Gündem ‘Onlar serbestken bizi tutuklu yargılamanızı kabul edemiyorum’

‘Onlar serbestken bizi tutuklu yargılamanızı kabul edemiyorum’

06.11.2010 - 03:57 | Son Güncellenme:

Silivri Ceza ve İnfaz Kurumları yerleşkesinde İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından görülen ikinci Ergenekon davasının 92. duruşmasında sanıkların talepleri dinlendi

‘Onlar serbestken bizi tutuklu yargılamanızı kabul edemiyorum’

Tutuklu sanıklardan gazeteci Mustafa Balbay, “Darbe planlarını yazanlar, konuşanlar, planı yapanlar serbest. ‘Böyle bir şey var mı yok mu’ diye bakan gazeteci tutuklu. İddiaların omurgasını oluşturan kişileri serbest bırakıp bizi tutuklu yargılamanızı kabul edemiyorum” diye konuştu.
Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan KCK davasına dikkat çeken, 7 bin sayfalık iddianamede örgütün ne zaman ve kimler tarafından kurulduğunun yazıldığını anlatan Balbay, “Örgüt budur. ‘KCK üyesi değilim’ diyen yok. Burada ‘Ergenekon üyesiyim’ diyen yok. Hepsi Kürtçe savunma yapmak istediklerini söylüyor. Örgüt budur. Biz burada değil ortak bir şey yapmak, konuşma sırası bile yapamıyoruz” dedi.
Balbay, konuşmasının devamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Ergül’ün eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek tarafından yazıldığı iddia edilen “Darbe Günlükleri”ne ilişkin soruşturmayı, Ergenekon soruşturmasından ayırarak yetkisizlik kararıyla Ankara’ya göndermesine ilişkin değerlendirmede bulundu.
Balbay, Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ergül, ‘Üç kuvvet komutanı ile Ergenekon soruşturması arasında bir bağ yok’ dedi. Ama birbirini hiç tanımayan ilgisiz insanlar aynı örgütte” dedi.
“Şener Eruygur ile Özden Örnek’in birbiriyle irtibatı yok. Emlakçı Muzaffer Öztürk ile Mustafa Balbay’ın irtibatı var, öyle mi” diye soran Balbay, gelinen aşamayı şu sözlerle eleştirdi: “İddianamede ‘Balbay’ın notları Özden Örnek’in Günlükleri’ni doğrulamaktadır’ diyor. Benim olduğu iddia edilen notlarda ‘Falan kişi böyle söyledi, şu kişi şöyle söylemiş’ diye ifadeler var, bunlar bir gazetecinin notları. Örnek’in Günlükleri’nde ‘4 Mart 2003’te Genelkurmay Başkanı Hilmi Özkök’ün başkanlığında toplandık’ diyor, 20 komutan sayıyor. 1. tekil şahıs ile anlatıyor. Bu günlüklerin davanın özü ile ilgisi yok ama Balbay’ın gazeteci olarak aldığı notların darbe ile ilgisi var. Bu hukuka, insan haklarına darbedir, gazetecilere sansürdür.”