‘36 bin Suriyeli oy kullanacak’

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, 72 bin Suriyeliye vatandaşlık verildiğini, 31 Mart 2019’daki yerel seçimde, 36 bin Suriyelinin oy kullanma hakkının olduğunu açıkladı. TBMM Genel Kurulu’nda bakanlığının bütçesi üzerine konuşan Soylu, Suriyeli mültecilerle ilgili şu verileri paylaştı:

“Benim ülkemde 380 bin çocuk doğdu. Allah izin verse de Meclis de yardımcı olsa da keşke bu 380 bin çocuğu doğar doğmaz Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapsak. Bu çocukların anneleri babaları değil belki ama kendilerini Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapmak, bizim yüzlerce yıl sonraya yapabileceğimiz en büyük kardeşlik yatırımıdır. Bu bir kanun hadisedir, Meclis’in iradesidir; sadece gönlümden geçeni söylüyorum. Biz kimleri yapıyoruz? Öğretmen, mühendis, doktor, hâkim, avukat, üst düzey yönetici, mimar, akademisyen, esnaf, iş adamı; bunları yapıyoruz. Şu ana kadar 36 bin reşit kişiyi Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yaptık, 36 bin de çocukları var, 72 bin. Bunların geçen seçimde 28 bininin oy kullanma hakkı vardı. Bu seçimde reşitlerden hesap ederseniz en fazla 36 bin kişinin oy kullanma hakkı var, gizli kapaklı da bir iş yapılmıyor.”

Türkiye’ye gelen yabancı turist sayısının 13 Aralık itibarıyla 38 milyon 282 bin olduğunu açıklayan Soylu “Turist sayımız yıl sonu itibarıyla 46 milyon rakamını geçecektir. 2016’da 122 bin turist gelen Diyarbakır’a 20 ayda 500 bin turist geldi. Mardin’e de 3 milyon turist geldi.” dedi. Soylu, asayişle ilgili aydınlatma oranının yüzde 38’den yüzde 45’e çıktığını açıkladı. Organize suçlarla mücadelede 2018’de 275 suç örgütünün çökertildiğini kaydeden Soylu “2016’da Türkiye’de PKK terör örgütünün yönlendirdiği kaçak sigara oranı toplam piyasa payı içerisinde yüzde 21’di. 2017’de yüzde 12.8, şu anda yüzde 6.4” dedi.

‘İstifa etmeyen alçaktır’

Uyuşturucuya bağlı ölümler hakkında bilgi veren Soylu şunları söyledi: “2016’da 829, 2017’de 94, 13 Aralık itibarıyla 380. Ortaya koyduğumuz mücadelemizi devletimiz, hükümetimiz, tüm bakanlıklarımız büyük mücadele veriyor. Ara sıra duyuyorum bir tane okulun etrafında var deniyor. Bir tane okulun etrafında uyuşturucu satıcısı görün. İstifa etmeyen Süleyman Soylu namerttir, alçaktır. Bir tane görün... 24 saat çocuklarımızı bundan kurtarmak için büyük mücadele veriyoruz.”

Akar’ın ayrılması heyecan yarattı

Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar’ın dün öğle saatlerinde Meclis’te bütçe görüşmelerinden süratli bir şekilde ayrılması salonda heyecan yarattı. Akar, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’na “Hoşça kalın” anlamında bir el hareketi de yaparak, salondan ayrıldı. Akar’ın bu ani kalkışı, “Operasyon mu başlıyor?” şeklinde yorumlara yol açtı. Ancak 3,5 saat sonra Milli Savunma Bakanlığı’ndan yapılan açıklamayla Akar’ın Malezyalı mevkidaşını makamında kabul ettiği anlaşıldı. Akar’da daha sonra TBMM’ye gelerek bütçe görüşmelerine katıldı.

Bütçede ‘alkol’ tartışması

AK Partili TBMM Başkanvekili Mustafa Şentop ile CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu arasında yaşanan tartışmada, AK Partili ve CHP’li milletvekilleri birbirinin üzerine yürüdü. Şentop, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu konuşmasını tamamladıktan sonra Genel Kurul’da milletvekillerinden yükselen gürültüye, “Arkadaşlar, içinizi boşaltın, bağırın, bitince devam deceğiz” diye tepki gösterdi. Daha sonra Tanrıkulu, oturduğu sıradan “Hiç kibar değilsin Sayın Başkan” diye bağırdı.

Karşılıklı atışmanın ardından söz alan CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Sayın Tanrıkulu için sarf ettiğiniz sözler kastı aşan sözlerdir ya da biz yanlış anlamışızdır. Bir sayın milletvekiline, ‘Fazla kaçırmışsın’, ‘aynaya bak’, ‘tipine bak...’ Bunlar kabul edilebilir şeyler değil. Özür dilemenizi talep ediyorum efendim” dedi.

Şentop da “Ben Sayın Tanrıkulu’na ‘aynaya bak’ derken kastettiğim, öfkeli hâlini ifade etmekti. ‘Fazla kaçırma’ meselesi ölçüyü kaçırmayla ilgili. Benim burada bir arkadaşımızın durumuyla, hâliyle ilgili bir şey ifade etmem söz konusu değil. Ben böyle bir şeyi ifade etsem de arkasında dururum maliyetine bakmadan. Kimsenin bundan şüphesi olmasın” dedi.

‘Bir kanı var’

Tanrıkulu da “Sözlerinizi düzeltmeye çalıştınız ama öyle tahmin ediyorum ki sonuçta bütün Parlamentonun bu düzeltmenin ne anlama geldiği konusunda bir kanısı var ama şunu ifade edeyim; Sizinle sürekli bir nezaket çerçevesinde konuştum, bundan sonra da öyle konuşacağım. Bence üslubunuzu bundan sonrası bakımından, kişisel hukuka ve bu Parlamentonun hukukuna halel gelmemesi bakımından gözden geçirmenizde yarar var. Kuşkusuz, ben kendime yönelik de bir özeleştiri yaparım ama Parlamentoyu yöneten sizsiniz, sizin bizden 10 kat daha özenli olmanız lazım” diye konuştu.