Beyoğlu’nun arka bahçesi

Beyoğlu’nun arka bahçesi
İstiklal’den Tophane’ye inen cadde üzerinde açılan açık hava mekanı Limonlu Bahçe kafe, bar ve restoran olarak hizmet veriyor. Üstelik yakında Beyoğlu’nun kültür-sanat hayatına da katkıda bulunmaya başlayacak
MEFARET AKTAŞ

Galatasaray Lisesi’nin yanındaki sokaktan Tophane’ye doğru uzanan yokuşta bulunan Limonlu Bahçe’yi müdavimleri şakayla karışık Kuruçeşme’deki Laila’ya benzetiyorlar. Ve kendi aralarında "Tophane’nin Laila’sı" diyorlar. Aslına bakarsanız Limonlu Bahçe "Chill Out Zone" açılalı yalnızca üç hafta oldu. Normal bir kafe/bar/restoranın bu kadar kısa zamanda müdavim kazanması da zordur. Ancak sahipleri Murat Şeker, Vildan Erozan ve Abidin Doğan’ın Beyoğlu’nun gece insanlarının ve kafe müdavimlerinin bildikleri ve sevdikleri isimler olması Limonlu Bahçe’nin işe bir adım ileriden başlamasını sağladı.
Bahçe’ye çocukların ip atladığı, sakinlerinin sokakta oturup muhabbet ettikleri son derece sevimli bir mahalleden geçerek giriyorsunuz. Yazları tamamen bir açık hava kulübü havasında hizmet verecek Limonlu Bahçe’nin müşterileri arasında Memet Ali Alabora, Nail Kırmızıgül, Sertab Erener, Feridun Düzağaç, Cüneyt Özdemir ve Mercan Dede de var. Mekan esas olarak üç bölümden oluşuyor. Kapıdan girişte hemen sağda bar ve mutfağın bulunduğu kısımda yemeğini "ergonomik" koşullarda yemek isteyenler için üç-dört masalık bir bölüm var. Ama asıl eğlence ve konfor sol tarafta. Bu kısım da bir asma kat ve altındaki iki bölümlük oturma birimlerinden oluşuyor. Asma kata çıktığınızda aşağıyla bağlantınız pek kalmıyor. Minderlere yayılıp yıldızları seyretmek ve müzik dinlemek yapılacak en iyi şey gibi. Aşağıdaki kendi içinde ikiye ayrılmış oturma birimlerinin önünde ve daha ilerisinde de yerlerde minder ve masalar var. Ve pek tabii ki iyice konfor peşinde olanlar için bir hamak.
Ancak bu ferah ve sakin mekana gitmeden önce bilmeniz gereken çok önemli bir ayrıntı, tıpkı sahiplerinden Vildan Erozan’ın bir zamanlar işlettiği Kaktüs’te olduğu gibi burada da kredi kartının geçmediği. Murat Şeker "Niye kredi kartı geçmiyor?" sorusuna "Herkes cebindeki para kadar harcasın istiyoruz" şeklinde gayet enterasan bir cevap veriyor.

Açıkhava’da sinema... Sahiplerinden biri elektronik müzik üzerine yazdığı yazılar ve "Yerçekimi Sıfır / Gravity Zero" adlı oluşumla (Radyo ve TV programları ve DJ setleri) tanınan Şeker olunca çalınan müzik de elektronik ağırlıklı oluyor tabii. Ama Jay Jay Johanson, Massive Attack ve Portishead’den Louis Armstrong ve Bryan Ferry’e uzanan, tutucu olmayan bir müzik arşivleri var. Yalnızca cafe, bar ve restoran da değil Limonlu Bahçe. Aynı zamanda Bağımsız Kısa Filmciler Derneği’nin lokali. Lokalin üyeleri, sinema öğrencileri, sinema yazarları da buraya geliyor. Bu yüzden 15 gün içinde çarşambaları bahçe sineması olarak da hizmet vermeye başlayacak. Eski siyah-beyaz filmlerle kısa filmler gösterilecek. Ağustos ya da eylülde bir kısa film senaryo yarışması düzenlenecek. Ve yarışmayı kazananlara prodüksiyon desteği sağlanacak. Bahçeyi görenlerin aklına hemen kış gelince bu güzel ve ferah mekanın ne olacağı geliyor tabii. Limonlu Bahçe kışın da kapanmayacak. Bir sera haline getirilerek hizmet vermeye devam edecek.
Limonlu Bahçe: (0212) 252 10 94 / Yeni Çarşı Caddesi, Gülbaba Sokak.

Cumartesi, pazar brunch da var... Limonlu Bahçe "Chill Out Zone" her gün sabah 09.00’dan gece yarısına kadar açık. Bu yüzden mönüsünde günün her saatine uygun yemek ve içecek var. Kahvaltı ve brunch mönüleri, tostlar, salatalar, makarnalar, et ve tavuk yemekleri, tatlılar ve pek tabii ki alkollü ve alkolsüz içecekler. Yemeklerden Bahçenin Bonfilesi ve Tatlı-Ekşi Çin Tavuğu, salatalardan Susamlı Piliç Salata çok lezzetli. Tatlı mönüsünde ise franbuaz ya da çikolata soslu Pana Cotta iddialı gözüküyor. Cumartesi ve pazar günleri 10.30-15.00 arası brunch 15 milyon. En pahalı tabak 6.5 milyon liralık Bahçenin Bonfilesi, en ucuzu ise 2 milyon liralık Kaşarlı Tost. Çay ve kahve 1.5-2 milyon, içkilerden bira ve şarap 3 milyon, Frozen Margarita ise 8 milyon lira. Limonlu Bahçe’nin mönüsünün en büyük eksiği ise rakı. Mekanın sahipleri "kişisel bir kararla" yani özellikle, rakıyı mönülerine koymamışlar.




PAZAR