Özlem Şiirleri – Sevgiliye Ünlü Şairlerden Anlamlı, Duygusal Kısa ve Uzun Hasret Şiirleri
Belirli düzen ve kafiyeye göre yazılan şiirlerin en çok beslendiği konuların başında aşk, sevda, özlem, sevgi, nefret ve özlemdir. Duyguları tercüme etmede en çok başvurulan konulardan birisidir. Sevgiliye eşe-dosta, memleket hasreti çekenler özlem şiirleri ile duygularını tercüme eder. Çünkü şiirler normal kelimelere göre anlamlı etkiye sahiptirler. Özlemlerini, hasretini dile getirmek için şiirlere başvuran kişilerin acısız bir nebze de olsa azalır. Türk edebiyatında özlem ile ilgili şiirleri bulunan önemli şairlerimiz bulunur. Sevgiliye ünlü şairlerden anlamlı, duygusal kısa ve uzun özlem şiirleri için içeriğimize göz atabilirsiniz.

Şiirler duyguları ifade etmede tercümanlık rolü görürler. Anlamlı ve etkileyici olmaları nedeniyle özlem ve hasret çeken kişilerin acısını bir nebze de olsa azaltır. Sevgiliye, anneye ve babaya uzakta olan kişiler özlemlerini şiirler ile aktarırlar.

Sevgiliye En Güzel Kısa Özlem Şiirleri
Dışarıya yağmur,
Yüreğime hasret,
Fikrime sen.
Nasıl yağıyorsunuz üçünüz birden bir bilsen.
Cemal Süreya
Dağıtır saçlarını ve yalvarıp uzaktan
Mavi bir iklim gibi çağırır beni sesin,
Tertemiz göklerinde dal dal erguvan açan
Rüyalarıma ışık ve özlem serpmektesin.
Bir mayıs sabahını yaşayacak böcekler
Çılgın karanfillerle dolacak yeşil saksın,
Ve sen bir fidan gibi yeşermiş olacaksın,
Serin, çakıl yollarda kuşlar birikecekler.
Melih Cevdet Anday

Özlediğin, gidip göremediğindir;
ama, gidip görmek istediğin
Özlem, gidip görememendir; ama
gidip görmek istemen
Özlediğin, gidip görmek istediğin-
ama gidip göremediğin
Özlem, gidip görmek istemen-
ama, gidememen, görememen;
gene de, istemen
Oruç Aruoba
Sevgimi unutmak için seyrederim bir tabloyu, bir mermeri,
Ki ne kadar dalsa ruhum yeniden döner geriye:
Okurum düşüne düşüne okuduğun şiirleri,
Senin düşüncen geçerken üzerlerinde bir sıcaklık kalmıştır diye
Fazıl Hüsnü Dağlarca

Kalbimde maziden bugün izler var
Her siyah saatım bu izle erir
Ruhumu geçmişin hicranı sarar
Doğanlar ölür ölen dirilir
Anladım hayatmış mazinin adı
Yıllara karışan her şey ses verir
Hasretle doludur geçmişin yadı
Mazinin elemi bile tatlıdır.
Nazım Hikmet
Gönlümle oturdum da hüzünlendim o yerde,
Sen nerdesin, ey sevgili, yaz günleri nerde!
Dağlar ağarırken konuşurduk tepelerde,
Sen nerde o fecrin ağaran dağları nerde!
Akşam, güneş artık deniz ufkunda silindi,
Hulyâ gibi yalnız gezinenler köye indi,
Ben kaldım, uzaklarda günün sesleri dindi,
Gönlümle, hayâlet gibi, ben kaldım o yerde.
Yahya Kemal Beyatlı

Anlamlı Özlem Şiirleri
Çay bardağında
Bırakılan dudak payı
Kadar bile
Uzak kalamam
Gözlerine
Yakın olsun isterim
Ellerime ellerin
Yanındaki beton binaya
Yaslanması gibi
Köhne bir evin
Seni bir çivi
Gibi çaktım
Çünkü beynime
Ve toplayıp
Bütün kerpetenleri
Attım denize
Sunay Akın
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Kalbinden geçenlerin,
Dudaklardan dökülmesidir…
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Buğulu camlara
Adını yazmaktır…
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Uzaklara bakınca,
Gözlerinin yaşlanmasıdır…
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Sıcaklığını hissettiğinde,
Var olduğunu bilmektir…
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Beyaz gelinlikler içinde,
Seninle beraber olmaktır…
Özlem nedir bilir misin?
Özlem:
Seninle yaşayıp,
Seninle ölmektir…
Ayşe Gönül

Bir gece,
Gecede bir uyku..
Uykunun içinde ben..
Uyuyorum,
Uykudayım,
Yanımda sen.
Uykumun içinde bir rüya,
Rüyamda bir gece,
Gecede ben..
Bir yere gidiyorum,
Delice..
Aklımda sen.
Ben seni seviyorum,
Gizlice..
El-pençe duruyorum,
Yüzüne bakıyorum,
Söylemeden,
Tek hece.
Seni yitiriyorum
Çok karanlık bir anda..
Birden uyanıyorum,
Bakıyorum aydınlık;
Uyuyorsun yanımda.
Güzelce..
Özdemir Asaf
Bu nasıl sevgi böyle?
Bu nasıl tutku?
Bu nasıl özlem?
Ne zaman gözlerini görsem
Bir çoğalıyorum, bir eksiliyorum
Mutluyum varsın diye
Al uzattım ellerimi
Seni sarsın diye
Ceylanım! Belki bir gün duyarsın diye
Çıkmışım bir dağ başına sana türkü söylüyorum
Ne güzel ellerin var incecik
Ne güzel saçların var sapsarı
Anlasana o yalansız gözleri
O kirpikleri, o dudakları
Düşündükçe baştanbaşa özlem kesiliyorum
Al desem, sana ömrümü versem
Korkarsın, alamazsın ki
Dur desem, kaçarsın yine ceylanım
Gül desem, ağlarsın
Gel desem, gelmeyeceksin, biliyorum
Bu engeller bana göre değil oysa
Ben bu dağları aşarım
Geçerim bu denizleri, korkma
İşte düştüm yollara
Dur, bekle beni, geliyorum
Sevmek inancım, tutkum benim en eski
Dağıtsam dünyalara yeterdi bu sevgi
Düşünsene, anlasana ceylanım
Sen yoksan ne farkeder ki
Ha öyle ölmüşüm, ha böyle ölüyorum
Ümit Yaşar Oğuzcan

Rüyalar bile geceleri bekler
Gizlice görünmek için
Yüreğimdesin, saklısında içimin
Gizlice sevgilim
Kimse bilmesin üzgünlüğümü
Taşırım ölümüm gibi bu duyguyu
En gizli kuytularında ömrümün
Bir yer var gizlice sevgilimin uyuduğu
Gizlice sevgilim, yaşam kadar acı
Canımı tutuşturan özlem gibi
Özlüyorum derin yokoluşta
Gizlice sevgilimi
Ataol Behramoğlu
Birden hatırlarsın,
O da seni – – birden bazan:
Nerde, ne yapar şimdi
Parlar bir özlem anılar arasından.
Bu akşam ne garip sözcük
Sanki ilk duydum, yadırgıyorum:
Akşam. Bilmem bulur muyum
Yollara baksam?
Söner yangın birazdan
Yatışır özlem.
Bir gün karşılaşırız
Bir gün, bir yarım akşam.
Behçet Necatigil
Sen, kaçan ürkek ceylânsın dağda,
Ben, peşine düşmüş bir canavarım!
İstersen dünyayı çağır imdada;
Sen varsın dünyada, bir de ben varım!
Seni korkutacak geçtiğin yollar,
Arkandan gelecek hep ayak sesim.
Sarıp vücudunu belirsiz kollar,
Enseni yakacak ateş nefesim.
Kimsesiz odanda kış geceleri,
İçin ürperdiği demler beni an!
De ki: Odur sarsan pencereleri,
De ki: Rüzgâr değil, odur haykıran!
Göğsümden havaya kattığım zehir,
Solduracak bir gül gibi ömrünü,
Kaçıp dolaşsan da sen, şehir şehir,
Bana kalacaksın yine son günü.
Ölürsün… Kapanır yollar geriye;
Ben mezarla sırdaş olur, beklerim.
Varılmaz hayale işaret diye,
Toprağında bir taş olur, beklerim…
Necip Fazıl Kısakürek

Sevgiliye Uzun Özlem Şiirleri
Özledim seni…
Ayrılık yüreğimi uyuşturuyor karıncalandırıyor nicedir.
Beynimi uyuşturuyor özlemin…
Çok sık birlikte olmasak bile
Benimle olduğunu bilmenin
Bunca zamandır içimi ısıttığını
Yeni yeni anlıyorum
Yokluğun,
Hatırladıkça yüreğime saplanan bir sızı olmaktan çıkıp
Mütemediyen bir boşluğa
Sabahları seni okşayarak başlamaları
Akşamları her işi bir kenara koyup
Seninle başbaşa konuşmaları özlüyorum;
Oynaşmalarımızı,
Yürüyüşlerimizi,
Sevimli haşarılığını,
Çocuksu küskünlüğünü…
Nasıl da serttin başkalarına karşı
Beni savunurken;
Ve ne kadar yumuşak
Bir çift kısık gözle kendini
Ellerimin okşayışına bırakırken
Gitmeni asla istemediğim halde
Buna mecbur olduğunu görmek
Ve sana bunları söylemeden
”Git artık” demek
”Beni ne kadar çabuk unutursan, o kadar çabuk kavuşacaksın mutluluğa”
Demek sana ne de zor
Seni görmemek ve belki yıllar sonra
Karşılaştığımızda
Bana bir yabancı gibi bakmanı istemek senden…
Yeni bir sevdayı yasakladığım kalbime söz geçirmek….
Can Yücel

Beyaz güllerden sessizce
Geçer dağılır durulur
Deli bir akşamda
Aralıksız vurur özlem
Der ki hiç çekinmeden
Çek git çocuk yüreğinle
İçindeki kaleleri yık ellerinle
Sonsuz göklere uzan
Özlem öyle bir şey ki zaman zaman
Kendi kendinin çılgını
Kılar durmuş oturmuş
Eski akşamları bile
Beni kurtarmak için
Içimdeki başedilmez yırtıcıdan
Bir çaresizlikte beni
Gidişlere iter özlem
Yorgunlukların izidir
Onmazlığıdır susuşun
Eksik bir günün gizidir
Özlemde tortulanan
Sabahın ilk ışığında
İlk kuşlar günü dağlara sererken
Seni güle söyleye
Bana getirir özlem
Afşar Timuçin