Rezaletin ardından ilk kez görüntülendi... Kimliği şoke etti!
Dünyayı sarsan görüntüleri ortaya çıktıktan sonra hakkında arama kararı çıkarılınca, bir anda dünyanın en çok konuştuğu kişilerden biri haline geldi. Rezaletin yarattığı şok dalgaları tsunami etkisi yaratmışken o, evinin önünde görüntülendi. Fotoğraflarının çekildiğini anlayınca yüzünü paltosuyla gizlemeye çalıştı. Artık çok geç olduğunu fark ettiğindeyse rahat tavırlarıyla şaşırttı. Babasının kim olduğu ortaya çıktığında ise kıyamet koptu. İşte son dakika haberinin detayları.
Önce hiçbir şey olmamış gibi evinden çıktı. Hakkında yakalama kararı çıkarılan genç adam, basın mensuplarının evinin önünde beklediğini fark ettiğinde ise panikledi.
Elinde poşetler ve bir ceketle evinden çıktı. Fotoğraflarının çekildiğini anlayınca yüzünü paltosuyla gizlemeye çalıştı. Artık çok geç olduğunu fark ettiğindeyse rahat tavırlarıyla herkesi şaşırttı.
Üç gün öncesine kadar kimsenin adını bile duymadığı biriyken, kimliğinin deşifre olmasıyla dünyanın en çok konuşulan kişilerinden biri haline geldi. New York'ta yaşayan Aaron Mostofsky, turuncu paltosu ve kasketiyle evinden çıktı, çok geçmeden ise geri döndü.
Dünya onu bu haliyle tanımıştı: Sadece ABD'de değil tüm dünyada şok etkisi yaratan Kongre baskını sırasında polis kalkanı ve sopasıyla poz veren Aaron Mostofsky hakkında polis, yakalama kararı çıkardı.
Olayın ardından ilk kez evinin önünde görüntülenen Aaron Mostofsky'nin babasının kim olduğu ise çok geçmeden ortaya çıktı. Baskının tanınmış yüzlerinden biri olan Aaron'ın, Brooklyn Yüksek Mahkemesi yargıcı ve Ortodoks Yahudi cemaatinde tanınmış biri olan Shlomo Mostofsky’ın oğlu olduğu ortaya çıktı.
Çarşamba günü Mostofsky kalabalıkla birlikte binaya girmişti ve New York Post'a “Aldatıldık. 75 milyon kişinin Trump'a oy verdiğini sanmıyorum, 85 milyona yakın olduğunu düşünüyorum. New York gibi uzun süredir kırmızı olan ve oyların çalındığı bazı eyaletler maviye döndü." demişti.
Mitinge katılan ancak Kongre Binası'na girmediğini söyleyen kardeşi Nachman Mostofsky, kardeşinin 'yasadışı hiçbir şey yapmadığını' ve 'içeri itildiğini' iddia etti.