Dünyanın Unuttuğu Ada: Hashima Adası

Japonya'nın güneybatısındaki Nagazaki kıyısında bulunan Hashima Adası, bir zamanlar 5000'in üzerinde nüfusun yaşadığı hayat dolu bir yerdi. Sonrasında ise nüfusun tamamı 1970'lerde burayı terk etti. Harabe görüntüsüyle nükleer bir felaket yüzünden terk edilmiş gibi görünse de, adanın boşaltılma hikayesi bambaşka bir nedene dayanıyor. 19. yüzyılda sanayinin giderek geliştiği Japonya, 1890'da Hashima'da kömür madeni keşfedilince burayı maden ocağına dönüştürdü.

Mitsubishi, sonrasında kömür ocağının işletmesini satın aldı. Maden işçileri burada çalışmak için aileleriyle birlikte adaya yerleştiler. Maden ocağının derinliği denizin 660 metre altına kadar uzanıyordu. Giderek artan nüfus 5000'in üzerine çıkınca, o dönem Dünya'nın en yoğun nüfuslu bölgesi halini aldı. Büyük binaların dikilmeye başlandığı adada hastane, alışveriş yerleri, çocuk parkı gibi tesisler de kuruldu.

Hayalet şehre dönüştü

Zamanla sanayinin ham maddesi değişerek kömürün yerini petrol almaya başladı, kömür kullanımı neredeyse tamamen durunca maden ocağı da kapatıldı. Ada halkı için artık orada yaşamanın bir anlamı kalmamıştı ve 1970'lerde ada tamamen terk edildi. Hashima'da binalar giderek çürümeye başladı, ev eşyaları paslandı, binalar şiddetli bir depremle yıkılmış görüntüsü aldı, bitkiler binaların arasında yükselmeye başladı. Bir kimsenin bile yaşamadığı hayalet şehre dönen adada tek hareketlilik, kıyıyı aşındıran dalgaların sesi oldu.

James Bond filmi için kullanıldı

Her şeyin çürümeye başladığı küçük Hashima Adası'nın uzun bir süre çöp toplama merkezine dönüştürülmesi gündeme geldi. Bunun için kömür yığınlarının ve molozların toplanıp gömülmesi düşünüldü ancak güvenli olmayacağı gerekçesiyle bu fikirden vazgeçildi. Mitsubishi 2009 yılında adayı Japon Hükümeti'ne bedelsiz olarak bıraktı. 2012 yılında James Bond filminin bir bölümünün çekildiği ada, filmi izleyenler için bir sürpriz olmayacaktır. Filmin kötü adamı demir ve moloz yığınlarından oluşan bu adayı gizli sığınağı olarak kullanıyordu.

Maden ocağından Unesco Dünya Mirası'na

Onlarca yıl sonra adada çimler büyümeye, asma yaprakları duvarları sarmaya başlayınca bu ürkütücü yer Nagazaki'nin en ilgi çeken yerlerinden biri haline geldi. Tepeden bakıldığında bir savaş gemisini anımsatan Hashima Adası, 2015 yılında ise Unesco tarafından Dünya Mirası Listesi'ne alındı. Şimdilik bir bölümü turistlerin ziyaretine açılan adaya, Nagazaki'den kalkan botla 30 dakikada ulaşabilirsiniz. 1 saatlik turda adanın sadece sınırlı bir alanını görmek maceracı ziyaretçileri hayal kırıklığına uğratsa da, güvenlik gerekçesiyle bu karar alınmış. Ada yeni statüsü sebebiyle popüler bir alana dönüşmesine karşın yıllar içinde yaşadığı yıkım sebebiyle artık tehlikeli bir yer. Fırtınalar binaları gezilemez duruma getirmiş, yeni fırtınalarla daha da zarar görecek. Adanın bu harabe hali ziyaretçilerin gözünde ürkütücü bulunurken bilimkurgu filmlerindeki gezegenlere benzetiliyor.