"Sanat için" evlendiler!

"Sanat için" evlendiler!
"Alt Üst" sergisi için bir enstalasyon hazırlayan ressam Balkan Naci İslimyeli ve şair Lale Müldür "şakacıktan" evlenecek. Çift, serginin 11 Eylül’deki açılışında sahte düğün yapacak. Davetiyeler bile bastırıldı
Elif Korap

Ressam Balkan Naci İslimyeli ve şair Lale Müldür evleniyor! İkisi de ikinci evliliklerini yapacak olan İslimyeli ve Müldür ilk kez gelinlik ve damatlık giyecekler.
11 Nisan’daki düğün töreni için İslimyeli, İslimyeli’nin şimdiki eşi Sezen İslimyeli ve gelin adayı Müldür, Mahmutpaşa’ya alışverişe birlikte gittiler. Gelinlik, damatlık, bilezik, gelin odası takımı aldılar.
Elbette bu evlilik "sanat için"! C.A.M Sanat Galerisi’nde 11 Nisan’da açılacak "Alt Üst" sergisi için "Evlilik Töreni" adlı bir enstalasyon düzenlemeye karar veren İslimyeli, projesi için en uygun adayı, arkadaşı Lale Müldür olarak düşünür. Eşi Sezen İslimyeli de, Müldür’ü uygun (!) bulunca düğün hazırlıkları başlar. Sezen-Balkan Naci İslimyeli çifti ve Müldür bu projeyi ve projedeki konumlarını anlattılar.

Evlenmeye ne zaman karar verdiniz? Çok şaşırdık!
Lale Müldür: Uzun yıllardır sakladığımız aşkımızı açıklama kararı aldık!
Balkan Naci İslimyeli: İlk kez size ifşa ediyoruz: Evleniyoruz. Daha fazla saklayamayacağımızı anladık. Eşime söylemem biraz zor oldu ama o da anlayışla karşıladı. Bu, işin şaka tarafı tabii. C.A.M. Sanat Galerisi’nden dört ressama; bana, Elvan Alpay, Hakan Onur ve Kezban Arca Batıbeki’ye "Alt Üst" konseptli bir sergi önerdi. Konsepti dördümüz de benimsedik. Hâlâ kimse birbirinin işini bilmiyor. Açılış günü birbirimizin işlerini ilk kez göreceğiz. Ben "Evlilik Projesi" ile katılıyorum.

Bu "Evlilik Projesi" nereden çıktı peki?
B.N.İ.: Bu uzun süredir kafamda olan bir şeydi. Cihangir’de Zümrüt fotoğrafçısı vardır. Onun yanındaki pastanede bir limonata içseniz, bardağınızdakini bitirene kadar üç nikaha şahit olursunuz. Orada evlenecek çiftlere ilginç pozlar verdiriyorlar. Sanatsal ifadeler kazandırmaya çalışıyorlar. Bunlara gidip "Adım şu, sanatçıyım, bir gün elemanınız olarak çalışayım. Düğün fotosu için gelenlere ben mizansen yapayım, sonra bunlardan bir sergi açayım" diyecektim. Sonra evlenenler, fotoğrafhane işime karışabilir diye düşündüm. Bu arada bu sergi projesi gündeme gelince "Neden bunları bir arkadaşımın stüdyosunda yapmıyorum?" diye düşündüm. İnsan hayatında evlilik, doğum ve ölüm önemli günler. Toplumsal beğeninin en üst düzeyde nesneleştiği törenler bunlar. Lale 20 yıllık dostum. Bu işi en içten yapabilecek kişi. Hep de birlikte bir iş yapmak isterdik zaten.
L.M.: Estetik anlayışımızda bir paralellik de var. Bir eşzamanlılıktan söz edebiliriz. Bir ressam olsaydım, Balkan gibi çizerdim diye düşünüyorum.

"Gelinlik giymeden evlenmiştim"
Kaçıncı evliliğiniz olacak bu?
B.N.İ.: Bir kez evlendim. İlk ve son olacak umarım. Ama sergi sonunda her şey değişebilir. Bu ikinci sayılır yani.
L.M.: Ben daha önce bir kez evlenip boşandım. Bu ikinci!
Sezen İslimyeli: Lale olduğu için kabul ettim bunu. Uzun zamandır arkadaşım. Biz yılın aşk üçgeni olduk! Çok iyi anlaşıyoruz.

Gerçek düğün törenlerinizde de benzer bir süreç yaşamış mıydınız?
B.N.İ.: Biz saçmasapan evlendik. Suçlu benim. 68 kuşağı olarak tören istemedik. Gelinlik, damatlık da giymedik. Beşiktaş Nikah Dairesi’nde evlendik. Şimdi düşünüyorum, saçmalıkmış. Çok daha renkli bir eğlence olabilirmiş. İlk kez damatlık giyeceğim.
S.İ.: Ben biraz burulduğumu söyleyebilirim. Bana gelinlik almadın diyorum. Kendi kıyafetlerimizle katılmıştık nikaha.
L.M.: Benim ilk evliliğim Belçika’da oldu. Belçika başbakanının huzurunda olmuştu. Ama ben de onların kafasındaydım çünkü hiç kafama basmıyordu gelinlik giymek. Beyaz, ipek bir elbise giymiştim. Başımda duvak falan yoktu. Dolayısıyla benim de gelinlik giymedim diye içimde kalmıştı. Şimdi gelinlik giymek çok hoşuma gitti. İlk kez giyiyor sayılırım. Tuhaf bir biçimde evliliğin bu törenini ilk kez yaşadım. Sanal da olsa, bu projede anladım nasıl bir şeymiş.

Son günlerde sizi en çok ne altüst etti?
B.N.İ.: Filistin’de yaşananlar her karesiyle beni altüst etmiş durumda.
L.M.: Ahmet Eken diye bir arkadaşım, bir olay anlattı. Minübüste gidiyormuş. Yol ücreti 350 bin liraymış. Bir çocuk "Üzerimde o kadar yok abi" demiş. Ahmet dedi ki, "Kusura bakma Lale bu, senin bütün şiirlerinden daha şiirsel bir dize." Ben de katılıyorum. Çok tuhaf oldum. "Üzerimde O Kadar Yok Abi" diye bir şiir yazmak istiyorum.
S.İ.: Beni en çok bu evlilik altüst etti. n

Gelinlik ve damatlık Mahmutpaşa’dan alındı
Proje için gelinlik, damatlık da almışsınız...
B.N.İ: Evet, Mahmutpaşa’ya gittik. Her şeyi oradan aldık. Sezen de geldi bizimle. Üçümüz alışveriş yaptık. Müthiş heyecanlandı Lale, hem alışverişte hem çekimlerde.
L.M.: Çok güldük, çünkü gelinlik falan denerken bizi garipsiyorlar, diye düşündük. Bana "Gelin Hanım" diye hitap ettiler. Gerçekten evlenecek gibi davrandık. Orada tam bir sektör oluşmuş. Gelinliğinizden davetiyeye, eldivene kadar her şeyi Mahmutpaşa’da bulabiliyorsunuz. Biz garip bir sükse yarattık orada. Buyrun efendimlerle karşıladılar bizi.
B.N.İ.: Bir taraftan süzüyorlar, bunlar dalga mı geçiyor, ciddiler mi? Sonunda bir gelinlikçide Lale sordu: "Hiç kuşkulanmadınız mı?" Adam şöyle bir yanıt verdi: "Aman hanımfendi, biz nelerini gördük!"

"Alt Üst" Sergisi’nin içinde "Evlilik Projesi"nin konumu nedir?
B.N.İ: Kente evrilmiş ancak kasabalılığı tam aşamamış beğeninin sembollerini bulduk. Kırmızı kemer, takı, altın... Bunların taklitlerini bulduk. Mahmutpaşa’da her şeyin taklidi var. Herkese düğün davetiyesi gönderdik. Açılışta düğün töreni olacak. Gelin odası hazırladık. Gelinlik ve damatlığımız odanın bir köşesinde asılı olacak. 80’li yıllardan beri yaşanan değer karmaşasının yarattığı altüst hali göstermek istedik.




PAZAR