Ekonomi Merkez Bankası'nın yeni faiz kararına uzmanlar ne dedi? İşte ilk değerlendirmeler...

Merkez Bankası'nın yeni faiz kararına uzmanlar ne dedi? İşte ilk değerlendirmeler...

22.06.2023 - 14:20 | Son Güncellenme:

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB), yeni faiz kararını açıkladı. Para Politikası Kurulu (Kurul), politika faizi olan bir hafta vadeli repo ihale faiz oranının yüzde 8.5’den yüzde 15’e çıkarılmasına karar verdi. Merkez Bankası'nın yeni faiz kararına uzmanlar ne dedi? İşte ilk değerlendirmeler...

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Prof. Dr. Murat Ferman açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "2 ile 12 arasında bir olasılığa daha çok ihtimal vermiştik. Ortalama 6.5 olarak yakaladık. Çetinkaya’nın döneminde 600 bp’lik bir hareketi gözlemliyoruz. Bunları zaman içerisinde kestirmek mümkün ama tahmin ediyorum para politikası kurulu üyelerinin özellikle bu faiz oranının bu noktada tutulmasında etkili davrandıklarını düşünüyorum.

Haberin Devamı

Merkez Bankasının yeni faiz kararına uzmanlar ne dedi İşte ilk değerlendirmeler...

Cumhurbaşkanı ve Bahçeli hareket sahası açmaya yönelik beyanlarını vermişlerdi. Bugüne kadar 27 ay boyunca faizi önemli bir merkez bankacılığı aracılığı olarak imtina eden PPK’nın bu açılan yolda ihtiyatlı, güçlü bir sinyal etkisi verdiğini görüyorum.

FAİZ ARTIŞI GÖRÜR MÜYÜZ?

Evet ben bundan sonra zincirin halkalarının yukarı yönlü olarak birbiri ardına ilave edileceğini. Etki analizi yoluyla sonuçların da izleneceğini görüyoruz.

ENFLASYONUN DÜŞÜŞÜNE GÖRE Mİ HAREKET EDİLECEK?

Enflasyonun öngörülebilir bir iniş patikasına girip girmediğini görecekler. Burada çekirdek enflasyon önemli çekirdek enflasyonun da alt çekirdekleri önemli. Avrupa’da kaliteli çekirdek enflasyon gibi kavramlar var. Bu metinde çekirdek enflasyon kavramına yer verilmemiş. En önemli noktalardan bir tanesi deprem konusuna yer verilmemesi son metinde servet kaybının getireceği harcamanın milli gelir muhasebesi açısından büyümeye olumlu katkı yaratacağı ortadaydı. Bu netice itibarıyla serbestleştirici harcamaları artırıcı bir durumdur. Büyümeye pozitif etkide bulunurken enflasyonla mücadeledeki sıkılaştırmaya engel olucu bir metottur. Gaz-fren ayarı ile merkez bankası yoluna devam edecek. Kurumsal olarak bankaları ürkütmemek istediklerini görüyoruz.

Haberin Devamı

"YENİ DÜZENLEMELER GELEBİLİR"

Merkez Bankası Başkanı hiçbir sinyalde bulunmayarak durumunu kuvvetlendirmek istedi. Onlar da kendi iç dengelerini kurmaya çalışıyorlar. PPK ve başkan yardımcılarında değişiklik yok. Bu çerçevede sayın Cumhurbaşkanının açmış olduğu hareket sahası çerçevesinde bu aracı kullanmaya tekrar döndükleri görülüyor.

Biz faizi tek araç olarak görmüyoruz. Diğer araçları da ortaya çıkaracağız diyor. Makroihtiyati tedbirlere atıfta bulunulmaması ilginç, bu vazgeçildiğini göstermez. Merkez Bankası bağımsızlığını sadece gösterge faizi üzerinden çıpalamak istemiyor. Makroihtiyati tedbirler, yeni düzenlemeler gelebilir.

Yeni bazı uygulamalar gelebilir. Bankalar görece memnun durumda. Ellerindeki düşük faizli devlet kağıtlarının getireceği yüklerden çekiniliyordu.

Haberin Devamı

Netice itibarıyla bankaların durumunu da kimse kendine dert edinmesin bankacı dostlarımız düşük faizli devlet kağıtlarından bahsediyorlarsa da ellerinde enflasyona endeksli kağıtlar var. Onlar hesaplarını iyi yapmıştır.

Bundan sonra gelecek 3 aylık çeyrekte ekonominin gidişatına göre tüm hayatımızı etkileme yeteneğine yüksek bir yeni seyre girdik.

Deprem sıkıntısının artçı dalgaları, deprem sonrası olağandışı ekonomik beklenti var. Bu kararla TCMB’nin sayın Cumhurbaşkanımızın işaret ettiği, cumhurbaşkanı yardımcısı görevlerinden başlayarak değişik kademelerde ortaya koydukları irade çerçevesinde büyümeden vazgeçilmediği öngörülüyor.

‘SPK VE BDDK İLE ORTAK HAREKET ETMEK ŞART’

Merkez Bankası ne enflasyonun bir numaralı müsebbibidir. Ne yapacağı bir operasyonla elindeki sihirli değnekle bunu çözecek güç ve iktidara sahiptir. SPK ve BDDK ile ortak hareket etmek şart.

Merkez Bankası bu yolculukta önemli bir opsiyonu ki bu faizin yukarı yönlü kullanımıdır. Tekrar devreye aldığına işaret etti. Bu karardan sonra ne bir anda kasalar dolacak ne bir anda bazıların istediği şekilde ihracatın kapısı açılacak, hayır. Bunların hepsi gaz-fren mekanizması ile seçim ekonomisinin ve depremin getireceği yeniden inşa faaliyetlerinin rutin dışı konjonktüründe çok dikkatle yapılmalı.

Haberin Devamı

ORTA VE UZUN VADEDE PİYASALARA ETKİSİ NE OLUR?

Ekonomist Muhammet Bayram ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Dolar kurunda bir miktar yükselme seyredebiliriz. Mehmet Şimşek’in göreve gelmesiyle yukarı yönlü salınım görmüştük. Yıl sonu itibarıyla 26-28 arası olacağı öngörülmüştü.

Piyasaların kademeli şekilde incelediğini görebiliriz. TÜFE’ye çok dikkat çekilmiş burada fiyat alışkanlıkları değişti. Artık fiyat sorgulamadan satın alma yapabiliyoruz. Ücret arttıkça enflasyon artıyor bu döngünün kırılması hedeflenmiş.

Biz yüzde 20’ler seviyesinde tahminde bulunmuştuk. ben kademeli şekilde faiz artışının yapılacağını düşünüyorum.

Bankacılık sisteminde iki ayda faiz karaborsacılığı var. Şu anda 15 milyon TL kredi için aylık yüzde 6 yıllık yüzde 72 borçlanan işletmemiz var. Bu faiz karaborsacılığı. Bunun önüne geçmek için bir önlem olarak görebiliriz.

Haberin Devamı

Merkez Bankası’nın amacının ben tam olarak tekrarlandığını düşünüyorum. Amacı yatırım, üretim, istihdam modeline uygun, araç olarak bağımsız hareket edebileceğini göreceğiz.

Biz son dönemde enflasyonun azalığını gördük. 0.04 enflasyon oluştu. Karadeniz doğal gazının tüketim bedelleri faturalara yansımadı. Aynı şekilde bütçe gelirlerimizi artırmamız lazım. ABD hemen bütçe gelirlerini artırdı. Kendilerinde sınırsız para basma gücü var. Biz artırsak bütçemizi bizim ekonomiye zararı daha fazla olurdu. Bütçe gelirlerimizi artırmak adına sıkı maliye politikası güdülecek. Kamu harcamalarında denetim olacağını görebiliriz.

Para, maliye politikası araçlarının aktif bir şekilde kullanılabileceği bir döneme gireceğiz. Enflasyonda gıda fiyatlarından dolayı bir azalma vardı. Kira fiyatlarına ilişkin devletimiz önlem alıyor. İkinci el araçlarda önlemler alınıyor. Aktif bir denetim yapılırsa faiz oranı ile birlikte enflasyonu düşürücü etkisi olur.

Yerel seçimlerden sonra ben hızlı denetim sürecine girileceğini düşünüyorum.

YENİ FAİZ ORANI VATANDAŞIN CEBİNE NASIL YANSIYACAK?

Vatandaşlarımızın cebine nasıl yansıyacak? Bazı vatandaşlarımız nakit avans çekmekle, ihtiyaç kredilerini çekmekle kendi bütçelerini oluşturuyordu. Sabit gelirli bir kişi belli faiz oranında kendini döndürebiliyordu. Nakit avans limitleri 1.36. Kredi kartı gecikme faizleri 1.66. bunlarda artış olacak. Vatandaşların borçlanma maliyetleri artacak.

Faiz oranları ile birlikte vergi de bir enstrüman. Yakın zamanda hızlı bir vergi artışını öngörmüyoruz."

PİYASALAR YENİ EKONOMİ YÖNETİMİNE NASIL BAKIYOR?

Stratejist Cüneyt Paksoy ise açıklamasında şu ifadeleri kullandı: "Yeni gelen tüm atamaları da kapsayarak piyasada karşılığını gören bir ekip olarak karşımıza çıkıyor.

Tüm Bakanlıkların adımları, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile iletişimleri yerli ve yabancı yatırımcıyı aktif hale getirecektir. Ben önümüzdeki dönemin biraz sıkıntılı ama ondan sonra yavaş yavaş dengelendiği Türkiye’nin kendi yol haritasında devam ettiği bir süreç olarak okuyorum.

Hissedilir enflasyonun aşağı gelmesi zaman alacak. Önce yatırımcımız için öngörülebilir bir ekosistem oluşturacağız. Onun etkilerini işveren kendi işletmesinde gördükçe çalışanın yansıtacak. Devlet bunu kontrol edecek. Burada önemli olan iki şey. Çok iyi planlamak ve iyi anlatmak. Fiyat mekanizmasını iyi dengelemek.

Sadece portföy yatırımı değil önümüzdeki iki sene içerisinde doğrudan yatırımın aktif olduğu bir dönem göreceğiz. Doğu ve Batı arasında tam ortada bir bölgedeyiz. Uygulayacağımız politikalarla Çin ve Japonya’dan başlayarak ABD’ye kadar Türkiye’nin konumu özel. 7 senelik perspektifimizde amacımız bu. Bunu gerçekleştirdiğimizde halkımızın hayatına kademe kademe yansıyacak.

FAİZ SONRAKİ AYLARDA DA ARTILACAK MI?

Faiz kararını CNN TÜRK'te Hande Fırat ile Gece Görüşü programında gazeteciler değerlendirdi.

Akademisyen Prof. DR. Murat Ferman şu ifadeleri kullandı: 27 aydır MB kararları artık ilgi çekmiyordu. Kademeli de olsa, tekrar bu yol açıldı.

Şu anda projektörler Merkez Bankası üzerinde, bu çok doğal. Biliyorsunuz dünyadaki ekonomik sistemin rezerv parası esas kaynağı dolar. Amerikan dolarını üreten de Fed. Netice itibarıyla o da merkez bankacılığı görevini görüyor. Oradaki yaşayanlar bakımından uzunca yıllardan sonra bir enflasyon sorunu ortaya çıktı. Sürekli bir faiz artırma yoluyla sıkılaştırma yolunu seçtiler. Fed başta olmak üzere çok da acele etmediler. Sürekli olarak Fed faiz artırma zincirine halkalar ekledi. Geçtiğimiz haftalarda ara verdi. Merkez bankasının önemli araçlardan birini faiz aracında 3 kollu bir kullanma opsiyonu var. Bu takım çantası içinde fiyat istikrarını sağlamak için faiz var. Yerleşmiş unsur faiz artırma. Çünkü bu daha önce test edilmiş. Enflasyon ateşine taşınan odun azalıyor. Büyüme dostu bir yaklaşım değil. Para çoksa enflasyon var demektir. Bir şeyin çokluğu onun yokluğuna işaret eder.

Türkiye önceliğini daima büyüme ile istihdam yaratmadan yana kullanmıştır. Türk halkına büyüme çok yakışıyor. Dolayısıyla bu iştaha uygun bir şekilde enflasyona da körükleyici olmadan bir yaklaşım. 

Bu karar açıklanmadan, ihtiyaç kredileri kapanmamıştı. Yarından itibaren biraz daha maliyetli ama elde edilebilir duruma gelecek. Dolar-TL öyle bir noktaya gelecek ki ihracatta karşılaştığınız dar boğazda, rekabet için kaldıraç sağlayacak. Bir taraftan günlük problemleri çözeceğiz, bir taraftan da pazarlık gücümüzü kaybetmeceğiz, duruşumuzu kaybetmeceğiz. Elbette biz yabancı fon istiyoruz, ama her ne pahasına olursa olsun istemiyoruz. Ekonomi bir beklenti yönetimidir. Sayın Cumhurbaşkanımız yaptığı atama ile hem kalkınma ve büyüme ekonomisi üzerine deneyimi olan, siyasi olarak da bilen bir ismi getirdi.

BAE'DEN 30-40 MİLYAR DOLARLIK UZUN VADELİ YATIRIM

Gazeteci Hande Fırat verdiği kulis bilgisinde şunları aktardı: Yılmaz ve Şimşek, telaştan uzak, kararlı, programlı bir şekide, adımları sırasıyla atacaklar. Bunların arasında BDDK'nın, Merkez Bankası'nın daha önce aldığı kararların gevşetilmeye başlaması gibi başlıklar da var. Bir önemli bir şey daha; Biliyorsunuz BAE'ye gittiler, BAE ilişkilerin normalleşmesinin ardından Türkiye'ye yatırımlara zaten başlamıştı. Bu ziyarette yaklaşık 30-40 milyar dolarlık Türkiye'nin uzun süredir unuttuğu, uzun vadeli yatırımların kapısı aralandı. Bununla birlikte sadece BAE değil diğer körfez ülkelerinide kapsayacak bu durum. Bizzat Mehmet Şimşek'in yanı sıra Cumhurbaşkanı Erdoğan önümüzdeki günlerde, körfez ülkelerini ziyaret edecek. Sadece bu değil, Uzak Doğu, Amerika ve Avrupa'yla da aynı şekilde görüşmeler başlayacak. Ekonomi yönetiminin 6 ay için hedefini söyleyeyim. Önümüzdeki 6 ay için 100 milyar dolarlık kaynak hedefi var. Bunun için çalışmalara zaten başlandı. Buna turizm sezonunun eklenmesini de önemli olduğunu düşünüyorum. Temel amaç enflasyona dur deyip, kaynağı da attırarak arkasında da gemiyi bir nevi sakin sulara çekmek. İngiltere gibi ülkelerde Türkiye'de ki bu ekonomik gelişmeleri takip ediyorlar. Özellikle Mehmet Şimşek'in ekonomi yönetimine gelmesi ve getirdiği ekiple birlikte. Örneğin; iki ülke arasındaki ticaret hacmi geçen yıl 23 milyar dolar, İngiltere bu rakamı arttırmak istiyor. Bunun içinde yatırımcıları özellikle yeşil gündem odaklı yatırımlara girmeye hazırlanıyorlar. Bunu da bu yıl için öngörüyor. Aynı zamanda sadece bu sene İngiltere'den gelmesi beklenen turist 4 milyonun üzerinde. Tüm bunları bir arada düşünmek gerekiyor diye özetlemiş olayım.

Gazeteci Zafer Şahin şu bilgiler aktardı: Burada çok dar bir bakış açısıyla dün öyle diyorlardı bugün böyle yaptılar diyorlar. O gün onu gerektiriyordu, bugün bunu gerektiriyor.  Biz istihdamı korumak zorundaydık. Bu dönem bu politikaları revize etmek gerekiyor. 40 puan birden artırdın diyelim. Yine diyeceklerdi ki beklentiyi karşılamadı. Ne açıklasan beğenilmeyecekti. Denge gözetildi, yıkmadan, dökmeden kırmadan bir karar aldık. Bunun devamı gelecek. Dünyadaki yeni dönemi öngören bir model oturacak. Kimin beklentisi karşılanmadı? Bu beklentileri kim ortaya atmış? Mehmet Şimşek ne dedi? Benden duymadığınız hiçbir şeye inanmayın dedi. Türkiye dengeli bir şekilde bu kritik süreçten çıkacak. Bu zor dönemi atlayacağız. Faizi daha fazla artırdığın zaman bundan kimin kazançlı çıkacağını, en büyük darbeyi de vatandaşın alacağını biliyoruz.