25.01.2019 - 08:15 | Son Güncellenme:
Okulda verilen dersler
Okulda; öğrencilerin önce yatay ve dikey çizgiler çizmesi istenir, ardından da yazımı kolay olan hecelerin ıslak kil tabletlere nasıl yazılacağı öğretilirdi. Daha sonra öğrencilere; u-a-i ünlü harflerini kullanarak tu-ta-ti ve mu-ma-mi gibi hece serileri yazdırılırdı. Ardından, öğrenciler aile fertlerinin ve arkadaşlarının isimlerini yazmayı öğrenip ikinci aşamaya geçerdi. Bu aşamada; çocuklara UR-RA=hubullu sözcük listeleri olarak adlandırılan ve anlamsal bütünlüğü olan kelimeler yazdırılırdı.
Bu tabletlerin içeriği: yasalar ve yönetimle ilgili terimler, ağaçlar ve ahşap eşyalar, kamışlar ve kamıştan eşyalar, seramik eşyalar, deri ve bakır eşyalar, diğer metal eşyalar, evcil hayvanlar, yabani hayvanlar, vücuttaki organlar, kaya türleri, bitkiler, kuş ve balıklar, kumaş türleri, coğrafi terimler ile yiyecek ve içecek isimleri olarak özetlenebilir. Öğrencilere, güzel mektup yazma alıştırmaları yaptırılırdı. Hukuk alanında eğitilen kâtiplere, geçmişteki önemli davalarla ilgili metinler öğretilirdi. Bunlardan biri, İsin kentinde işlenmiş meşhur bir cinayet davasıydı.
Öğrencilere, yasal açıdan önem taşıyan örnek sözleşme metinleri de öğretilirdi. İleri düzeyde eğitim alan kâtipler, krallara methiye yazma konusunda da uzmanlaşırdı. Bu kâtipler, matematik ve arazi ölçümü konularına da çok hakimdi. Matematik bilmek bir kâtibin en önemli özellikleri arasındaydı. Müzik eğitimi de çok önemsenirdi. En üst eğitim döneminde; kâtiplere önce 4 efsane metin, ardından Gılgamış Destanı gibi 10 edebi metin defalarca tabletlere kopyalatılıp ezberletilirdi. Sümer okulları, 4000 yıl önce dünyanın en bilgili insanlarını yetiştirdi ve dünyadaki tüm okullara örnek oluşturdu.