu" HAFTANIN LAFI 30 yaşındayım. Kaç yaşındasınız? Evet, anne olmak için 30 yaş uygun, çünkü tam 20'li yaşların bitimi oluyor.(Sunucu-oyuncu Ebru Cündübeyoğlu, Bebeğim ve Biz dergisinde aritmetik bilgisini göz önüne seriyor) Aslında çok da geç kalmış değilsiniz... Dharma Yayınları'ndan çıkan, Vicky Ceelen'in hazırladığı "Sıkı Dostlar" ve "En İyi Arkadaşım" adlı kitaplarda, hayvanlar ve bebekler arasındaki benzerlikleri gösteren bu fotoğraflardan daha bir sürü var. "Dostlar" birbirine benzer