İşte Mercan Dede

Kanada'da yaşayan "Mercan Dede"nin Türkiye'deki ilk albümü "Sufi Dreams" adıyla yayımlandı. Asıl Adı Arkın Ilıcalı olan Mercan Dede hem semahlara hem de hem underground partilere katılıyor.
On yıldır Kanada'da yaşayan Mercan Dede'nin Türkiye'deki ilk albümü "Sufi Dreams" Zihni Müzik'ten çıktı. Asıl ismi Arkın Ilıcalı olan "Mercan Dede" semahlara katılıyor, zikir yapanlarla birarada bulunuyor. Aynı zamanda "Arkın Allen" ismiyle underground partilerde DJ'lik yapıyor.
"Sufi Dreams" Ilıcalı'nın "Mercan Dede" ismiyle çıkardığı ilk albüm. Mart ayının ortalarına doğru çıkaracağı ikinci albümü de Türkiye, Kanada ve Amerika Birleşik Devletleri'yle aynı günde yayınlamayı düşünüyor. Ayrıca grubu "Mercan Dede Ensemble" ile bu yaz Türkiye'deki bir festivalin konuğu olacak. Ilıcalı'nın albümü Türkiye'de "Modern Sufi Müziği", dünyada ise "World Music" kavramlarıyla sunuluyor. Ona göre ikisi de doğru ifadeler. Ama Türkiye'de bu kelimelerin biraz havada kaldığını söylüyor. "Buna 'doğu ile batı' veya 'ney ile synthesizer' denebilir ama zaten bunlar benim için çok ayrı şeyler değil," diyor.
Ilıcalı "Arkın Allen" ismiyle Kanada'da, Amerika'da ve Avrupa'da underground partilerde DJ'lik yapıyor. Gene bu isimle yaptığı albümler var. Değişik plak şirketleriyle projeleri olmuş. Ayrıca başka sanatçıların şarkılarının remikslerini yapıyor. Ateş Demirtaş'ın sahibi olduğu, San Fransisco'daki "Golden Horn" plak şirketinde hem müzisyenlik hem de dünya müzikleri bölümünde danışmanlık yapıyor.
Ilıcalı on beş yıldır tasavvufla ilgileniyor ve ney çalıyor. Yaşam biçiminin bu müziği getirdiğini söylüyor. Mesnevi'yi, Yunus Emre'yi okuyor. Kuzey Amerika ve Türkiye'deki tasavvuf ve sufi gruplarıyla bağlantıları var. Kanada'da üç ayrı sufi grubuyla çalışıyor. "Bu benim için entelektüel bir şey değil. 'Sufi Dreams' iyi de olabilir kötü de; ama hayatımı yansıtıyor," diyor.
Ilıcalı'nın tasavvufla ilgisi 1984 - 88 yılları arasında İ.Ü İletişim Fakültesi'nde okurken ney dersi alarak başlamış. Zamanla neyin dışında şeylerin de olduğunu fark etmiş. "Gazeteci Nezih Uzel'in evinde toplantılar, meşkler yapılırdı. Önemli müzisyenler gelirdi, sohbet edilirdi. Yemek yapmayı öğrenirken tasavvufla ilgili bir şey de öğrenirdik," diyor. Yurtdışına gittiği zaman bu bağlantıları kopmamış. Kuzey Amerika'da sufizme büyük bir ilginin olduğunu söylüyor. "Mesnevi" şu an orada çevirisi en çok yapılan kitapmış. "New York'ta Tosun Baba'nın Tekkesi var. Büyük bir kısmı Amerikalı ve farklı toplumlardan insanlar. Semazenler, neyzenler var. Ilıcalı bu ilgiyi mevleviliğin birleştirici özellliğine bağlıyor. Tasavvufu din olarak değil, dini kalıplardan kurtaran bir öğreti olarak görüyor, kendisinin de belli bir din yerine tasavvufa bağlılığı olduğunu söylüyor. "New York'ta Şeb - i Aruz'da birçok dinden veya dinsiz insan biraraya geldi. Geleneksel olarak dinin yarattığı imgelerin yaşam biçimine zaten uymuyorum. DJ'liğim, underground hayat tarzım var," diyor. Ama DJ'lik ve mevleviliğin farklı şeyler olmadığını düşünüyor. "Mercan Dede" İhsan Oktay Anar'ın "Puslu Kıtalar Atlası" adlı kitabındaki bir karakterin ismi. Ilıcalı da albümü kendi ismiyle çıkarmak istemediğinden bu adı koymayı uygun bulmuş. "Çoğu insan onun ben olduğumu bile bilmiyor. Mercan Dede deyince herkes sakallı, yaşlı bir adam düşünüyor. Görünce çok şaşırıyorlar," diyor. Yurtdışında Arkın Allen ve Mercan Dede hala farklı kişiler olarak biliniyormuş.

Kimdir?
Arkın Ilıcalı'nın (33) İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi'nden sonra Kanada'da Güzel Sanatlar Eğitimi almış. Kanada'nın Montreal şehrindeki Concordis Üniversitesi'nde master yapmış. Aynı üniversitede fotoğraf, baskı ve misk konularında şimdi öğretim üyeliği yapıyor. Yaklaşık 10 yıldır Kanada'da yaşıyor.

---

Efkan KULAAlmanyalı hip - hop grubu DJ Mahmut & Murat G. geçtiğimiz aylarda çıkan "Garip Dünya" albümlerinin ardından üç konser vermek üzere Türkiye'ye geliyor. İkili ilk olarak 5 Mart Cuma günü İstanbul Kemancı Kültür Merkezi'nde saat 21.30'da sahne alacak. Bileti 3 milyon 500 bin lira olacak konserde Nefret, Silahsız Kuvvet ve Statik adlı gruplar da çalacak. 7 Mart Pazar günü ise gene İstanbul Kemancı Kültür Merkezi'nde aynı konser tekrar edilecek, yalnız 18 yaş sınırı olmayacak ve biletler 1 milyon 500 bin liradan satılacak. DJ Mahmut & Murat G. üçüncü konserini 13 Mart günü saat 15.00'de İzmir'deki Ambargo Bar'da verecek. Konserin ön grupları Susturucu ve Yener. 2 milyon liradan satılacak biletler İstanbul konserlerinde olduğu gibi aynı gün alınabilecek.
Ankara'da ise G&G Organizasyon'un düzenlediği "Kıyıda Seyredenler - Ankara Rock Müzik Günleri" adlı konserler iki gün sürecek. 6 Mart Cumartesi günü Saklıkent'te saat 14.00'de Nekropsi, Replikas ve Zen sahne alacaklar. 13 Mart Cumartesi de gene Saklıkent'te saat 14.00'te İhtiyaç Molası, Haramiler ve yakında ikinci albümü "Bırak Zaman Aksın"ı çıkaracak olan Mor ve Ötesi konser verecek. Konserlerin biletleri 2 milyon 500 bin liradan Dost Music Center, Shades (Tunalı Pasajı), Audio / Video (Karum Alışveriş Merkezi) ve Saklıkent kapı girişinden alınabilecek.

---

Geçtiğimiz çarşamba akşamı Los Angeles'da dağıtılan 1999 Grammy Ödülleri'nde Lauryn Hill gösterildiği beş dalda ödül aldı. Hill en iyi albüm, en iyi sanatçısı, en iyi kadın R&B vokalisti, en iyi R&B albümü ve en iyi R&B şarkısı dalında ödül aldı. Hill'i ödüle götüren albüm "The Miseducation Of Lauryn Hill" bizde de yayınlanmıştı. 1999, Grammy'de kadın sanatçıların yılı oldu. Şu sıralar "These Are Special" ve "Let's Talk About Love" albümleriyle yeniden gündeme gelen Celine Dion da üç dalda Grammy kazandı. Alanis Morissette "City Of Angels" filminin soundtrack'i için yaptığı "Uninvited" adlı parça ile iki ödül kazandı. Morissette'in "Supposed Former Infatuation Junkie" adlı ikinci albümü geçtiğimiz aylarda çıkmıştı. Sherly Crow'un bizde de beğeniyle karışılanan "The Globe Session"ı ise en iyi rock albümü seçildi. Madonna'nın son albümü "Ray Of Light" da ona üç dalda ödül getirdi.