"Cadıca Sevmek"

FRANSIZ sinemasının Spielberg eğilimli yönetmenlerinden Rene Manzor, Vanesa Paradis, Jean Reno ve Jeanne Moreau'yu "Cadıca Sevmek" adlı filmde bir araya getirdi.
Filmin konusu insana "Haydaa!" dedirtecek cinsten. Çocukken televizyonun en popüler dizilerinden "Tatlı Cadı"yı pek sevip burnunu oynatmaya çalışanlardansanız pek de yadırgamayabilirsiniz:
Dünyada altı tane cadı kalmış. Yaka yaka soylarını tükettik, tabii... Ayrıca özel efektler icat oldu, mertlik bozuldu. Cadılardan beşi iyilik perisi gibi çalışıyor, ama altıncısı Molok (Jean Reno), Şirinlere musallat olan Gargamel'i andırıyor. Annesi Eglantine (Jeanne Moreau) gibi iyi ve güzel bir cadı olan Morgane (Vanessa Paradis) dokuz aylık oğlu Arthur'u iyi bir cadıya vaftiz ettirmek zorunda. Molok'un ise hem gizemli güçlere sahip hem kendisi gibi şeytana hizmet edecek sbir varise ihtiyacı var. O da Arthur'a göz koymuş!
Morgane, oğlunu Molok'tan kurtarmak için Paris'te haftasonunu geçirirken tanıştığı ve Arthur ile aynı gün ve saatte ama birkaç on yıl önce doğmuş olan mucit Michael'a büyü yapar. Sıradan bir insan tarafından vaftiz edilen Arthur, gizemli güçlerini yitirecek ve rahat edecektir. Ancak Morgane, Michael'a aşık olunca işler sarpa sarar.
Rene Manzor, Alain Delon'un yatırımı ve cazibesi sayesinde Fransa'da müthiş bir gişe hasılatı yapan "Passage" adlı filmini çevirdiği, o eski parlak günlerine özlem gidermek istedi. Ama Fransız ne Paradis'in güzelliği ne de reno ile Moreau'nun itibarı hatrına fazla ilgi göstermediler hokus pokus sinemasına.