15.01.2016 - 02:30 | Son Güncellenme:
MERT İNAN İSTANBUL
Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakültesi öğretim üyesi Tarihçi Prof.Dr. Erhan Afyoncu, yıllardır dilden dile anlatılan tarihi bir konuyu gündeme taşıdı. Prof. Dr. Afyoncu; “Baltacı ve Katerina Osmanlı-Rus İlişkileri ve Baltacı-Katerina Hadisesinin İçyüzü” başlığını taşıyan yeni kitabında Sadrazam Baltacı Mehmed Paşa ile Rus Çarı 1. Petro’nun eşi Çariçe Katerina arasında olup bitenlerin gerçek hikâyesini kaleme aldı. Arşiv belgelerine dayalı çalışmada Baltacı Mehmed Paşa ile Çariçe Katerina arasında ilişki yaşandığı yönündeki kanaatin uydurma olduğu ortaya çıktı. Çalışmada Baltacı-Katerina hadisesi’nin iç yüzü şöyle anlatıldı:
“(...)20 Temmuz 1711’de Rus ordusu Prut Nehri’nin daire çizen kolu üzerinde üç kilometrekarelik bir sahada sıkışıp kalmıştı. Petro, bu durumdan kurtulacak bir çare arıyordu. Yeniçeriler saldırmak için sabırsızlanıyorlardı. Baltacı Mehmed Paşa, son hücum için ordu komutanlarına ve Kırım Hanı’na emirler yazdırmaya başladı.”
“Ruslar bu ümitsiz durumdayken son bir kez toplandılar. Toplantı da Çariçe Katerina da vardı. Katerina Osmanlılar’a barış teklifi yapma fikrini ortaya attı. Petro bu fikri kabul etti ve Rus ordusu başkomutanı Şeremetev’in ağzından Baltacı Mehmed Paşa’ya barış isteyen bir mektup yazıldı. Baltacı Mehmed Paşa, Ruslar’ın barış isteğini kabul etti. Prut Antlaşması’nı yaparak, yok olmak üzere olan bütün Rus ordusunun silahları ile birlikte çekip gitmesine izin verdi?”
“Katerina, orduda ne kadar mücevherat, altın, gümüş ve para varsa hepsini toplattı. Diğer taraftan da Ruslar, Katerina’nın Avusturya hükümdarının kardeşi olduğu haberini yaydılar. Yedi araba dolusu para ve hediyeler, Sadrazam Baltacı Mehmed Paşa’ya ve yanındakilere gönderildi. Yani Prut’ta Baltacı Mehmed Paşa’yı ikna eden Katerina’nın dişiliği değil, çil çil paralar ve üstün durumdayken işlerin tersine dönmesiyle alınacak bir mağlubiyet korkusuydu.”