24.06.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
EKONOMİ SERVİSİ
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak, “Yeni bir dönemdeyiz. Bu süreçte iki temel hedefimiz var. Türkiye Cumhuriyeti devletinin finansal ve ekonomik alt yapısını, istikrarını ve güvenliğini güçlendirmek. İkincisi, yüksek katma değerli üretim yoluyla ihracatı ve istihdamı artırarak, cari dengeyi güçlendirerek, sağlam makroekonomik temeller üzerine güçlü bir ekonomi inşa etmek” dedi.
Türkiye Bankalar Birliği’nin (TBB) 63. Genel Kurul Toplantısı Bakan Albayrak’ın katılımıyla yapıldı. Albayrak burada yaptığı konuşmada, Türkiye’nin bir ekonomik değişim ve dönüşüm sürecinden geçtiğini belirterek, şunları söyledi:
“Türkiye’nin son 2 yıldır attığı adımlar, dünyadaki benzer örneklere kıyasla bu değişimin pozitif etkilerini bize gösteriyor. İşte bu değişim sürecinde devlet olarak biz bazı şeyleri değiştiriyoruz. Yeni normale alışmak zorundaysak bankacılık sektörü noktasında sizlerin de bazı eski alışkanlıklardan kurtulması ve kabuk değiştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Sizlerden, ülkemizin kalkınma hedefleriyle daha uyumlu bir bankacılık yapmanızı bekliyoruz.”
Çok stratejik sektör
Bankacılık sektörünün çok özel ve çok stratejik bir sektör olduğunu belirten Albayrak, şunları kaydetti:
“Sizler, ülkemizin kaynaklarını toplamak ve bu kaynakları ekonomiye aktarmak gibi çok stratejik bir fonksiyon icra ediyorsunuz. Bu fonksiyonu yerine getirirken aldığınız kararlar menfi ya da müspet yönde sosyal, toplumsal refahımıza etki ediyor. Bunun bilincinde olarak, milli bir şuurla hareket etmenizi bekliyoruz. Siyaset üstü, kurumlar üstü ülkenin menfaati çerçevesinde...
Topladığınız tüm kaynakları ithalatın ve lüks tüketimin finansmanına, ya da reel anlamda bir değer oluşturmayan farklı bankacılık, hazinecilik faaliyetlerinden ziyade daha çok yerli üretim ve ihracatın finansmanına, istihdam oluşturucu alanlara yönlendirmemiz lazım. Kısa vadeli kârlılık hırsıyla hareket etmememiz lazım.”
Türkiye Bankalar Birliği’nin 63. Genel Kurulu koronavirüsle mücadele kapsamında sosyal mesafe kuralları gözetilerek yapıldı.
‘Baskı yapılmasın’
Teminat değerleme şirketlerinin baskı altına alınmaması gerektiğini vurgulayan Albayrak, “Onları yönlendirecek, bağımsızlıklarına zarar verecek davranışlardan kaçınılması lazım. Uzun vadeli müşteri ilişkilerine odaklanın, onlara bu salgın günlerinde kredi geri ödemelerinde kolaylık sağlanılması lazım. Objektif bir sebep olmadan ticari kredilerini vadesinden önce geri çağırmadan ya da faiz artırmadan, bu tip uygulamaları, firmaların likidite yönetimini zorlaştırmadan, ekonomik aktiviteye zarar vermeden bu süreci yönetmemiz lazım” diye konuştu.
‘Rasyonun etrafından dolaşmayın’
Kredilerin amaca uygun kullanıldığına emin olunması için gerekli mekanizmaların kurulmasının önemine dikkat çeken Berat Albayrak, şöyle konuştu:
“Krediyi takip etmek lazım. Sırf kredi hedeflerini tutturmak için ihtiyacı olmayan müşterilere kredi vermemek lazım. Özel sektörden kulağıma geliyor. Hedefler var, Aktif Rasyosu var, tutturmak için ihtiyacı olmayan firmalara, ‘Al sen şu krediyi, bilançonda tut’ yapmamak lazım. Verdiğiniz kredilerin finansal istikrarımızı tehdit eden spekülatif faaliyetlerde kullanılmaması konusunda titiz davranmanız lazım.”
‘V şeklinde çıkacağız’
Mayısta çalışma gün eksiği bulunmasına rağmen ihracatın nisana göre yüzde 10.8 arttığını belirten Albayrak, şunları söyledi:
“Günlük TİM verilerine göre haziran ayı ilk 21 günde ihracat bir önceki yılın aynı dönemine göre yüzde 24.6 arttı.
Ertelenmiş talebin devreye girmesi, beklentilerdeki iyileşme, alınan tedbirler ve açıkladığımız paketlerle Türkiye’nin bu süreçten ‘V şeklinde’ bir toparlanma ile çıkarak, kısa zamanda potansiyel büyümesine yakınsamasını bekliyoruz.”
Düşük maliyetli konut kredisine 133 bin başvuru
Bakan Albayrak, “Normalleşme süreci kapsamında devreye aldığımız, tarihin en düşük maliyetli konut kredisi bugüne kadar, 133 bin başvuruyu geçti. Şu ana kadar 101 binin üzerinde vatandaşa yaklaşık 25 milyar TL tahsis yapıldı” dedi.
Albayrak, Türkiye’nin tüm dünyayı etkisi altına alan Kovid-19 salgını ile mücadelede aldığı önlemler sayesinde, normalleşme dönemine en hazır, ekonomik açıdan en az etkilenmiş şekilde giren ülkelerden biri olduğunu belirterek, “Koronavirüs kaynaklı olarak yılın ikinci çeyreğinde olumsuz ekonomik görünüme rağmen haziran ayına ilişkin öncü rakamlar ekonomide toparlanmaya ve ekonomik güvende iyileşmeye yönelik önemli pozitif işaretler vermeye başladı” diye konuştu.
Şimdiden iyileşme gözüktü
Kur etkisinden arındırılmış ticari kredilerin yıllık büyümesinin de yılbaşından bu yana artış gösterdiğini ve mayıs ayı itibarıyla yüzde 27.4 seviyesinde gerçekleştiğini bildiren Albayrak, yurt içi talepte ve beklentilerde şimdiden iyileşme gözlemlediklerine dikkati çekti.
Albayrak, “Bugüne kadar, firmalar, hane halkı gibi desteklemeye devam ettiğimiz tüm paydaşlarla, istihdamı korumaya ve üretimimizi güçlendirmeye yönelik Ekonomik İstikrar Kalkanı paketinin tutarı ötelenen kredi ve faizler hariç 280 milyar TL’yi geçti” dedi.
BDDK 50 hamle yaptı, ‘banka’ kilit rol oynadı
Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben, 16 Mart’tan başlayarak 50’ye yakın aksiyon ve tedbiri hayata geçirdiklerini belirterek, “Yeni tip koronavirüs salgını, sağlam bir bankacılık sektörüne sahip olmanın önemini hatırlatması açısından da oldukça manidar. Bu süreç, bankalarımızın ekonominin çarkları içinde ne kadar önemli bir yerde durduklarını, ülkemizin ekonomik refahın sürdürebilmesi noktasında kilit rol oynadıklarını bir kez daha göstermiştir” dedi.
Rakamlar iyi
Akben, bankacılık sektörünün öne çıkan özelliklerinden birisinin güçlü öz kaynak yapısı olduğuna vurgu yaparak, şunları kaydetti:
“Nisan 2020 itibarıyla 511 milyar TL’ye ulaşan ve kaliteli unsurlardan oluşan banka öz kaynakları, yüzde 18.7 sermaye yeterliliği oranıyla gücünü korumaya devam etmektedir.
Kredilerin takibe dönüşüm oranı, likidite göstergeleri, yabancı para pozisyonu ve kaldıraç oranı makul düzeylerde seyretmekte, sermaye yeterliliği rasyosu uluslararası standartların öngördüğü asgari düzeyin oldukça üzerinde bulunmaktadır.”
3 BİLANÇO VAR: Müşteri, banka ve ülkemiz...
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Aydın, Genel Kurul’da yaptığı konuşmada, bankaların, bireysel ve kurumsal kredi ihtiyacı yanında pandeminin doğal bir sonucu olarak kamunun artan borçlanma ihtiyacının finansmanına da katkı sağladığını aktardı. “Bankalar olarak, 3 bilançoya önem veriyoruz; müşterilerimizin, bankalarımızın ve ülkemizin...” diyen Aydın şöyle devam etti:
“Sadece kendi bilançolarımızı değil, müşterilerimizin ve ülkemizin bilançosunu da dikkate alma konusunda her geçen gün daha fazla mesafe almakta olduğumuzu görüyorum. Ancak şunu dikkate getirmek istiyorum: Firma sahipleri ve ortaklarının da kendi kişisel bilançoları ile firma bilançolarında aynı hassasiyeti göstermeleri gerektiğini düşünüyorum.
Bu 3 bilanço içinde eğer birini tercih edeceksek küçük hesaplarla uğraşmadan ülke bilançosunu tercih edeceğimiz konusunda herkes emin olmalıdır. Ülkesi olmayanın bankası ya da müşterisi de olmaz.”