Dünya Trump Yahudiliği 'etnik köken' olarak tanıyan başkanlık kararnamesini imzaladı

Trump Yahudiliği 'etnik köken' olarak tanıyan başkanlık kararnamesini imzaladı

12.12.2019 - 01:09 | Son Güncellenme:

ABD Başkanı Donald Trump, Yahudiliği sadece bir "din" olarak değil aynı zamanda "etnik grup" olarak tanıyan ve Yahudilere karşı ayrımcılığı "temel insan haklarının ihlali" olarak nitelendiren başkanlık kararnamesini imzaladı.

Trump Yahudiliği etnik köken olarak tanıyan başkanlık kararnamesini imzaladı

 

Beyaz Saray'da yapılan, Yahudilerin dini bayramı Hanukah kutlamasına katılan Trump'a eşi Melania Trump, kızı Ivanka Trump ve Yahudi kökenli damadı Jared Kushner ile birçok Yahudi eşlik etti.

Haberin Devamı

Trump burada yaptığı konuşmada, dün New Jersey eyaletindeki bir koşer marketinde silahlı saldırı meydana geldiğini belirterek, "Ne zaman ve nerede olurlarsa olsunlar antisemitik canavarları kahredeceğimize yemin ediyorum." ifadesini kullandı.

İsrail’in başkentini Kudüs olarak tanıma ve Golan Tepeleri'nde İsrail’in egemenliğini tanıma kararlarını anımsatan Trump, “Bunların hangisi daha önemli dedim. İran ile nükleer anlaşmadan çıkmanız hepsinden daha önemlidir dediler.” ifadelerini kullandı.

Trump, ABD'de gelecek yıl yapılacak başkanlık seçimlerine ithafen atılan "4 yıl daha" sloganları eşliğinde salondan ayrıldı.

Trump'tan yeni kararname

Ayrıca, Trump burada antisemitizmi hedef alan bir başkanlık kararnamesini de imzaladı.

Haberin Devamı

Bu kararnameye göre, Yahudi kökenli öğrencilere antisemitik hareketlerde bulunan, İsrail'i boykot eden ya da bu davranışları durduramayan üniversitelerden hükümet desteği çekilebilecek.

Ayrıca kararname, Yahudiliği sadece bir "din" olarak değil, aynı zamanda bir "etnik grup" olarak tanıyor. Böylece Yahudilere karşı herhangi bir ayrımcılık temel insan haklarının ihlali olarak görülecek.

Kararname ABD kamuoyunu ikiye böldü

Trump'ın Yahudi kökenli damadı ve başdanışmanı olan Jared Kushner'in fikriyle hazırlandığı belirtilen söz konusu kararname, imzalanmadan önce ABD medyasında yer almıştı.

Bazı taraflar Trump'ın bu kararından duyduğu memnuniyeti dile getirirken, bazıları da kararnameyi "ifade özgürlüğüne yönelik bir saldırı" olarak nitelendirmişti.