Şehit aileleri acı haberle yıkıldı

Hakkari’nin Şemdinli ilçesinde bulunan Aktütün Jandarma Sınır Bölüğüne düzenlenen saldırıda şehit olan 15 askerin isimleri, rütbe ve memleketleri şöyle:

Astsubay çavuş Hasan Önal (Eskişehir), Uzman Çavuş Cahit Yıldırım (Erzurum- ailesi Kırklareli'de), Uzman çavuş Selçuk Can (Osmaniye), Uzman çavuş Hasan Aygör (Kırıkkale), Uzman çavuş Onur Ilgin (Adana), Uzman Çavuş Egemen Yıldız (İzmir), Uzman Onbaşı Rasim Eser (Mersin), Çavuş İlhan Küçükksolak (Kocaeli), Onbaşı Muhammet Aydemir (Artvin), Er Hakkı Aran (Diyarbakır), Er Davut İlbaş (Siirt), Oktay Karakelle (Bayburt), Er Çağlar Mengü (İstanbul), Er Ramazan Yeşil (Antalya), Er Halil İbrahim Arılık (Denizli)

EVLERİNE ATEŞ DÜŞTÜ

Saldırıda şehit olan piyade uzman Çavuş Selçuk Can’ın (30), Osmaniye’nin Düziçi ilçesinde yaşayan ailesi acı haberi aldı.
Cumhuriyet Mahallesi’nde yaşayan Can ailesi, evlerine kadar gelen Düziçi Jandarma Bölük Komutanı Jandarma Üsteğmen Murat Öçalan ve jandarma erlerini görünce, oğullarının şehit olduğunu anladı.
3’ü kız biri erkek 4 çocuk babası İbrahim Can, tek erkek evladını kaybetmenin acısıyla feryat ederken, yakınları tarafından güçlükle teskin edilmeye çalışıldı. Fenalaşarak yere düşen baba İbrahim Can, daha sonra eve gelen
ambulansla Düziçi Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Anne Ayşe Can’a ise eve gelen sağlık görevlileri müdahale etti.
Jandarma Bölük Komutanı Üsteğmen Murat Öçalan, acı haberi şehidin amcası Mehmet Can’a verirken, acılı aileyi de teselli etmeye çalıştı.

İki yaşında Buse adında bir kız çocuğu babası olan şehit Selçuk Can’ın iki aylık hamile olduğu belirtilen eşi Ayşe Can’ın ise eşinin şehit haberi evlerine geldiğinde ise yakınlarıyla bayramlaşmak için Hatay’ın Dörtyol ilçesinde
bulunduğu öğrenildi. 

"SİZİ EN İYİ BİZ ANLARIZ"

Bu arada, şehit evine gelen mahalle halkı arasında geçen ay Şırnak’ın Çakırsögüt mevkisinde terör örgütü PKK tarafından daha önce yola döşenen mayına basarak şehit olan Jandarma Uzman Çavuş Yakup Ceylan’ın ailesi de vardı. Şehit ailesi, Can ailesini teskin etmeye çalışırken "Sizi en iyi biz anlarız" dediler.
Şehit piyade uzman çavuş Selçuk Can’ın cenazesinin muhtemelen yarın memleketine getirileceği, düzenlenecek cenaze töreninin ardından irfanlı Camisinde kılınacak cenaze namazının ardından Düziçi Şehitliğinde toprağa
verileceği bildirildi.

ANTALYA  Şehit komando er Ramazan Yeşil, bayramda ailesini 3 kez aramış 

‘Karakolu 1 haftada 3 kez bastılar, zor dönerim’
Piyade komando er 21 yaşındaki Ramazan Yeşil'in acı haberini alan ailesi yıkıldı. Şehidin arkabaları, tanıdıkları ve arkadaşları, Antalya'nın Serik İlçesi Zırlankaya Köyü'ndeki baba ocağına akın etti. Ramazan Yeşil'in ailesine gönderdiği askerlik hatırası fotoğrafının yan tarafındaki ‘Şehit Komandonun Vasiyeti’ başlıklı şiir herkesi ağlattı. Şehit erin annesi Havana Yeşil, oğlunun bayramın ilk günü 3 kez evi aradığını ve PKK'lıların karakolu 1 hafta içinde 3 kez bastıklarını söyleyerek, “Anne ben geriye biraz zor dönerim” dediğini söyledi.
Antalya'nın Güllük Caddesi'nde bir erkek berberinde kalfa olan Ramazan Yeşil, 10 ay önce 1987/4 tertip askere uğurlandı. Acemiliğini Isparta'nın Eğirdir İlçesi'ndeki Dağ Komando Okulu'nda tamamladıktan sonra Şemdinli Aktütün Sınır Karakolu'nda görev alan piyade komando er Yeşil'in PKK'lı teröristlerin yaptığı baskında şehit olduğu haberi, memleketi olan Serik'in Zırlankaya Köyü'ne ulaştı. Çiftçilikle geçinen 1'i kız 4 çocuk sahibi Havana ve Ali Yeşil'e askeri yetkililerin verdiği acı haberi duyan aile bireyleri, tanıdıkları, arkadaşları ve vakandaşlar şehidin baba ocağına akın etti. Üzüntüden bitkin düşen baba Ali Yeşil'e sakinleştirici verildi. Şehidin yakınlarına tıbbi destek vermek için evinin önünde bekletilen 112 Acil Servis ambulansında görev yapan hemşirenin verdiği ikinci sakinleştiriciyi almayı reddeden Ali Yeşil, kadın doktorun ricasını kırmadı. Çevresindekilerle hiç konuşmayan baba Yeşil, sadece doktora en küçük oğlu 10 yaşındaki Doğukan'ın durumunu sordu. Doktorun küçüğe sakinleştirici şurup içirdiğini söylemesi üzerine Yeşil, “Doğukan'ım da büyüyecek. O da asker olacak. Ağabeyinin öcünü alacak” dedi.
Teröristlere beddualar eden anne Havana Yeşil'i sakinleştirmek ise mümkün olmadı. Oğlu ile en son önceki akşam konuştuklarını anlatan anne Yeşil, o sırada kızı Emine'nin geldiğini, telefonu ona uzattığını söyledi. Ramazan Yeşil'in ablasına, “Geri dönemeyecekmişim gibi geliyor” dediğini anlatan acılı anne, “Bayramın birinci günü de 3 kere aradı. ‘Ne yapalım oğlum, bayramı bu sefer böyle geçirelim’ dedim. O da bana, ‘Burası çok kötü. (PKK'lılar) 1 haftada 3 kere bastılar. Ben geriye biraz zor döneceğim. Dönemeyecek gibiyim’ dedi. O zaman, ‘İçini ferah tut oğlum. Allah ne yazdıysa o olur’ diye teselli verdim” diye konuştu.

VASİYET AĞLATTI 

Elden ele dolaşan Ramazan Yeşil'in Eğirdir'de çektirdiği askerlik hatırası fotoğrafın yan tarafında yer alan ‘Şehit Komandonun Vasiyeti’ adlı şiir ise herkesi ağlattı. Acı haberin gelmesinden hemen sonra dev bir Türk bayrağı asılan şehidin evini Antalya Alay Komutanı Jandarma Albay Abdullah Aşık ile Serik Askerlik Şubesi Başkanı Yüzbaşı İbrahim Tosun ziyaret ederek ailesine başsağlığı diledi.

İŞYERİNDE ŞOK

Şehit Ramazan Yeşil'in çırak olarak başlayıp kalfalığa kadar yükseldiği Antalya'nın Memurevleri Mahallesi'ndeki Görkem Berber Salou'nda hüzün var. Yeşil'in akrabalarına ait berber salonunda 7 yıl önce çırak olarak başladığını anlatan dayısının oğlu Selçuk Aldemir, kuzenini sessiz, sakin kendi halinde biri olarak anlattı. Aldemir, Yeşil'in askere gitmeden kısa süre önce ayrıldığı bir kız arkadaşı olduğunu belirterek, “Daha dün arkadaşlarla fotoğraflarına bakıp kendisinden konuştuk” dedi.
En son bayram nedeniyle telefonla görüştüklerini anlatan diğer dayısının oğlu ve berber salonun ortağı Aydın Aldemir, “7 yıldır yanımda çalışıyordu çok uzgünüm. Bayramda telefonda konuştuğumuzda ‘Rahatım’ diyerek bizi rahatlatıyordu” dedi. Çevredeki esnaf tarafından da çok sevilen Ramazan Yeşil'in en yakın arkadaşlarından Hakan Topal, ise ‘Kankam’ dediği Yeşil ile baskından bir gün önce konuştuklarını söyledi. “Beni hep dağa operasyona gitmeden arardı” diyen Topal, “Konuşmasında olağanüstü birşey yoktu” dedi.

Şehit komando er Ramazan Yeşil'in ailesine gönderdiği fotoğrafın yanındaki şiir şöyle:

ŞEHİT KOMANDONUN VASİYETİ

Olur ya bir çatışmada ölürsem
Arkamdan yas tutmayın
Bırakın toprağımda rahat uyuyayım
Bedenimden elbisemi çıkartmayın
Onlar benim gururumdur
Ölünce kefenim olacak
Başımdan beremi çıkartmayın
O benim şanım şerefim olacak
Ayağımdan botlarımı çıkartmayın
Onlar nice yollar aşacak
Şehit olursam Sırat Köprüsü'nden geçecek
Elimden tüfeğimi almayın o benim namusumdur
Ölünce mezarıma sembol olacak
Yaramın kanını silmeyin
Ahirette hesabı sorulacak
Göğsümden kör kurşunu çıkartmayın 
O benim madalyam olacak.

MERSİN
"BANA İĞNE YAPMAYIN DAYANIRIM BEN OĞLUMUN ACISINA"
HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nin Irak sınırındaki Aktütün Jandarma Sınır Karakolu'na düzenlenen saldırıda 22 yaşındaki Uzman Onbaşı Rasim Eser'in şehit olduğu haberi memleketi Mersin'in Silifke İlçesi'ne bağlı Atayurt Beldesi'ndeki evine kor gibi düştü. Şehit annesi 55 yaşındaki Ümmühan Eser, sakinleşmesi için iğne yapılmasını, "Ben oğlumun acısına dayanırım" diyerek istemedi.

Bir yıl önce askerlik görevini bitirince girdiği sınavı kazanıp, Uzman Onbaşı olan Rasim Eser'in şehit olduğu haberi Silifke Kaymakamı Ahmet Beyoğlu, Garnizon Komutanı Binbaşı İbrahim Alan, İlçe Sağlık Grup Başkanı Dr. Deniz Kayam tarafından ailesine bildirildi. Öğle ezanının okunduğu sırada Kaymakam Beyoğlu, şehit annesi Ümmühan Eser'e, "Oğlun vatan savunmasında şehit oldu. Başınız sağ olsun" dedi. Acı haberle şoke olan anne Eser, karşısında duran Binbaşı İbrahim Alan'ın boynuna sarılarak, "Dualarım seni korusun" dedi. Ardından Sağlık Grup Başkanı Dr. Deniz Kayam, şehit annesine sakinleştirici iğne yapılmasını istedi. Ancak, şehit annesi, "Ben oğlumun acısına dayanırım" diyerek buna karşı çıktı, gözyaşı döktü. Annenin tansiyonu ölçüldü, yanında da bir sağlık görevlisi bekletildi.

Acı haberi alan şehidin tek kardeşi olan 19 yaşındaki Hatice Eser de sinir krizi geçirdi. Annesi ile birbirlerine sarılan Hatice Eser, teselli edilmeye çalışıldı. Terör örgütü PKK'ya lanet okuyan anne Eser, bekar olan oğlu Rasim ile son kez Şeker Bayramı arifesinde telefonla konuştuğunu, kendisine durumunun iyi olduğunu söylediğini anlattı.

Babası Ahmet Eser'in 4 yıl önce öldüğü belirtilen şehit Uzman Onbaşı'nın cenazesinin yarın Silifke'de toprağa verilmesi bekleniyor. 

DİYARBAKIR  

Şehit asker Diyarbakırlı Hakkı Aran’ın annesi Zekiye Aran, haberi öğrenmesinin ardından ağıtlar yakarak üzüntüsünü dile getirdi. Aktütün Karakoluna düzenlenen saldırıda şehit olan 15 askerden biri olan Hakkı Aran’ın Bağıvar Beldesindeki evine, haber ulaşmasıyla ateş düştü. Jandarma ekipleri, bir ambulansla köye giderek şehidin ailesine acı haberi verdi. Haberi öğrenmesinin ardından baba Mehmet Aran Hakkari’ye gitmek üzere yola çıkarken,
şehidin evinde yükselen ağıtlar yürekleri dağladı. Şehit evini ziyaret eden Sur Kaymakamı Erdoğan Aydın, şehit yakınlarını teselli etmeye çalıştı. Şehit annesi Zekiye Aran, üzüntüsünü Kürtçe ağıtlar yakarak dile getirdi.
Öte yandan, helikopterle Diyarbakır Asker Hastanesine getirilecek olan şehidin cenazesinin düzenlenecek törenin ardından Diyarbakır merkeze bağlı Bağıvar Beldesinde toprağa verileceği belirtildi.

ARTVİN

Bebeğini hiç göremedi

Şehit piyade onbaşı Muhammet Aydemir’in terhisine 3,5 ay kaldığı, şehit arkadaşının ismini verdiği 40
günlük bebeğini hiç görmediği öğrenildi.
Şehit piyade onbaşı Muhammet Aydemir’in Artvin’in Borçka ilçesine bağlı Kaynarca köyündeki Tepe Mahallesi’ndeki evinde hüzün yaşanıyor. Kucağında 40 günlük bebeği olan şehidin eşi Fatma Aydemir, eşiyle dün telefonda konuştuğunu belirterek, "Bana ’çocuklarıma iyi bak, yakında kavuşacağız, sabret’ dedi. Eşim bana hiç görmediği oğlunu emanet bıraktı. Muhammet, doğumdan önce telefon ederek, çok sevdiği arkadaşının şehit olduğunu
söyledi ve oğlumuza şehit düşen arkadaşı Mert’in adını koymamızı istedi. Biz de Muhammet’in istediği gibi oğlumuza Mert adını koyduk" diye konuştu. Eşinin bayramda telefon ederek kendisinden bütün akrabaların
telefonlarını istediğini ifade eden Aydemir, telefon numaralarını verdiği eşinin akrabaların hepsini tek tek arayarak bayramlaştığını öğrendiğini söyledi. Fatma Aydemir, en büyük üzüntüsünün şehit eşinin oğlunu bir kez bile
görememesi olduğunu kaydetti. Tek çocuğu şehit olan Nazmiye Aydemir ise televizyonda 15 askerin şehit
olduğu haberini duyduğunda içine ateş düştüğünü belirterek, "Oğlumun emanetlerine çok iyi bakacağım. Oğlum yavrusunu bir kez bile göremedi. Dün telefon ettim, arkadaşları göreve gittiğini söylediler, bir daha da görüşemedim"
dedi.
Şehidin babası Davut Aydemir de canının yandığını ifade ederek, "Bugün 15 şehit verdik, onlar da benim evladımdı. Bir oğlum vardı, onu da vatana şehit verdim. Vatan sağ olsun, millet sağ olsun. En büyük acım çocuğunu görememesi oldu" diye konuştu. 

SİİRT

Şehit jandarma piyade er Davut İlbaş’ın 2 çocuk babası olduğu bildirildi. Şehit er Davut İlbaş’ın Siirt’in Alan Mahallesi’nde oturan ailesi, acı haberi, evlerine gelen askeri yetkililerden öğrendi.
İlbaş’ın şehit olması, babası Süleyman Yusuf, annesi Dere, eşi Asiye ile diğer yakınlarını üzüntüye boğdu. Aile fertleri, şehidin ardından ağıt yaktı. Davut İlbaş’ın Serkan (5) ve Beyza (3) adında iki çocuk babası olduğu
bildirildi.
Şehidin evini ziyaret eden Siirt 3. Komanda Tugay Komutanı Tuğgeneral Özhan Ayaş, baba Süleyman Yusuf İlbaş ile diğer aile fertlerini teskin etti. Şehit İlbaş’ın cenazesinin bu akşam helikopterle Siirt’e getirileceği, yarın düzenlenecek törenin ardından toprağa verileceği belirtildi. 

KOCAELİ

Saldırıda şehit olan komando çavuş İlhan Küçüksolak’ın Kocaeli’nin Çayırova ilçesindeki evinde üzüntü hakim.
Gebze İlçe Jandarma Komutanı Nedim Selvisu, sağlık ekibiyle birlikte şehidin Emek Mahallesi’ndeki evine giderek acı haberi ailesine iletti, şehidin yakınlarına başsağlığı diledi.
Bu sırada şehidin babası Kemal, annesi Kadriye Küçüksolak ile iki kardeşi sinir krizi geçirdi. Binbaşı Selvisu, aileyi teselli etmeye çalıştı, şehidin yakınları da anne ve babayı sakinleştirmek için gayret gösterdi.
Baba Kemal Küçüksolak, oğluyla bayramın ikinci günü telefonla görüştüğünü, "Terhisine 4 ay kaldığını, rahatının iyi olduğunu, kendisini merak etmememizi söyledi" dedi.
Aile teröre lanet okurken, kendini toparlayarak metanetini korumaya çalışan baba Küçüksolak, "Vatan sağ olsun" diye konuştu. Üç kardeşten en küçüğü olduğu öğrenilen jandarma komando çavuş İlhan Küçüksolak’ın (21) cenazesinin yarın Kocaeli’ne getirilmesinin tahmin edildiği öğrenildi. 

ESKİŞEHİR

Şehit askerlerden 21 yaşındaki Jandarma özel haraket astsubay çavuş Hasan Önal’ın şehit haberi, Eskişehir’de oturan yakınlarını gözyaşına boğdu.
Eskişehir İl Jandarma Komutanlığı’nda görevli askerler astsubay çavuş Hasan Önal’ın şehit olduğu haberini vermek için ilk olarak kamyon şoförü olan babası Durmuş Ali Önal’ın Emek Mahallesi’ndeki evine gitti. Evde kimseyi bulmayan askerler Hasan Önal’ın 71 Evler Mahallesi’nde oturan ağabeyi Ali Osman Önal’ın evine giderek kardeşinin şehit olduğu haberini verdi.
Ağabey Ali Osman ile yakınları gözyaşına boğuldu. Ali Osman Önal’ın oğulları 12 yaşındaki Kubilay ve 5 yaşındaki Sudenaz da gözyaşı döktü.
Eskişehir’in Alpu ilçesinde bir yakını ziyarete giden evli 3 çocuk babası Durmuş Ali Önal, oğlunun şehit olduğu haberini kendisini telefonla arayan yakınlarından öğrenerek kısa süre sonra büyük oğlu Ali Osman Önal’ın 71 Evler Mahallesi’ndeki evine geldi. Gözyaşı döken baba Durmuş Ali Önal terör örgütüne lanetler yağdırdı.
Jandarma Astsubay Çavuş Hasan Önal’ın bir ay önce Eskişehir’e ailesini ziyarete geldiği ve özel harekat biriminde görev yaptığı belirtildi.

DENİZLİ

Jandarma komando er 1987/1 tertip olarak askere giden Halil İbrahim Arılık’ın Denizli’nin Beyağaç İlçesi’ne bağlı Kapuz Köyü’ndeki evine ulaşan acı haber üzerine anne ve baba hastanelik oldu. Beyağaç Jandarma Karakolu’ndan saat 12.00 sıralarında eve gelen askerler, aileye alıştırarak söylemek için önce Halil İbrahim Arılık’ın çatışmada yaralandığı yolunda bilgi verdiler. Bu haber üzerine tansiyonu yükselen anne 45 yaşındaki Elif Ayşe Arılık ile şekeri çıkan baba 48 yaşındaki Turan Arılık fenalaşınca hemen sağlık ocağına kaldırıldı. Baba Turan Arılık’ın tedavisi Beyağaç Sağlık Ocağı’nda sürdürülürken, anne Elif Ayşe Arılık Tavas Devlet Hastanesi’ne sevk edildi.

Köyde neşeli ve güleryüzlü haliyle tanınan Halil İbrahim’in son olarak Şeker Bayramı’nın üçüncü günü olan geçen perşembe günü ailesini aradığını belirten ağabeyi 25 yaşındaki Muhammet Arılık, “Anne ve babamla görüşüp, (Param bitti para gönderin) demiş. Annemle konuşurken de (Anne üzülme günüm az kaldı. 1 Ocak’ta terhis oluyorum) demiş. Kardeşim köyde tütüncülük yapıyordu. Ortaokulu bitirdikten sonra liseye devam etmek istemedi. Acımız çok büyük. Vatan sağolsun” dedi.

Şehidin dedesi 78 yaşındaki Muhammet Arılık, haberi alınca olduğu yere yıkılırken, ablalaları 26 yaşındaki Meryem ve 22 yaşındaki Ayşe’yi komşuları sakinleştirmeye çalıştı.

Kapuz Köyü’nde dar gelirli bir tütüncü ailenin dört çocuğunun en küçüğü olan 21 yaşındaki Halil İbrahim Arılık 1 Ocak 2009’da terhis olacaktı.

ADANAŞehit uzman çavuşun annesi, askeri yetkililer gelmeden inanmadı

HAKKARİ'nin Şemdinli İlçesi'nde Irak sınırındaki Aktütün Jandarma Sınır Karakolu'na yapılan terör saldırısında şehit olan askerlerden 25 yaşındaki Jandarma Uzman Çavuş Onur Ozan İlgen'ın Adana'daki ailesi acı haberle yıkıldı. İlgen'in, eşinden boşanıp, 2'nci evliliğini yapan annesi Deniz Wilson, çalıştığı şirketteki personelin, “Biz telefonla aradık, operasyondaymış, ama, iyiymiş” sözü üzerine umutla bekledi, 2 saat sonra gelen askeri yetkililerin oğlunun şehit olduğu haberini vermesiyle de sinir krizi geçirdi.
Giresun'da görev yaparken, 1 ay önce Hakkari'ye atanan, yeni görev yerine gitmeden önce de Adana'da yıllık iznini kullanan Onur Ozan Ilgen'in, Yurt Mahallesi 338'inci Sokak'ta bulunan İsabey Apartmanı'nda oturan bir Amerikalı ile evli olan annesi Deniz Wilson'a, işyerinde olduğu için ulaşılamadı. Eve gelen polis, uzman çavuşun kız kardeşi üniversite öğrencisi Sevcan İlgen'in bulunduğunu, annesinin Reşatbey Mahallesi Vali Yolu'ndaki Mertur İnşaat Şirketi’nde çalıştığı öğrendi. Polis, ‘Mertur İnşaat'ta Personel Müdürü olan anne Deniz Wilson'ı ararken, aynı yere önceden ulaşan gazeteciler, şirketin güvenlik görevlisine, ‘İlgen’ soyadlı çalışan olmadığını sordu. Olmadığını söyleyen görevli, emin olmak için şirket sahibi İsa Üçkardeş'e sordu. Aileyi iyi tanıyan Üçkardeş'in haberi vermesiyle, şirkette anne Deniz Wilson'un feryadı yükseldi. 112'den çağrılan sağlık ekiplerinin sakinleştirici iğne yaptığı anne, daha sonra evine gönderildi. Şirket çalışanları, 2 askerin kayıp olduğunu hatırlatıp, “Biz de oğlunu telefonla aramıştık. Cep telefonuna cevap vermedi. Ulaştığımız askeri yetkililer, operasyonda ve durumunun iyi olduğunu söyledi” diyerek teselli etmeye çalıştı.
Saat 14.00 sıralarında patronundan acı haberi alan ancak, “Belki de kayıptır” umuduyla evine giden anne Wilson'u, saat 16.00 sıralarında Garnizon Komutanlığı'ndan 1 binbaşı ve başçavuş, Adana Askeri Hastanesi'nden doktor ve hemşire ile birlikte ziyaret etti. Askeri heyetin, oğlunun şehit olduğunu bildirdiği anne, sinir krizi geçirdi. Evdeki kızına sarılıp, ağlayan Deniz Wilson’un yakınları da eve akın etti.

SU TOPU TAKIMINDAYDI

Onur Ozan İlgen'in, askere gidene kadar, Adana'da Çukobirlikspor Kulübü'nün su topu takımında yer aldığı belirtildi. Başarılı bir sporcu olan İlgen, birçok müsabakalarda kulaç attı. Askerlik görevini yaptıktan sonra üniversite sınavını kazanmasına karşılık, bazı yakınlarının, “Hayata kısa yoldan atıl. Üniversiteyle uğraşma, git uzman çavuş ol” önerisiyle uzman çavuş olduğu bildirildi.

KIRIKKALE
Piyade Uzman Çavuş, 28 yaşındaki Hasan Aygör'ün Kırıkkale'deki ağabeyi Dr. Duran Aygör, “Bayramda aradım, ‘Ağabey merak etme kesinlikle şehit düşmem” dedi.
Annesi Gülten Aygör’ü geçen 15 Ağustos'ta, babasını ise 1992 yılında kaybeden Hasan Aygör, geçen yıl uzman çavuş olarak göreve başladı. Ailesinin 5 çocuğundan biri olan Aygör'ün iki ağabeyinden birinin İsmail Aygör'ün Siirt'te polis memuru, diğerinin Kırıkkale'deki bir diyaliz merkezinde görevli Dr. Duran Aygör olduğu belirtildi.
Keskin İlçesi'ne bağlı Armutlu Köyü’nde dünyaya gelen şehit uzman çavuş Hasan Aygör'ün, aynı zamanda İçişleri Bakanı Beşir Atalay'ın köylüsü olduğu kaydedildi.
Bekar olan şehit Uzman Çavuş Duran Aygör'ün Kırıkkale’nin Güzeltepe Mahallesi 547'nci Sokak'ta oturan ağabeyi Dr. Duran Aygör'ün evi taziye ziyaretinde bulunanların akınına uğradı. Eve Türk Bayrağı asılırken Dr. Aygör, kardeşiyle sık telefonla görüştüğünü belirterek, “Bayram öncesi halini hatırını sordum ve bayramımı kutladım. “Ağabey beni merak etme kesinlikle şehit düşmem' diyordu. Ama içimde bir sıkıntı vardı. Sabah televizyonu açtığımda içim cız etmişti. Vatan sağolsun artık bu şehitlere son verilsin. Ne zamana kadar aileler acılarla yatıp acılarla kalkacak” dedi.
Kırıkkale Valisi Mustafa Bahrettin Demirer, Garnizon Komutanı Tuğgeneral Tuncer Aka, Jandarma Yarbay Metin Birlikbaş, Jandarma Binbaşı Türker Bayar, şehitin uzman çavuş Aygör’ün abisinin evine uğrayarak taziye ziyaretinde bulundu.