05.05.2025 - 07:01 | Son Güncellenme:
ASENA YATAĞAN / Ankara - Uzmanlar, son saldırıyı uluslararası hukuk ve ilişkiler açısından Milliyet’e değerlendirdi.
- Marmara Üniversitesi ve İstanbul Aydın Üniversitesi Uluslararası Hukuk Öğretim Üyesi Doçent Hakkı Hakan Erkiner: İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra, başta ABD olmak üzere İngiltere ve Rusya, oluşturdukları uluslararası hukukun tam temeline, yeri geldiğinde kuralların BM Güvenlik Konseyi’ndeki daimi üyelere karşı ya da bu üyelerin destekledikleri devletlere karşı uygulanamamasını yerleştirdi. Yani bugünkü uluslararası hukuk, bunu oluşturan en güçlü devletlerce, İsrail gibi devletler söz konusu olduğunda ‘uygulanamasın’ diye oluşturuldu... ABD, İsrail’in arkasına ABD bütün askeri gücünü koyuyor, uçak gemisini Doğu Akdeniz’e çekiyor, o uçak gemisinde nükleer bombalar, silahlar var ve İsrail’i askeri olarak da ilişilemez kılıyor... Bundan sonra yapılabilecek şey, saldırının BM Güvenlik Konseyi’ne taşınması… İlk yazılı uluslararası hukuk, barış antlaşması Sümerler'de 5 bin yıl önce yapıldı. Aradan geçen 5 bin yılda uluslararası antlaşmalara riayet için, medeniyet olarak 5 santimlik yol katettik.
- Dumlupınar Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı Prof. Hüsamettin İnaç: Bu eylemlerin amacı, Gazze’deki ablukayı kırmak... Bir ülkenin deniz sınırlarına ulaşmadan yapılan saldırı, egemenlikle bağdaşan bir saldırı değildir ve doğrudan da Uluslararası Ceza Mahkemesi’ne yönlendirilmesi gereken bir suç niteliği taşır. Bundan önceki saldırılar uluslararası hukuk bağlamında cezalandırılmadı veya uluslararası kamuoyunda yeterince ilgiyle değerlendirilmedi... Bu da maalesef İsrail’e çok ciddi bir cesaret veriyor. İsrail saldırganlığı uluslararası camia tarafından engellenmediği sürece, devam edecek gibi görünüyor.