28.05.2025 - 15:16 | Son Güncellenme:
DIŞ HABERLER SERVİSİ
Giorgia Meloni, Ursula von der Leyen ve ABD Başkan Yardımcısı JD Vance arasındaki Palazzo Chigi'de gerçekleşen zirveyi kişisel bir başarı ve 'gurur kaynağı' olarak sundu. İtalyan basınına göre haklıydı da.
Bu toplantı, Meloni'nin Washington ile sürekli bir diyalog kurma yeteneğinin açık bir göstergesi ve küçümsenemeyecek bir başarı olarak yorumladı.
Çünkü, L'Espreso'ya göre "Avrupa'daki pek az lider, Amerikan siyasetinin her iki kanadıyla da bu denli doğrudan bir ilişki kurabilme ayrıcalığına sahip."
'TRENDE OLMAYIŞI GÖZLERDEN KAÇMADI'
L'Espreso Meloni'yle ilgili "Dış politikada görüntülerin, en az kelimeler kadar, hatta belki daha fazla önemli olduğu bu oyunda, Macron ve Merz'in ön saflarda yer aldığı Kiev treninde İtalya Başbakanı'nın yokluğu gözden kaçmadı" dedi ve ekledi:
"Bu tren, yıllar önce Mario Draghi'yi Scholz ve Macron'un yanına taşıyan konvoy gibi, son derece sembolikti. Bu sefer İtalya'nın yerini, yeni seçilen Birleşik Krallık Başbakanı Keir Starmer aldı. Bu durum, özellikle tekrarlandığında, yoklukların ne kadar anlamlı olabileceğini gösterdi. Görsel olarak bakıldığında bile, İtalya, Batı dayanışmasının atan kalbinin dışında kaldı."
MELONİ İÇİN ASIL SINAV
İtalyan Başbakanı, muhtemelen Avrupa liderleri arasında, Amerikan başkanıyla en iyi kişisel ilişkilere sahip olan isim. L'Espresso'nun yorumuyla asıl sınav şu:
Siyasi uyum açık: kimlikçi muhafazakarlık, Avrupa kurumlarına yönelik eleştiriler, egemenlikçi yaklaşım. Ama mesele tam da burada. Trump'la olan ayrıcalıklı bağ, ikili ilişkilerde taktik avantajlar sağlayabilir. Ancak Meloni için asıl sınav, Washington'da sıcak karşılanmak değil, İtalya'yı Avrupa Birliği'nin karar alma süreçlerinde etkili kılabilmektir. Eğer Roma, Avrupa'da Trumpçılığın basit bir uzantısı olarak görülürse, izolasyon riski ortaya çıkar. Bu, tarihin daha önce başka İtalyan liderler için kurduğu bir tuzaktır.
Meloni, habere göre bu nedenle dar bir alanda hareket ediyor: Yani Brüksel ile ilişkileri bozmak istememe arzusu ile Washington'la ayrıcalıklı bir kanal sürdürme isteği arasında. Analiz, İtalyan Başbakan'a şu uyarıyla bitiyor:
"Ancak öncü bir rol oynamak için yalnızca doğru ittifakları seçmek yetmez; kararların alındığı yerlerde de hazır bulunmak gerekir. Ve her şeyden önce, geç kalmamak."