20.05.2025 - 07:21 | Son Güncellenme:
Milliyet.com.tr/ÖZEL Hafta sonu Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın duyurduğu Karadeniz’de 75 milyar metreküplük yeni doğal gaz keşfi büyük heyecan yarattı. Piyasa değeri 30 milyar dolar olan yeni rezervin 3.5 yıl boyunca hanelerin doğal gaz ihtiyacını karşılayacağı belirtildi.
Keşfedilen doğal gaz 710 milyar metreküp doğal gaz rezervinin bulunduğu Sakarya Gaz Sahası’na 69 kilometre uzaklıkta. Bu açıdan bakıldığında birbirine yakın iki mesafeden keşif yapılmış oldu. Peki aynı bölgede yeni potansiyel rezervler mümkün mü? Keşfedilen doğal gaz nasıl karaya çıkarılacak? Sakarya Gaz sahasında keşfedilen hat üzerinden mi Filyos’a iletilecek?
Bakan Bayraktar geçtiğimiz yıl Nisan ayında Karadeniz'de petrol emaresi olduğu düşünülen bir alanda keşif kuyusu için sondaj çalışması yapılacağını duyurmuştu. Özellikle Doğu Karadeniz’de petrol rezervi olabileceğine dair söylentiler bir ara kamuoyuna yansımıştı. Peki bir müjde gelir mi? Karadeniz’de petrol potansiyeli var mı?
1-GAZ BULUNAN YERDE YENİ REZERVLER MÜMKÜN MÜ?
Konuyla ilgili tüm merak edilenleri milliyet.com.tr’ye değerlendiren Trakya Havzası Doğalgaz Şirketi ( TBNG ) CEO'su Sinan Furat şu ifadeleri kullandı: “Evet, Karadeniz’de, özellikle Sakarya Gaz Sahası ve çevresinde yapılan sismik ve sondaj çalışmalarının sonuçları, bölgede hidrokarbon potansiyelinin yüksek olduğunu gösteriyor. 75 milyar metreküplük yeni keşfin Sakarya Gaz Sahası’na 69 kilometre mesafede olması, bu havzanın geniş bir üretim potansiyeline sahip olduğunu teyit ediyor.
2-YENİ BULUNAN GAZ NASIL KARAYA ÇIKARILACAK? SİSTEME NASIL VERİLECEK?
Yeni keşfedilen rezerv, Sakarya Gaz Sahası’na olan yakınlığı dolayısıyla mevcut altyapıya entegre edilebilir ve halihazırda deniz tabanındaki boru hattı ve Filyos Doğal Gaz İşleme Tesisi üzerinden iletim yapılabilir. Bu yeni rezervin de aynı sistem üzerinden Filyos’a taşınması planlanabilir. Bu sayede zaman ve maliyet açısından oldukça verimli bir süreç işletilmiş olacaktır.
3-SON KEŞİFLE HANELERİN NE KADARLIK DOĞAL GAZ İHTİYACI KARŞILANACAK?
Mevcut Karadeniz doğal gaz üretimi ve son keşif birlikte değerlendirildiğinde, Türkiye’nin konut bazlı yıllık doğal gaz ihtiyacının önemli bir kısmı yerli üretimle karşılanabilecek. Yeni keşfedilen 75 milyar metreküplük rezervin, yaklaşık 3.5 yıl boyunca hanehalkı tüketimini karşılayabileceği öngörülüyor. Bu oran, mevcut üretimle birlikte değerlendirildiğinde hanelerin doğal gaz ihtiyacının %20-25’lik kısmının rahatlıkla yerli kaynaklarla karşılanabileceği anlamına geliyor. Bu oran, 2026 ve 2027 yıllarında Karadeniz toplam doğalgaz üretimi arttıkça yükselecektir.
4-YENİ GAZ REZERVİ NE ZAMAN SİSTEME VERİLİR?
Yeni keşfedilen rezervin sisteme entegrasyonu için teknik ve mühendislik çalışmaları tamamlandıktan sonra burada bulunan gazın birkaç yıl içerisinde üretime alınması beklenir. Mevcut durumda Sakarya Gaz Sahası’ndan günlük yaklaşık 9.5 milyon metreküp doğal gaz sisteme veriliyor. Bu miktarın 2026 yılında iki kata yakın bir miktarda artacağı Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alpaslan Bayraktar tarafından daha önce açıklandı. Yeni kuyular devreye alındıkça günlük üretim miktarı da artacaktır.
5-KARADENİZ’DE PETROL POTANSİYELİ VAR MI, BİR MÜJDE GELİR Mİ?
Karadeniz’de sadece doğal gaz değil, petrol arama çalışmaları da devam ediyor. Özellikle Doğu Karadeniz’de daha önceden açılan kuyularda petrol potansiyeline dair veriler elde edildiğini biliyoruz. Elbette petrol keşfi, doğal gazdan daha karmaşık süreçler içeriyor, ancak önümüzdeki dönemde bu konuda da müjdeli haberler almayı umut ediyoruz.
6-YENİ KEŞİFLE BİRLİKTE DOĞAL GAZ FATURALARINDA FİYATLAR DÜŞER Mİ?
Yerli gaz üretimimiz arttıkça, dışa bağımlılığımız da orantılı olarak azalacaktır. Bu da uzun vadede fiyat istikrarını sağlayacak en önemli unsurlardan biridir. Elbette kısa vadede fiyatlar küresel piyasa koşulları, ithalat anlaşmaları ve döviz kuru gibi birçok faktöre bağlı. Ancak yerli kaynakların devreye girmesiyle maliyet baskısı azalacak, böylece vatandaşlarımızın lehine olacak adımlar atılabilecektir. Yeni gelecek keşiflerle beraber orta ve uzun vadede hedefin, ülkemizde daha uygun fiyatlarla enerjiye erişim olacaktır.”