06.11.2019 - 15:41 | Son Güncellenme:
Sırt çantasıyla uçağa atlayıp tek başına tatile çıkan 22 yaşındaki Grace Millane'nin cesedi, bir ormanda bulunmuştu. Cesedin ulaşıldığı nokta, yoldan 10 metre uzaklıktaydı.
22 yaşındaki genç kadın, iki hafta önce Auckland'a inmişti. Bir pansiyona yerleşen Grace Millane, geçen hafta Cumartesi gecesine kadar ailesi ve arkadaşlarıyla mesajlaşmıştı.
2 Aralık Pazar günü ise, genç kızın doğum günüydü. Ancak doğum gününde onu tebrik etmek isteyen kimse, Millane'ye ulaşamamıştı.
Kayıp ilanı verilen genç kızı aramaya başlayan polis, son görüntüsüne ulaşmıştı.
Polisin yayınladığı görüntülerde, İngiliz turist 2 Aralık Pazar günü sabaha karşı bir kumarhaneden çıkarken görülüyordu. Kızın üzerinde günlük bir siyah elbise vardı.
Turistin milyoner müteahhit babası David Millane, kızını aramak için Yeni Zelanda'ya gitmiş, henüz kısının cesedi bulunmadan bir basın toplantısı düzenlemişti. Endişeli baba kameralar önünde gözyaşlarını tutamamıştı.
Grace Millane'in cansız bedeni, bundan yaklaşık bir yıl önce bir bavulun içerisinde bulunmuştu. Doğum günü gecesinde canice katledilen genç kızın davası, ölümünden neredeyse bir yıl sonra, bugün görülmeye başlandı.
Mahkemedeki jüri üyeleri, Grace'in kurban gittiği cinayetin korkunç detaylarını ilk kez duydu. Savcılık avukatı Robin McCoubrey, "O gece o odada neler olduğunu sadece iki kişi biliyor. Biri bize anlatamaz, diğeri de gerçeği söylemiyor" diyerek jüri üyelerine seslendi.
Grace'in internette tanıştığı adamla buluştuktan sonra adamın odasına gittiği biliniyor. Zanlı, Grace'i öldürdüğünü reddederken, çiftin ilişkiye girdikleri sırada genç kızın yanlışlıkla havasızlıktan öldüğünü iddia ediyor.
Üç çocuklu bir evin en küçüğü olan Grace, üniversiteyi bitirdikten sonra Yeni Zelanda'dan Peru'ya kadar dünyanın dört bir yanını dolaşmıştı.
Mahkemede tanıklık ederek küçük kızı Grace'i anlatan acılı baba David Millane, Grace'in çok canayakın bir insan olduğunu söyledi. Kızının geçmişte de erkek arkadaşları olduğunu aktaran baba Millane, Grace'in herhangi bir sağlık problemi olmadığını aktardı.
Grace'in babası kızından bahsederken zanlının ağladığı ve yüksek sesle burnunu çektiği gözlemlendi. Mahkeme ara verip yeniden toplandığında ise zanlının yüzünün bembeyaz olmuş olması dikkat çekti.
Grace, daha önce bir grupla Peru'ya seyahat etmiş, Güney Amerika ülkesinde altı hafta geçirmişti.
Erkek kardeş Michael Millane, "Dünyayı görmek istiyordu. Grace için gerçekten çok endişeliyiz" demişti. Grace Millane, Lincoln Üniversitesi'nden mezun olmuştu.
Kaybolmadan bir gün önce paylaştığı Twitter mesajında "Bence seyahatler beni değiştirdi, sadece birkaç kot pantolon aldım" diye yazmıştı.
Millane, kendi kurduğu internet sitesinde çizdiği resimleri satıyordu.