Dünya 'Yüzyılın bebeği' şimdi 44 yaşında! Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi

'Yüzyılın bebeği' şimdi 44 yaşında! Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi

05.10.2022 - 07:26 | Son Güncellenme:

Dünyanın ilk tüp bebeği 1978 yılında dünyaya geldiğinde bu bilinmedik yöntem bir yandan çocuk sahibi olabilme özlemiyle yanıp tutuşan çiftlere umut oldu, bir yandan da büyük tartışmalar yarattı. İşte tam 44 yıl önce başlayan bu yolculuğun dikkat çeken detayları ve günümüze kazandırdıkları.

Yüzyılın bebeği şimdi 44 yaşında Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi

1970'li yıllarda İngiliz biyolog Robert G. Edwards ve jinekolog Dr. Patrick Steptoe tarafından 10 yıllık bir araştırmanın ürünü olarak ortaya çıkan tüp bebek tedavisi yaklaşık 60 çiftte denenmiş ve sadece biri hamilelikle sonuçlanmıştı. Ancak fetüs rahim yerine fallop tüpünde büyüdüğü için bu gebeliğin sonlandırılması gerekiyordu. Oysa ilerleyen zamanlarda bir mucize gerçekleşecek ve bir çift, doktorların başarılı tedavileriyle tüm dünyaya adını duyuracaktı.

Haberin Devamı

9 YIL BOYUNCA UĞRAŞTILAR

İngiltere yaşayan Lesley Brown fallop tüplerinin tıkalı olduğunu ve doğal yollardan hamile kalamayacağını öğrendiğinde dünyası başına yıkılmıştı. Evlendikleri günden bu yana kocası John ile bir bebek sahibi olmayı hayal ediyordu ve bunun için 9 yıl boyunca büyük bir uğraş verdiler. Ancak çift her seferinde hüsrana uğradı, ta ki 1976'da Dr. Steptoe'nun yaptığı araştırmaları duyup tedavi için başvurana kadar. Doktorların istediği bir dizi kontrolden geçen 31 yaşındaki Lesley'in bu yöntem için uygun olduğuna karar verildi. O da daha önce denenmemiş bu yöntemi kabul edince heyecanlı tedavi süreci başlamış oldu. 

Yüzyılın bebeği şimdi 44 yaşında Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi

Tedavi sonucunda hamile kaldığını öğrenince çok heyecanlanan ve anne olacağı için büyük sevinç yaşayan genç kadını şimdi de bebeğini kaybetme korkusu sarmıştı. Tüm bu endişelerin üstüne medyanın tarihteki ilk tüp bebeği takip etme merakı eklenince, Lesley büyük bir stres yaşamaya başladı. Gebelik haberini duyan tüm televizyon kanalları ve gazeteler peşindeydi. Her yerde ve her an takip edilme kaygısı yaşayan kadının imdadına ise yine Dr. Patrick Steptoe yetişti.

Haberin Devamı

GAZETECİLER TEMİZLİKÇİ KILIĞINDA HASTANEYE SIZDI

Anne adayının bu strese daha fazla maruz kalmasını istemediği için onu alıp annesinin evine yerleştirdi. Kimsenin burayı bilmediğini ve bu nedenle güvende olacağını düşündü. Tam da düşündüğü gibi oldu ve Lesley böylelikle hamileliğini daha rahat geçirebildi. Doğum günü geldiğinde ise hastanede büyük bir heyecan vardı. Ancak genç kadın yine gazetecilerin yakın markajındaydı. Öyle ki gazeteciler görüntü alabilmek onun doğum yapacağı hastanedeki odasına temizlikçi kılığında bile girdi. Herkes dünyanın ilk tüp bebek doğumuna şahit olabilmek için birbiriyle büyük bir yarış içindeydi. Tüm bu stresli süreçlere göğüs geren Lesley Brown 1978 yılının 25 Temmuz'unda sezaryen doğumla 2 kilogram 608 gram ağırlığında sağlıklı bir kız çocuğu dünyaya getirdi. Dünyanın dört bir yanında büyük bir merakla takip edilen ilk tüp bebeğin doğumu en ünlü gazetelerde de manşet oldu. 'Bizim Mucize', 'Yüzyılın Bebeği' ve 'Bu bir kız' gibi başlıklarla duyurulan bu tarihi an artık yepyeni bir sürecin başlangıcıydı. Anne Lesley Brown 2008 yılında verdiği röportajda bir bebeğe sahip olma konusundaki düşüncelerini ise şu sözlerle anlattı:

Haberin Devamı

"Çocuk sahibi olma konusunda çok çaresizdim ve anne olabilmek için her şeye katlanmaya hazırdım. İlk çocuğumun ardından yine tüp bebek tedavisiyle ikinci kızımı da dünyaya getirdim. Şimdi ise anne olabildiğim için her gün şükrediyorum ve bunun için minnettarım. Tüp bebek tedavisi olmasa anne ve anneanne olamayacaktım."

Yüzyılın bebeği şimdi 44 yaşında Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi
Louise Brown ve ailesi

MİLYONLARCA KADININ UMUDU OLDU

Çocukları ve torunlarıyla mutlu bir hayat süren Lesley Brown 64 yaşında hayata veda etti. İngiliz biyolog Robert G. Edwards ve jinekolog Dr. Patrick Steptoe Louise Brown'ın doğumundan iki yıl sonra Cambridge'de Bourn Hall Kliniği'ni kurmuştu. Onlar adına cenazede konuşan kliniğin CEO'su Mike Macamee, "Özverili bir anne ve büyükanneydi. Cesareti ve kararlılığı sayesinde milyonlarca kadına anne olma şansı elde etti" ifadelerini kullandı.

O dönemde kimileri tarafından yadırganan kimileri tarafından da büyük bir umut olarak görülen yöntem, Lesley Brown'un 2 kez anneliği tatmasını sağladı. Lesley Brown'un ilk kızı Louise ise şimdilerde 44 yaşında ve normal yollarla hamile kalarak dünyaya getirdiği 2 çocuğa sahip ve çocuksuz çiftlere yardımcı olabilecek her türlü çalışmanın içerisinde gönüllü olarak yer alıyor. Kendi fotoğrafını ders kitaplarında görerek "Etik mi, değil mi?" tartışmaları arasında büyüyen genç kadın henüz 4 yaşındayken dünyaya gelmesinde büyük rol oynayan doktorlardan haberdardı. Bilimin bir mucizesi olarak kabul edilen Louise herkesin kendisini tanıdığını söylerken, annesinden dinlediği bir anıyı da şöyle aktardı:

Haberin Devamı

"Doğumdan kısa bir süre annem fırına gittiğinde orada çalışan biri 'Tüp bebek mi bu? Bir bakabilir miyim?' diye sormuş. Bana şöyle bir baktıktan sonra da gayet normal göründüğümü söylemiş. Annem de 'Ne bekliyordunuz, iki başlı bir canavar mı?' diye karşılık vermiş. Sanırım tüp bebek olduğum için herkes farklı göründüğümü düşünüyordu."

'EMBRİYO KARIŞIR MI ENDİŞESİ ORTADAN KALKTI'

Dünyanın ilk tüp bebeği olan Louise dünyaya geldiğinde, annesi Lesley’e farklı ülkelerden pek çok mektup yağdı. Bu mektupların bir kısmında çiftin kadere karşı geldikleri yazarken bir kısmında ise yıllarca çocukları olması için uğraşanların yardım talepleri yer alıyordu. Hatta bir kesim vardı ki bu yönteme şiddetle karşı çıkıyor, adeta 'günah' olarak değerlendirerek yaptırılmamasını ateşli şekilde savunuyordu. Tüm hastalıklarda dört evre olduğunu dile getiren Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Gökalp Öner, “Bunlar reddetme, suçlama, depresyon ve kabullenme evreleridir. Çiftler bize başvurduklarında konuşmalarından hangi evrede olduğunu anlarız ve kabullenme evresine geçmeleri için yardımcı oluruz. Tüp bebek de ilk başta reddedilen bir tedavi yöntemiyken günümüzde artık çocuk sahibi olma noktasında en başarılı tedavi yöntemi” bilgisini paylaştı.

Haberin Devamı

Yüzyılın bebeği şimdi 44 yaşında Milyonların umudu olup bakın neleri değiştirdi

Çiftler doğru değerlendirilir,  tedavi yöntemi de doğru anlatılırsa hazırlık sürecinin rahat geçtiğini ve gebeliğin daha hızlı geldiğini söyleyen Prof. Dr. Gökalp Öner, “Öncelikle gelişmiş teknolojiyle çiftlerin en çok endişelendiği 'Acaba embriyom karışır mı?' ihtimali ortadan kalkıyor. Günümüzde tüp bebekte anne adayının yumurtası ve baba adayının sperminden bebek oluşturulduğu, en iyisinin tercih edilip transfer edildiği hatta bazı durumlarda genetik tanı yapıldığında en sağlıklı bebeğin elde edileceğinin bilinmesi tüm endişeleri yok ediyor. Aynı zamanda ileri yaşta çocuk sahibi olmak isteyen veya düşük öyküsü olan çiftler de travma yaşamamak için genetik tanılı tüp bebek yaptırmak istiyorlar" dedi.

TÜP BEBEKLERİN NORMAL YOLLA ÇOCUĞU OLUR MU?

Tüp bebek tedavisiyle dünyaya gelenlerin normal yolla hamile kalamayacağı düşüncesinin kesinlikle doğru olmadığının altını çizen Öner, "Tüp bebek yöntemiyle dünyaya gelenler ile normal yolla gebe kalınıp doğanlar arasında ileride çocuk sahibi olma konusunda fark yok. Hatta bazı genetik hastalıklar tüp bebekte anne karnına bebeği koymadan tespit edilip transfer edildiğinden gebe kalma şansı veya çocuk sahibi olmaları daha yüksek” açıklamalarında bulundu. Tüp bebeğin tıp alanında en hızlı ilerleyen bilim dalı olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Gökalp Öner, şu detayı verdi:

"Artık embriyoları bile yapay zekayla, en iyi ve genetik yapısı en sağlıklı embriyolar olarak seçebiliyoruz. Böylelikle sadece gebelik yakalanmıyor, düşük riskleri de azalacağından sağlıklı bir bebeğin doğum şansı da artıyor. Özellikle ileri yaşta, genetik bozukluk öyküsü olan çiftlerde yeni nesil dizileme genetik tanı yöntemiyle embriyolar daha anne karnına koymadan sendromik veya genetik bozukluğu olan bebek doğma şanssızlığı ortadan kalkıyor."

Gelişen teknolojiyle birlikte yapılabilecekleri de özetleyen Öner, "Polikistik overli kadınlarda embriyo dondurma tekniklerinin gelişmesi sayesinde embriyolar güvenli bir şekilde donduruluyor ve OHSS dediğimiz tüp bebekte en sık görülen yumurtaların aşırı uyarılma sendromu şanssızlığı da böylelikle ortadan kaldırılıyor. Yine başarısız tüp bebek denemelerine karşı şansı artırmak için histeroskopiyle rahime çizik atma, embriyo glue yapıştırma tekniği, katil hücre dengeleme tekniği ile embriyonun tutunma şansı artırılıyor. Ayrıca menopozdaki kadınlarda PRP plazma tedavisi, ototransplantasyon ve kök hücre yöntemleriyle gebelikler sağlanabiliyor" yorumunu yaptı.