Gündem ‘KAFES’E ŞERH

‘KAFES’E ŞERH

20.03.2010 - 00:56 | Son Güncellenme:

33 sanıklı “Kafes Eylem Planı” iddianamesi oy çokluğuyla kabul edildi. Bir üyenin “Yeterli delil yok” şerhi koyduğu iddianamede sanıklar için 7.5’la 15 yıl arasında hapis cezası istendi

‘KAFES’E ŞERH

İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, azınlıkların hedef alındığı bombalı eylemleri kapsayan “Kafes Eylem Planı” soruşturması kapsamında 3’ü tutuklu 33 şüpheli hakkında hazırlanan iddianameyi dün oy çokluğuyla kabul etti. Yargılamanın askeri mahkemede yapılması yönünde görüş bildiren Mahkeme üyesi hakim Oktay Kuban, şüpheliler hakkında “yeterli delil olmadığını” belirterek karşı oy kullandı.
İlk duruşması 15 Haziran’da görülecek olan davanın, Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkin açılan dava ile birleştirilmesi konusunun duruşmada görüşüleceği belirtildi. İddianamede, 33 sanığın, “Ergenekon silahlı terör örgütü üyesi olmak” suçundan 7.5 ile 15’er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istendi.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Cumhuriyet savcıları Murat Yönder ve Ercan Şafak tarafından 3’ü tutuklu 33 şüpheli hakkında hazırlanan 65 sayfalık iddianame ve 6 klasör ek üzerindeki incelemelerini tamamladı. Mahkeme, iddianameyi oy çokluğuyla kabul etti. Mahkeme üyesi hakim Oktay Kuban, yargılamanın askeri mahkemede yapılması yönünde görüş bildirerek, şüpheliler hakkında “yeterli delil olmadığı” gerekçesiyle karşı oy kullandı.

Ergenekon’la bağlantılı
İddianamede, ilk üç numaralı sanıklar eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü, Koramiral Kadir Sağdıç, Tuğamiral Mehmet Fatih İlğar’ın “Ergenekon silahlı terör örgütüyle doğrudan bağlantılı olarak Kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmede ‘Danışma Kurulu’ adı altında emir ve komuta yetkisine haiz örgüt mensubu oldukları” belirtildi.
İddianamede, tüm sanıkların, TCK’nin 314. maddesinin 2. fıkrası ve 3713 sayılı Terörle Mücadele Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca 7.5 ile 15’er yıl arasında hapis cezasına çarptırılmaları istendi.

7 avukat müşteki
İddianamede bir ilk de gerçekleşti. Soruşturma aşamasında yaptıkları basın açıklamasıyla “Türkiye’deki huzur ve kardeşlik ortamını bozacak planlara karşı artık sessiz kalmayacaklarını açıklayan” ve suç duyurusunda bulunan Ankara, Mersin, Karaman, Kayseri, Konya barolarından Hasan Hüseyin Tanrıverdi, Ali Aydın, Sebahattin Batur, Halil Hulki Özel, Murat Şahin, Süleyman Küçüksucu ve Selçuk Acarözmen adlı 7 avukatın temsil ettiği avukat grupları da suçtan zarar gördükleri gerekçesi ile iddianamede müşteki (şikâyetçi) olarak yer aldı.
Ele geçen patlayıcı maddeler, iletişim tespit tutanakları, şüphelilerin beyanları, örgütsel içerikli dokümanlar, bilirkişi raporları, Kuzey Deniz Saha Komutanlığı Askeri Savcılığı tarafından gönderilen yazılar, eylem evrakları, ihbarlar ise iddianamenin delilleri olarak sıralandı.
“Kafes Eylem Planı”na ilişkin davanın ilk duruşması 15 Haziran’da yapılacak. Devam duruşmaları ise 17 ve 18 Haziran 2010 tarihlerinde gerçekleştirilecek. Mahkeme, savcılığın Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkin açılan dava ile bu davanın birleştirilmesi yönündeki talebini ise duruşmada karara bağlayacak. Mahkeme, ayrıca tutuklu sanıklar Mücahit Erakyol, Levent Gülmen ve Halil Özsaraç’ın tahliye taleplerini de reddetti.

Haberin Devamı

Tek delil bir DVD’deki bilgi
“Oy çokluğu” ile kabul edilen “Kafes Eylem Planı” iddianamesine muhalefet şerhi koyan Üye Hakim Oktay Kuban, gerekçe olarak “delil yetersizliğini” gösterdi. Üye Hakim Kuban, şerh yazısında, 33 şüpheliden 24’ü hakkında “terör örgütü üyesi oldukları” iddiasına ilişkin tek delilin emekli Binbaşı Levent Bektaş’ın iş yerinde elde edilen DVD’deki bilgiler olduğunu belirtti. İstanbul Cumhuriyet Başavcılığı’nca hazırlanan iddianamenin değerlendirilmesine ilişkin mahkeme kararında, hakim Kuban’ın muhalefet şerhi gerekçeleri sıralandı.
“İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın iddianamesinin CMK 170 ve 174. maddeleri gereğince iade edilmesi gerektiği görüşünde olduğumdan iddianamenin kabulü yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum” ifadesini kullanan Kuban, gerekçelerini şöyle sıraladı:

Kim gönderdi?
- Şüpheliler hakkındaki suçlamaya delil olarak gösterilen ihbar mektubu ve elektronik posta ihbarlarının nereden, kim tarafından gönderildiği ve kimliğinin ne olduğunun araştırılmamış olması, ihbarda bulunanın kimliğinin açıklanmasının sakıncasının olup olmadığının yazılmamış olması.
- Şüpheli Kadir Sağdıç hakkında delil olarak gösterilen ve internet haber, video paylaşım sitelerinden alındığı açıklanan ses kaydının şüpheliye ait olup olmadığı konusunda kriminal inceleme yapılmadan delil olarak gösterilmiş olması.
- Delil olarak gösterilen ve savcılığa Serdar Cem ismiyle gönderilen 2 ihbar mektubu ekindeki CD’lerde bulunan adli emanetteki belgelerin ne olduğu ve şüpheli Kadir Sağdıç’ın örgütsel faaliyeti ile ilişkilendirilmemiş olması.
Bilgisayar çıktısında şüphe
- Şüpheli Kadir Sağdıç hakkında diğer sanıklarla aynı mail grubu içerisinde yer aldığı delil olarak gösterilmesine rağmen, bu irtibatın örgütsel ilişkiye ilişkin olduğuna dair bir araştırmanın ve ilişkilendirmenin yapılmamış olması.
- Şüpheli Mehmet Fatih İlğar hakkında delil olarak gösterilen ‘Dilek Bozkaya’ başlıklı bilgisayar çıktısının ne anlama geldiği ve şüphelinin iddia edilen örgütsel faaliyeti ile ilgisinin ilişkilendirilerek açıklanmamış olması.
- Şüpheli Ümit Özbek hakkında delil olarak gösterilen isimsiz, imzasız ihbar mektubundaki ‘kayıp el bombaları, tabanca, gerçeğe aykırı belge düzenleme’ iddiaları hakkında bir araştırmanın yapılmamış olması ve bu ihbardaki iddiaların şüphelinin örgütsel faaliyeti ile ilişkilendirilmemiş olması.”

Belgeden başka delil yok
Kuban ayrıca 24 şüpheli hakkında terör örgütü üyesi oldukları iddiasına tek delil olarak gösterilen ve emekli Binbaşı Levent Bektaş’ın işyerinde elde edilen DVD’deki bilgilerle örgütsel ilişkilerinin neden ve nasıl olduğunun ilişkilendirilerek anlatılmamış olmasını da karşı oy için gerekçe gösterdi.
ESRA ALUS İstanbul

Haberin Devamı

Lehte deliller de toplanmalı
Üye hakim Oktay Kuban muhalefet şerhinde CMK’nın 160/2. maddesine göre Cumhuriyet Savcısı’nın maddi gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için emrindeki adli kolluk görevlileri marifetiyle şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almak ve şüphelinin hakkını korumakla yükümlü olduğunu da belirtti. Bu maddenin devamında, hakim Kuban, şunları ifade etti: “CMK 170. Maddeye göre düzenlenen iddianamede, “Açıklanmasında sakınca bulunmaması halinde ihbarda bulunan kişinin kimliği gösterilir, şüphelinin sadece aleyhine olan hususlar değil lehine olan hususlar da gösterilir.

Haberin Devamı

Görev askeri mahkemede
Mahkemenin tensip zaptında da karşı oyu görülen Üye Hakim Oktay Kuban, davaya bakmakla görevli olanın askeri mahkeme olduğunu belirtti. “Askeri mahkemelerin görevine giren ve askeri suç kapsamında yer alan suçlar terör suçu olsa bile CMK 250. Madde ile Yetkili Ağır Ceza Mahkemelerinde yargılamaya konu olmayacaktır” diyen Kuban, şöyle devam etti: “Mahkemeler yürürlükte bulunan yasalara göre karar vermek zorundadır. Mevcut yasal düzenlemede de 5271 sayılı CMK’nın 250/3 maddesinde “Bu madde yazılı suçları işleyenlerin sıfat ve memuriyeti ne olursa olsun bu kanunla görevlendirilen ağır ceza mahkemelerinde yargılanacaklarını hükme bağlayıp, aynı fıkrada Anayasa Mahkemesi ve Yargıtay’ın yargılayacağı kişiler ile Askeri Mahkemelerin görevine ilişkin hükümleri saklı tutmasını, Anayasa’nın 145, maddesindeki düzenlemeyle ve iddianamede sanıklara atılı suçların anlatımı birlikte değerlendirildiğinde sanıklar hakkındaki yargılamanın yürürlükte olan anayasal ve yasal düzenleme itibariyle askeri mahkemede yapılması gerektiği ve görevsizlik kararı verilmesi görüşünde olduğumdan mahkemenin kendisini görevli sayması ve duruşma hazırlığı kararı yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.”
Kuban ayrıca şüpheliler Mücahit Erakyol, Levent Gülman ve Halil Özsaraç’ın tahliye edilmeleri gerektiği yönünde de karşı oy kullandı.

Haberin Devamı

Hukukçular: Sıkıntı doğabilir
Prof. Dr. Köksal Bayraktar : “Bu şerhin birden fazla anlamı var. Birincisi, bu şerh iddianameyi çökertmez. İkincisi, şerhi koyan hakim, şunu demektedir; ‘Bu soruşturma eksik yapılmıştır. Savcının bunu tamamlaması gerekir.’ Üçüncüsü ise ileride yargılama yapılırken yani kovuşturma safhasında savunma avukatları bu şerhi ileri sürüp iddianamenin zayıf olduğunu iddia edebilirler. Mahkeme bu isteği varit görürse, delillerin tamamlanması yoluna gidebilir.”
Prof. Dr. Uğur Alacakaptan: “İddianamenin bu şekilde kabul edilmesi sıkıntı yaratabilir. Savunma avukatları, bu nedenden dolayı itirazda bulunabilirler.”

Haberin Devamı

‘KAFES’E ŞERH

Poyrazköy’de yapılan aramalarda çok sayıda mühimmat ele geçirilmişti. 15 Haziran’da görülecek ilk duruşmada, davanın, Poyrazköy’de ele geçirilen mühimmata ilişkin açılan dava ile birleştirilmesi konusunun duruşmada görüşüleceği belirtildi. İddianamede, ilk üç numaralı sanıklar eski Kuzey Deniz Saha Komutanı emekli Koramiral Ahmet Feyyaz Öğütçü, Koramiral Kadir Sağdıç, Tuğamiral Mehmet Fatih İlğar’ın “Ergenekon’la bağlantılı olarak Kafes operasyonu eylem planını hayata geçirmek üzere faaliyet yürüten yasa dışı örgütlenmede yer aldıkları da ifade edildi.

Balyoz’da bir tahliye daha
“Balyoz Planı” iddiaları soruşturması kapsamında tutuklanan emekli Tümamiral Özer Karabulut’un tahliyesine karar verildi. Soruşturma kapsamında tutuklananların sayısı 37’ye düştü. Eski 1. Ordu Komutanı Orgeneral Çetin Doğan, emekli Korgeneral Engin Alan, emekli Koramiral Feyyaz Öğütçü, emekli Tümamiral Semih Çetin’in tahliye talebi ise, mahkeme heyetince reddedildi.
İSTANBUL Milliyet

ÖZKAN’A YİNE TAHLİYE YOK
2’inci Ergenekon davasının dün İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmadsında, ara kararlar, üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu tarafından açıklandı. Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, aralarında Tuncay Özkan’ın da bulunduğu 19 sanığın tahliyesi yönünde oy kullanırken üye hakimlerin tahliye taleplerinin reddi yönünde oy kullanması ile tahliye talepleri reddedildi. Tutuklu sanıklarından Kurmay Albay Mustafa Koç’un ise tahliyesine karar verildi.

Doğan hastanelik oldu
“Balyoz planı” iddialarına ilişkin yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan, dün hastanede muayene oldu. Doğan, tutuklu bulunduğu Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi’nden Prof. Dr. Necmi Ayanoğlu Silivri Devlet Hastanesi’ne getirildi. Yüksek tansiyon ve bel fıtığı rahatsızlıkları olduğu bildirilen Doğan, kardiyoloji ve beyin cerrahisi bölümlerinde muayeneden geçirildi. Doğan, tetkiklerin yapılmasının ardından cezaevine geri götürüldü. Tetkiklerin sonuçlarının alınmasının ardından Doğan’ın yeniden hastaneye getirilebileceği bildirildi. Doğan’ın avukatı Celal Ülgen, müvekkilinin kendilerinin talebiyle hastane götürüldüğünü belirterek, tetkikler sonrasında çıkacak rapora göre müvekkilinin daha ileri donanımlı bir hastaneye sevk edilmesini talep edeceklerini belirtti.
İSTANBUL Milliyet