Kültür Sanat Şiddetin ateşi hiç sönmüyor

Şiddetin ateşi hiç sönmüyor

09.01.2022 - 07:00 | Son Güncellenme:

İki kız kardeş ve bir babanın uzlaşılmaz öyküsünü anlatan "Timsah Ateşi" sezonun öne çıkan oyunlarından. Yönetmen Mehmet Ergen, asıl meselenin şiddet olduğunu söylüyor: "Ailelerimizde ve çevremizde alıştığımız şeyler neyse onlara sadık kalıyor ve normal kabul ediyoruz"

Şiddetin ateşi hiç sönmüyor

Seray Şahinler - Yıl 1989... Kuzey İrlanda'da babalarıyla yaşayan iki kız kardeş. Anlatılan sevgisiz bir Katolik evi, kötürüm bir baba, işlemediği bir suç yüzünden 8 yıl hapis yatan asi bir kız Fianna ile dindar ablası Alannah’ın hikâyesi, yani "Timsah Ateşi." Zıt kutuplardaki iki kız kardeşin babalarıyla yaşadıkları çalkantılı hayatı konu alan, başrollerini Funda Eryiğit, Hazar Ergüçlü, Kubilay Tunçer'in paylaştığı, Okan Demirok'un eşlik ettiği "Timsah Ateşi", 2021'in öne çıkan oyunlarından biri. Ödüllü oyun yazarı Meghan Tyler'ın kaleme aldığı, yönetmenliğini Mehmet Ergen’in yaptığı oyun, 2019 yılında Edinburgh Fringe Tiyatro Festivali’nin en sevilen ilk üç oyunu arasında yer almıştı. Prömiyer yaptığı günden beri de Türkiye'nin sevilen ve kapalı gişe oynayan oyunları arasına girmeyi başardı. Temposu düşmeyen, sürreal, grotesk bir kara-komedi olan "Timsah Ateşi"ni yönetmeni Mehmet Ergen'den dinledik...

Haberin Devamı

“Timsah Ateşi” bir aile hikâyesi. Fakat temelinde adalet, sevgi, sadakat gibi konulara da parmak basıyor. Nedir “Timsah Ateşi”nin meselesi?

Asıl mesele şiddet. Eserin merkezindeki iki kız kardeş var. İkisi de hem siyasi duruşlarıyla hem de kendilerine dayatılan din anlayışıyla, şiddetin sık yaşandığı bir evde büyümüşler. Ailenin babası hem karısına hem kızlarına her türlü şiddet ve tacizi uyguluyor. Oyunun bu bağlamda pek çok meselesinden öne çıkanlarından biri, ailelerimizde ve çevremizde alıştığımız şeyler neyse onlara sadık kalmaya devam etmemiz, onları normal kabul etmemiz.

“Timsah Ateşi”, 33 sene öncesine gidiyor. Fakat bazı meseleler yıllar geçse de hiç değişmiyor. İki kız kardeşin çatışmasını bugünün gözünden nasıl okuyabiliriz? Oyun bugüne ne söyler?

Haberin Devamı

Oyun aslında çok yeni, geçtiği dönem 80’ler de olsa, yazar #MeToo sonrasının öncü kadın yazarlarından. Klasik İngiliz ve İrlanda tiyatrosunda sık rastladığımız evcil bir uzlaşma hikâyesi de olabilecek bir malzemeyi, grotesk bir kara komedi olarak sunuyor.

Siz hikâyeyle nasıl buluştunuz ve bu rejinize nasıl yansıdı?

Oyunu Edinburgh’ta oynarken duymuştum, yazarın ilk işi, hakkında güzel şeyler okumuştum. Rejisör olarak yaklaşımım hep yazardan yana olmuştur, oyunun sunduğu tüm imkânları, oyuncu arkadaşlarımın da yaratıcı önerileriyle, seyirciyle buluşturmaya çalıştık. Ayrıca dekor, kostüm, aksesuvar, ışık ve ses tasarımında çok yetenekli bir ekiple çalıştığımı da belirtmeliyim.