Kanserde likit biyopsi yöntemi

Dünya genelinde her yıl 8,8 milyon insan kanser nedeniyle yaşamını yitirirken, Türkiye’deki kanser vakalarının 2035 yılına kadar yüzde 70 oranında artacağı tahmin ediliyor. Uzmanlara göre yaşamını yitiren her altı kişiden biri, kanser hastalığı nedeniyle hayatını kaybediyor. Kanser tedavisinde uygulanan vücuttan parça alma (biyopsi) gibi yöntemler hastalar için oldukça sıkıntılı. Ama yeni teknolojiyle uygulamaya başlanan ‘likit biyopsi’ yöntemi parça almayı ortadan kaldırıyor.

Anadolu Sağlık Merkezi Medikal Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Serdar Turhal, “Kanser taramasında kullanılan biyopsi yani parça alma yerine artık sıvı likit biyopsilerden yararlanılıyor. Hasta iki tüp kan veriyor ve kanser taraması kandan bakılarak yapılabiliyor. Birkaç yıl içerisinde tamamen kan hücrelerine bakılarak kanser taraması yapılacak. Ön sonuçlar olumlu, araştırmalar sürüyor. Sıvı biyopsiyle tekrar tekrar biyopsi yapmaya gerek kalmıyor. 5 yıl sonra kanseri nüksedip metastaz yapan hasta da yeniden biyopsi olmuyor, yine kan hücrelerinden tarama yapılabiliyor. Ayrıca likit biyopsi (CTC ve ctDNA) tetkikleri sayesinde kanser bir yere yerleşip henüz kitle haline gelmeden kanda dolaşırken, çok küçük boyutlardayken saptanabiliyor. Kanser kitlesine ulaşamasak bile kandan aldığımız örneklerle kanserin moleküler yapısına, hedeflerine ulaşabiliyor ve tedaviyi yönlendirebiliyoruz” dedi.

Kanser aşısı

Hedefe yönelik tedavi ve immünoterapi alanındaki gelişmelerin de önemli olduğun kaydeden Prof. Dr. Turhal, “İmmünoterapi kemoterapiyi tamamen ortadan kaldırmasa da önemli ölçüde rolünün azalmasına neden oluyor. Her yıl kemoterapi ihtiyacı bu tedaviler sayesinde azalıyor. Aşılar kanseri önleyebildiği gibi kanser hücrelerini de ortadan kaldırabiliyor. Günümüzde etkin olarak kullanılan kanser aşıları var. Kanser aşılarının bazıları kanser oluştuktan sonra tümörü yok etmeye yönelik kullanılan aşılar” diye konuştu.

Genetiğe göre ışın tedavisi

Radyoterapinin kanser tedavisinin önemli parçalarından olduğunu söyleyen Radyasyon Onkolojisi Uzmanı Prof.Dr.Hale Başak Çağlar ise şöyle konuştu: “Radyo cerrahi uygulamaları artık kısa sürede, etkili ve yan etkisiz bir şekilde gerçekleştiriliyor. Akıllı radyoterapi yöntemleri ile tümörün genetik özelliklerine göre kişiye özel ışın tedavileri dönemine geçmiş bulunuyoruz. Bu yöntem önümüzdeki yıllarda daha çok gündeme gelecek.”