Tunca Bengin

Tunca Bengin

tunca.bengin@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları

İsrail-İran savaşında kim kazandı-kaybetti ve alınacak dersler tartışması, sorgulaması istihbarat teşkilatları arasındaki mücadele içinde geçerli... MOSSAD’ın İran’ın iliklerine kadar sızma, hatta çökme başarısı ile daha çok SAVAMA adıyla bilinen bakanlık düzeyindeki yapılanma(VAJA)’nın istihbarata karşı koyma, kontrespiyonaj zafiyeti gibi... Bu bağlamda da İran istihbaratındaVAJA ve Devrim Muhafızları Ordu İstihbaratı olmak üzere çok parçalı ve çekişmeli yapıdan kaynaklı rekabet ortamının başka ülke teşkilatlarına alan açmaya da boşluk yaratma gibi sorunlar dikkat çekti… Çok başlı ve kendi aralarında ideolojik çatışmaları olan karmaşık bir İran İstihbarat Teşkilatı var yani.. Ülke içindeki faaliyetleri de rejim muhaliflerini tasfiye etmek üzerine kurgulu ağırlıkla... Dışa dönük faaliyetleri ise İran rejimini ihraç etme, vekil güçlerine destek verme odaklı... Terör örgütleriyle olan kirli ilişkisi de MOSSAD ve CIA ile yarış halinde... Dolayısıyla eğer İran istihbaratı ülke sınırlarının ötesine harcadığı eforu, verdiği dikkati, içe dönük kullansa MOSSAD, bu kadar kolay alan bulamazdı... Nitekim dün konuştuğum geçmişte MİT’te kritik görevlerde bulunan eski istihbaratçı Metin Ersöz’ün tespitleri de bu yöndeydi: 

Haberin Devamı

“Hem çok başlılıktan kaynaklı aralarında koordinasyonsuzluk söz konusu hem de çevre ülkelere yönelik Suriye’de, Irak’ta, Lübnan’da, Türkiye’de saldırgan hareketleri önceleyen bir yapı… Agresif bir istihbarat teşkilatı ama stratejik öngörüleri yok... Taktik olarak operasyonlara girerler, öldürürler, kaçırırlar ama stratejik olarak düşünmüyorlar... Politikalarını da buna göre yönlendiremiyorlar. Dünyaya uyum sağlayan bir yönetim ortaya koyamıyorlar..” 

Ülke içerden kaynıyor, ama İran istihbaratı aklını, dikkatini buna vereceğine komşularına, başka ülkelere dönük istikrarsızlaştırma ve provokasyon peşinde... 

***

Peki ya nokta atışlarla İran’ın kritik isimlerini öldüren ama 7 Ekim’deki istihbarat zafiyeti ve çizilen karizmaları da hafızalarda olan MOSSAD? Ersöz’ün buna dönük görüşleri de şöyleydi: 

Haberin Devamı

“İran, MOSSAD’ın yıllardan beri üzerinde çalıştığı, operasyonlar düzenlediği bir ülke. İran içerisinde MOSSAD’ın kullandığı dini, mezhebi farklılıkları olan çok sayıda gruplar var. Bunların İsrail’e gidip geldikleri biliniyor, İsrail onlara özel muamele yapıp pasaportlarına giriş-çıkış kaydı düşmüyor. İran kaynaklı ciddi bir istihbarat ağı söz konusu. MOSSAD’ın gerçekleştirdiği faaliyetler İran’daki muhalif yapılara moral veriyor ama sadece o kadar. Rejim değişikliği falan zor. Kaldıki; İsrail Devleti ve dünyadaki Yahudi cemaati bu savaşlar, agresif tutumlarıyla stratejik kazanımlarında çok büyük değer kaybediyor... Bu da Yahudiler için gelecekte çok ciddi sıkıntılar demek. Hem de her anlamda... İnandıkları Tevrat’ta da girdikleri her savaşı kaybettikleri var zaten...” 

***

İsrail’in İran istihbaratına üstünlüğündeki en büyük etken de ABD istihbaratının katkısı kuşkusuz.. ABD’de 16 tane istihbarat yapılanması var. Bunlardan en çok adı geçeni, en popüleri özel konuşmalar dahil her şeyi dinleyen CIA ama 80-100 bin civarında çalışanıyla bütün dünyayı, uzaya çıkan her türlü konuşmayı dinleyen, Okyanusun altından geçen fiber optik kabloların düğüm noktalarında bile adamları olan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) var asıl... Savunma Bakanlığı’na bağlı, Savunma İstihbarat Ajansı (DIA) ile heryeri, noktayı uydular ve insansız hava araçlarıyla gözetleyen görüntü istihbaratı var bir de... ABD, çok sayıda uydu ve istihbarat yapılanmasıyla bütün dünyada, uzayda ne olup bittiğini izliyor ve kontrol ediyor. Böyle bakıldığında da MOSSAD’ın İran’ın en kritik isimlerine nasıl ulaştığı sorusunun karşılığı açık ve net. 

Haberin Devamı

Ancak bu noktada yanıtı son derece anlamlı olan bir başka soru da şu: 

Her şeyi gören, dinleyen ABD, İran’ın Nükleer tesisleri vurulmadan önce boşalttığı iddiasına ne diyor? Doğruysa nükleer malzemeleri taşıyan kamyonları nasıl göremedi ya da gördüyse ki bu yönde iddialar da var neden o zaman müdahale etmedi?.. 

Kısacası gizli servisler mücadelesi de görünür orduların savaşı gibi kafa karıştıran bir çok soru işaretleriyle dolu... 

ABD, İran’ın nükleer kapasitesini yok etti mi tartışmasıyla da kafalar hepten karışmış durumda...