Ekonomi Palmiyeyi şokluyor, Dubai’ye satıyor

Palmiyeyi şokluyor, Dubai’ye satıyor

10.09.2008 - 00:48 | Son Güncellenme:

Fatih Demirbağ, palmiye kabuğu ve yaprağıyla yaptığı yapay ‘şoklanmış’ ağaçları Dubai’den Kazakistan’a kadar satıyor

Palmiyeyi şokluyor, Dubai’ye satıyor

Ankaralı girişimci Fatih Demirbağ’ın yaptığı iş, akla ‘tereciye tere satmak’ deyimini getiriyor. Demirbağ, başta Dubai olmak üzere Körfez ve Afrika ülkelerine palmiye ağacı satıyor! Palmiyenin çok yaygın olduğu bu coğrafyanın Türkiye’den palmiye talep etmesi şoke edici gelebilir, ama zaten bu palmiyeler de ‘şoklu’...
Demirbağ’›n Ankuva adl› firmas›, Mersin’deki palmiye ağaçlarının çöp kabul edilen yaprak ve kabuklarını toplatıyor, kabukları çelik bir gövdeye yapıştırıyor, şoklama tabir edilen bir işlemden geçirdiği yaprakları da tepesine yerleştiriyor.
Gerçeğinden ayırt edilemeyen bu yapay palmiyeler İstanbul’dan Dubai’ye, Fas’tan Kazakistan’a dünyanın bir çok ünlü otel ve alışveriş merkezini süslüyor. Demirbağ macerasını şöyle anlatıyor:
“Liseyi bitirdikten çeşitli işlerde çalıştım. Hamallık bile yaptım. Milletvekili lojman inşaatına çimento taşıdım. Restoran işlerine girdim. Sonra çiçekçiliğe karar verdim. Çünkü fazla sermaye istemiyordu ve benim de 2 bin dolar›m vardı. 1997’de Ankara’daki Ankuva Alışveriş Merkezi’nde aylık 2 bin dolar kirayla seyyar çiçekçilik yapmaya başladım. Yalnızca ilk ayı karşılayacak param vardı. Ama iş tuttu. Ben de bu alanda kendimi geliştirmeye karar verdim.”

ABD’de ‘dilsiz’ inceleme yaptı
Demirbağ, 1999’da palmiye işine başlamış. Bu iş tam anlamıyla el yordamıyla olmuş. Şöyle anlatıyor:
“Tepe İnşaat’›n Gaziantep’te kullanmak üzere şoklanmış palmiye istediğini duydum. Ne olduğunu merak edip araştırdım. Amerikalıların palmiye işini metresi 1000 dolara aldığını öğrendim. 10’ar metrelik 35 palmiye isteniyordu. Yani çok kârlı işti. Amerikalılar gelince, işi öğrenmek için ben de hemen projenin çevre düzenleme işini aldım.
Çelik ve köpükten yapılan gövdeyi çözdüm ama yaprakları nasıl canlı tuttuklarını tam kavrayamadım. Birkaç ay sonra bir 5M Migros şubesinin palmiye talep ettiğini duydum. 85 bin dolarl›k bu işi ben aldım. Ancak yaprakları çok iyi yapamadım.
Ödemenin ilk taksidi olan 50 bin dolarla hemen ABD’ye uçtum. O dönem İngilizce bilmiyordum. Günlüğü 100 dolara bir Türk öğrenciyi tercüman yapt›m. Kaliforniya’da palmiye şoklamac›lar›n derneğini buldum. 500 dolara üye oldum. ‹şin kimyasallarını bavula doldurdum, getirdim. Ana maddesi gliserin olan şoklama formülünü deneye yanıla 15 günde mükemmel tutturdum. Migros’ta iyi yapamadığım 650 yaprağı hemen tek tek yenileriyle değiştirdim.”

GSM istasyonuna kamuflaj
Sonra işler büyümüş. İstanbul Capitol, Belek Rixos, Lara Titanic gibi ünlü mekânlara iş yapmaya başlamış. İnternet üzerinde yurtdışıyla temas kurup teklifler vermiş. Palmiyelerini Dubai Havalimanı, Dubai Sheraton ile Hyatt otellerine sokmay› başarm›ş. Demirbağ, o dönemi şöyle anlatıyor:
“ABD’den kaliteli ve ucuz ağaç yapt›ğ›m›z için başar›l› olduk. Dubai’ye inen THY uçağının altından palmiye çıktığını görenler çok şaşırıyor. Katar, Kuveyt ve Mısır’da da işler yaptık. Palmiyeler görüntü kirliliği yaratan GSM istasyonlarını gizlemek için de kullan›l›yor. Nijerya ve Fas’a GSM gizleyen ağaçlar satıyorum.
Şimdi ışık ve cam işine de girip çevre düzenlemenin tamamına hâkim olduk. Dubai’nin Palmiye Adası’ndaki Ottoman Otel’e cam ve ışık içeren düzenlemeler yapacağız.”

Haberin Devamı

Sakıp Bey’in limuzinini Güler Sabancı’ya vermek istiyor  
Demirbağ Ankara’da 1997’de başladığı çiçek işini, 1999’da değişik bir boyuta taşımayı düşünmüş. Hayalinde bir limuzin satın alıp, bununla çiçek dağıtmak varmış. Rahmetli Sakıp Sabancı’nın çok kullanmadığı bir limuzini olduğunu duymuş. Hemen harekete geçmiş. Demirbağ şunları anlatıyor:
“Ben Sakıp Bey’e hayrandım. Tüm kitaplarını okumuştum. Hâlâ da kendime örnek alıyorum. Söz konusu makam limuzini, Dilek Sabancı’nın başında olduğu Vista Turizm’e aitti. Kendilerine ulaşıp limuzini almak istediğimi, benim için çok önemli olduğunu söyledim. Çok direttim.
Sakıp Bey’i Paris’ten arayıp anlatmışlar. Yapmak istediğim iş hoşuna gitmiş. Limuzini 31 Aralık 1999’da verdiler. İki servis elemanı ve bir kemancıyla limuzinle çiçek servisine başladım. 200 dolara çiçek, şarkı ve fotoğraf hizmeti veriyordum. Bugüne gelmemde çok katkısı oldu. Şimdi Güler Sabancı Hanım kabul ederlerse, limuzini Atlı Köşk’te sergilenmesi için kendilerine vermek istiyorum.”

Haberin Devamı

Mersin’de buduyor, Ankara’da yap›yor...
Kullandığı palmiyelerin Mersin’de bulunduğunu belirten Demirbağ şunları anlatıyor: “Palmiyenin eski kabuklarını topluyor ve ağacın budanması gereken yapraklarını alıyoruz. Kabuk ve yapraklar, bunların yerine daha gürü çıkıyor. Yaprakları özel bir solüsyona yatırıp şokluyoruz. Şoklama işleminden sonra yapay palmiye 10 yıl dayanıyor. Bu işlemi çam ağaçlarına da yapıyoruz.
Çamlar şoklan›nca kokusu bile gitmez. Ağaçlar› çoğunlukla iç mekâna kuruyoruz. 6 ay içinde Dubai’de bir şube açıyorum. Yılda 150 civarı ağaç yap›yoruz. Ankara’da 9, Mersin’de 4 kişi çalıştırıyorum. Yurtdışı ciromuz 500 bin dolar civarında.”

Bebek yataklarını beğenmedi kızı için ‘Uyku Meleği’ yaptı

Palmiyeyi şokluyor, Dubai’ye satıyor

Bursalı girişimci Faruk Polat, geçen yıl eşinin hamilelik döneminde içine sinen bir bebek yatağı bulamamış. Sünger yatakları beğenmeyen Polat, vücuda göre şekil alan viskolastik malzeme ve antibakteriyel kumaş kullanarak kolayca taşınan bir yatak yapmaya karar vermiş.
Doğacak kızı için tasarladığı yatağı bu yıl Uyku Meleği markasıyla piyasaya süren Polat, kısa sürede büyük ilgi görmüş. Uyku Meleği, Türkiye sınırlarını da aşarak Ukrayna’dan Yunanistan’a kadar yayılmayı başarmış.
Üniversitede kamu yönetimi öğrenimi gördükten sonra 1996’da Bursalı KOBİ’lere danışmanlık yapmaya başlayan Polat, sonunda kendisi de girişimci olmaya karar vermiş. Polat, o dönemi şöyle anlatıyor: 
“Geçen yıl eşim hamileyken sık sık bebek eşyası bakmaya çıkardık. Bu dönemde çok gözlem yaptım. Bebeklerin sıklıkla battaniyeye sarılıp terletildiğini gördüm. Bebek arabası ve araba koltuğunda bebeklerin yalpaladıkça başını ve sırtını çarptığını fark ettim. Bebek yataklarında sünger kullanılmasını sevmedim. Danışmanlık yaparken KOBİ’lere sık sık ‘Yenilikçi olun’ derdim. Bu sefer benim aklıma bir yenilik geldi.
Vücuda göre şekil alan Visco adlı bir malzeme var. Yataklarda kullanılır. Bunu katlanıp, çantaya girer hale getirmek istedim. Puset, araba koltuğu ve yatağa yayılıp bebeği darbeden ve sağlıksız ortamdan koruyan bu ürünü tasarladım. ‘Uyurken çocukları melekler güldürür’ deriz. Bu düşünceyle adına Uyku Meleği dedim.”

1500 tane sattı, komşudan talep var
Yeterli sermayesi olmayan Polat, 20 tane örnek ürün yaptırıp Bursa’nın tanınmış bebek malzemesi üreticisi Ayşen Bebe’nin dükkânında sergilemiş. Ürünler kısa sürede satılınca, Ayşen Bebe’yle bir anlaşma imzalamış. Buna göre, yeterli sermayeyi bulana kadar Uyku Meleği’nin marka ve patent hakları Polat’a, üretim ve satış hakları Ayşen Bebe’ye ait olmuş. Polat şunları anlatıyor:
“Tasarıma 2007 ortasında başladım. Şu anda bayi seçer hale geldik. Ürünü İstanbul ve İzmir’e yaydık. Yunanistan, Macaristan ve Ukrayna’ya ufak ufak satıyoruz. İngiltere’ye numune gönderdik. Bebek doğum hastanelerinde kullanılması gündeme gelebilir. Yakında ürünü çeşitlendireceğim. Bebek yastıkları ve dizlikler de isteniyor.”

Haberin Devamı

DENİZBANK CEVAPLIYOR
KOBİ’ler için kredi neden önemlidir?
KOBİ’ler finansal ihtiyaçlarına bankaların sunmuş olduğu çeşitli ürün yelpazelerinden kendilerine uygun olan ürünü seçerek çözüm bulabilmektedir. Firmalar, kendi bulunduğu sektörün özelliklerine göre uygun olan vade, faiz veya diğer ödeme kolaylıkların faydalanabilmektedir.
İşletmeler için krediler kaç gruba ayrılır?
Genel olarak krediler işyeri, sektör, destek ve proje kredileri olarak 4’e ayrılabilir.
İşyeri Kredileri: Firmaların ihtiyaçlarına yönelik perakende kredi ürünleridir. Çek, tahsilat, SSK, vergi, senet gibi ticari işlemler için ödeme kolaylığı sağlar. Kredili Mevduat Hesabı, Teminat Mektubu, Spot Kredi bunlardan bazılarıdır.
Destek Kredileri: Firmaların yatırım, teknoloji, ithalat, ihracat, ISO/ TSE gibi kalite belgeleri, taşıt alımı veya fuar gibi faaliyetlerini finanse edebilmeleri için çeşitli vadelerde sunulan kredilerdir. Firmaların büyümesine yardımcı olacak kredi alternatifleri sunar.
Sektör Kredileri: Özellikle sezonsallığın söz konusu olduğu sektörlerde en çok tercih edilen kredi grubudur. Bazı sektörlerde belli aylarda yoğun iş hacmi olur. ‹ş hacminin düştüğü aylarda finansman sıkıntısı yaşanabilir. Bu durumda nakit sıkışıklığına çözüm olarak uzun vadeli veya ödemesiz dönemli sektör kredileri sunulmaktadır.
Proje Kredileri: Sektörel kısıtlaması olmayan, belirli yüzdeye kadar finansmanı yapılabilen,  ödemesiz dönem opsiyonu olan kredilerdir. Bu tip krediler orta ve uzun vadede yatırım yapmak isteyen ve bu doğrultuda proje hazırlamış firmalar için önerilir. En büyük avantajı işletme sermayesi veya yatırım amaçlı kullanılabilmeleridir.

Haberin Devamı

milliyetkobi.com’da ne var?
-  Milliyet Kobi’den şirketinize özel ücretsiz internet sayfası! 
-  Osmanlı’nın mirasını dünyaya tişörtle tanıttılar...
-  Ticari defterler ve kayıtlar neden önemlidir? 
-  Bireysel ve kurumsal öğrenme.
-  Ar-Ge’yi umursamamak...
-  Esnaflık öldü mü?