Siyaset Bahçeli: İblisin yolunu takip eden sadece BDP değildir

Bahçeli: İblisin yolunu takip eden sadece BDP değildir

31.01.2012 - 12:54 | Son Güncellenme:

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın "Zerdüşt" diyerek suçladığı, aşağıladığı zihniyetle, hükümet üyelerinin Diyarbakır’da aynı safa girmelerinin AKP ile BDP arasındaki cepheleşmenin bir senaryodan ibaret olduğunu gösterdiğini ileri sürerek, "İblis’in yolunu takip eden yalnızca BDP değildir, AKP de kendisine bahtiyarlık ve coşku içinde eşlik etmektedir" dedi.

Bahçeli: İblisin yolunu takip eden sadece BDP değildir

MHP lideri Bahçeli partisinin grup toplantısında terör ve bölücülük üzerine değerlendirmelerde bulundu. Yürütülen politikaların sonucunda bölücülüğün ve ayrımcılığın çabuk bir şekilde çoğaldığı ve yayıldığı kanserli bir iklim yaşandığını ileri süren Bahçeli, farklılıkları teşvik eden politikaların tehlikelerini anlattı.

Haberin Devamı

-"ERDOĞAN’IN BDP İLE KAVGASI SANAL BİR DİKLENME"-

Karanlık ve melanetin bir ucunda AKP diğer ucunda ise danışıklı dövüş içinde bulunduğu siyasi bölücü BDP’nin olduğunu savunan Bahçeli şunları söyledi:

"Siyasetin bu iki yapışık ikizi bir taraftan sahnede birbirleriyle kavga eder görünmüktedir. Diğer taarftan ise arkadaki makyaj odasında, birbirlerini süslümekte ve sergiledikleri kirli oyunda kullanackaları replikleri karşılıklı olarak prova etmektedirler. AKP ile BDP aynı yolun iki yolcusu, aynı rotanın iki takipçisi, aynı sayfanın iki yüzüdür. AKP ile BDP isim ve kelime farklılığı dışında her şeyiyle örtüşen bir sinsiliktir, karanlık emeldir, miletimizin hayat hakkını eritmeyi hedefleyen asit siyasetinin iki failidir. AKP ile BDP aynı yolu değişik kılıkta yürüyen, aynı amacı farklı sözlerle sahiplenen bir vücudun iki ayağıdır. Bu nedenel Başbakan Erdoğan’ın BDP’yle kavga edişi günü kurtarmaya dönük sanal bir diklenmedir. Karşılıklı söz düelloları, ithamlar AKP ile BDP arasındaki siyasi ulaşımın gizli şifrelerini barındırmaktadır."

Haberin Devamı

-ARINÇ’IN KÜRTÇE SÖZLERİNE TEPKİ-

Bahçeli, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Diyarbakır ziyaretinde Kürtçe ile ilgili, "Elbette bunu öğrenmemiz, dinlememiz gerek, Çünkü bir lisan, bir insan. Bir insanın kimliğini kabul ediyorsak dilini de kabul etmemiz gerek" şeklinde yaptığı açıklamaları da sert dille eleştirdi. Türk milletini temsil eden ve siyasi sorumluluk üstlenmiş bir iktidarın Türkçe dışında bir dilin savunuculuğuna tevessül etmesinin asla kabul edilemeyeceğini belirten Bahçeli, "Bizim için tek ve vazgeçilmez bir kural vardır. O da Türk devletinin dilinin tek ve bunun da Türkçe olduğudur" diyerek şunları söyledi:

"Diyarbakır’da Kürtçe hayranlığını ve bağlılığını itiraf eden AKP’nin bozuk sicili bakanlarının, bu halleriyle Türk milletine hakaret ettikleri ve bölücülüğün ikmalini sağladıkları kuşkuya yer bırakmayacak şekilde ortadadır. Başbakan Erdoğan medyada köşe tutmuş eski dostlarına tazminat davası açmakla uğraşacağına, bakanlarına odaklanmalı ve gereğini süratle yerine getirmelidir."

Haberin Devamı

Cumhuriyet’i savunmakla mükellef savcıların bu kepazeliklere ne kadar sessiz duracaklarını soran Bahçeli, "Yeminlerini çiğneyen, ayrımcılığın piyonu ve sözcüsü haline gelen adı bakan, ama gerçekte Türk milletine dönüp de bakmayan bu çürümüşlerden elbette bir gün mutlaka hesap sorulacaktır" dedi.

-"AKP DE İBLİS’İN YOLUNU TAKİP EDİYOR"-

AKP ile BDP’nin bölünmenin bayraktarlığını yaptığını ileri süren MHP lideri Bahçeli, "Başbakan Erdoğan’ın ’Zerdüşt’ diyerek suçladığı, aşağıladığı zihniyetle, hükümet üyelerinin Diyarbakır’da aynı safa girmeleri de AKP ile BDP arasında cepheleşmenin ve karşıtlığın yalnızca bir senaryodan ibaret olduğunu göstermektedir. Görüldüğü kadarıyla İblis’in yolunu takip eden yalnızca BDP değildir ve AKP de kendisine bahtiyarlık ve coşku içinde eşlik etmektedir" dedi.

-"BARZANİ’NİN KÜRT TOPLANTISI ZAMAN AYARLI BOMBA"-

Bahçeli, "Peşmerge reisi" olarak ifade ettiği Barzani’nin Suriyeli Kürtleri bir araya getirerek toplantı tertip etmesi ve "birleşin" çağrısında bulunmasını da "zaman ayarlı bomba, her an patlayabilir" şeklinde değerlendirdi. Bahçeli, 2012 yılı içinde geniş kapsamlı bir Kürt Konferansı için hazırlıkların yapıldığı dikkate alındığında, Türkiye’nin etnik bir fırtınanın kapısında durduğunu, Erbil’in, Kürdistan’ın kurulması için kuluçka faaliyeti yürüttüğünü ve AKP’nin de buna sessiz durduğunu ileri sürdü. Türkiye’nin demokratik özerklik, iki dilli ortak kurucu halkın olduğu bir devlet, federal devlet ve daha sonra da birleşik Kürdistan fikrinin somutlaşacağı bir batağa sürüklendiğini iddia eden Bahçeli, bu sürecin kılavuzu; mahlasının BOP, gerçek isminin de yeni sömürgecilik olduğunu savundu.

Haberin Devamı

-"İMRALI’NIN YAZLIĞA ÇEVRİLMESİNE İZİN VERMEYECEĞİZ"-

Bölücü örgütün bahar aylarıyla birlikte ses getirecek spot eylemleri; sınır birliklerine, karakollara ve üs bölgelerine muhtemel saldırıları sebebiyle, kamuoyunun silahsız bölücülüğe rıza gösterecek noktaya kadar itileceğini ileri süren Bahçeli, Kürt yazar şair Kemal Burkay’ın "PKK’nın derin devlet desteğinde kurulmuş bir örgüt" olduğu yönündeki açıklamalarını eleştirdi. Bu iddiayla ilgili bilgi ve belge varsa sunulması gerektiğini belirten Bahçeli, eğer iddialar ispatlanamıyorsa bu iddiaları dile getirenler için müfteriliğin bile nazik bir tanımlama olacağını söyledi. Bahçeli, devleti PKK’yla aynı noktaya getirmek ve bölücü terör örgütünü Türkiye Cumhuriyeti ile ilişkilendirmeye çalışmanın "aşağılık bir tertibin ve alçakça yürüyen bir organizasyonun işi" olduğunu savundu.

Haberin Devamı

AKP’nin kimin yanında durduğu, kiminle işbirliğini yaptığını açıklaması gerektiğini belirten Bahçeli, "Parti olarak, yapılacak yeni anayasanın milli kimliğimizden, milli ve üniter devlet yapımızdan, bin yıllık kardeşlik duygusundan taviz vermeden hazırlanması için elimizden gelen tüm demokratik imkânları kullanacağımızdan herkes emin olmalıdır. Bölücülüğü masumlaştıracak, PKK militanlarını affedecek ve İmralı Adası’nı yazlığa dönüştürecek her teklife de sonuna kadar kapalı ve uzak olacağız. Hükümetin timsah gözyaşları döken kuşkulu siması, ne kadar uğraşsa da, ana dilde eğitim taleplerinin önünü açacak her girişime aşılmaz ve geçilmez milli bir duvar olacağız" dedi.

ÇANAKKALE'Yİ DE KAZMAYI DÜŞÜNÜYOR MUSUNUZ?

Diyarbakır İçkale’de yapılan kazılarda ortaya çıkan insan kemikleriyle ilgili değerlendirmelerde bulundu. Bu konuda yapılan suçlama ve tartışmaların zıvanadan çıktığını, bulunan cesetlerin, faili meçhul cinayetlere kurban gittiğine dönük yaygara ve yaklaşımların abartılı bir şekilde çoğaldığını belirten Bahçeli, ortada bir cinayet varsa bunun bütün boyutlarıyla ortaya çıkartılması gerektiğini söyledi. DNA testleri başta olmak üzere, her yola başvurulması gerektiğini anlatan Bahçeli AKP’nin Meclis çoğunluğuna dikkat çekti. Bahçeli, "Faili meçhul olarak görülen tüm kuşkuların kararlıkla irdelenmesi ve sonuçlandırılması bir zorunluluktur. İsveç’ten, kazılacak yerlerin adreslerini ifşa eden provokatör ve yabancı servis figüranlarının ülkemize getirilmesi acilen sağlanmalı ve bunlara yönelik gerekli yaptırım hayata geçirilmelidir. Faili bilinmeyen, belirsizliğe mahkûm edilmiş cinayetler ve ilişki ağları açığa çıkarılmalı ve netleştirilmelidir" dedi.

-"AKP GEÇMİŞİ YARGILAMAK İÇİN HER FIRSATI KULLANIYOR"-

AKP hükümetinin faili meçhul karmaşası ve kaosunu çözüp üstesinden gelmesi gerektiğini belirten Bahçeli, Türk milletinin bu kazı siyaseti ve anormal boyutlara ulaşan dengesiz ve kontrolsüz gelişmelerden yorulduğunu söyledi. Televizyon ekranlarında bu konuyla ilgili yorumları eleştiren Bahçeli, soruşturmanın sonuçlanmasının beklenmesini en sağlıklı yol olduğunu söyledi. Zihinleri bulandıran açıklamalar ve belirli bir amaç kapsamında yapılan yorumların, terörle mücadelenin seyrini olumsuz etkilemenin yanı sıra, somut bir delil olmadan devletin baskı altına alınmasına da yol açtığını ifade eden Bahçeli, AKP hükümeti döneminde kazılmadık yer bırakılmadığını, geçmişin yargılanması için her fırsatın değerlendirildiğini ileri sürdü.

-"ÇANAKKALE’Yİ DE KAZACAK MISINIZ?"-

Bu aziz vatanın her yerinde kefensiz kahramanlar yattığını söyleyen Bahçeli, bu sayede üzerinde yaşadığımız toprak parçasının vatan haline geldiğini belirterek şunları söyledi:

"Arkeolojik kazılarla sonuç ve müsebbip aramaya çalışan AKP zihniyeti, atacağı adımlara toprağın altından bahaneler bulmaya, yapacağı işlere gerekçeler oluşturmaya çalışmaktadır. Bu konuda ille de kararlılık var ise, buradan kazı ve kazma siyasetini yürüten AKP anlayışına sormak isterim. Bundan sonra Çanakkale’yi de kazmayı aklınızdan geçiriyor musunuz? Dumlupınar’ı, Sakarya’yı da gündeminize alacak mısınız? Malazgirt’e ve Çubuk’a da kazı ekibi gönderecek misiniz? Ermeni çetelerinin katlettiği vatan evlatlarının sere serpe yattığı yerlere de iş makineleri sevk edecek misiniz? Peki, iş buraya geldiğine göre, bu kahramanların haklarını da arayacak mısınız?"

-"HER SUÇU DEVLETE YIKMAK RAHMETE KAVUŞANLARIN RUHUNA EZİYETTİR"-

Kazılarla ortaya çıkan manzaranın, Türkiye’nin zaaf içinde bulunan huzurunu daha fazla bozmaması için hükümeti göreve çağıran Bahçeli, "Hatalardan dersler çıkarılması, hukuk dışı faaliyetlerden sakınılması bizim en büyük dileğimizdir. Ancak kazılarda bulunan her şeyin suçunu devlete yıkmak ve siyasi çekişmelere alet etmek; hem rahmete kavuşanların ruhlarına eziyettir hem de aramıza sokulan nifaktır. Bu itibarla herkes konu üstünde konuşurken dikkatli olmalı ve ağızlarından çıkacak sözlerin nerelere ulaşacağını iyi hesap etmelidirler" dedi.

-"ZENGİNLEŞEN TÜRKİYE DEĞİL AKP VURGUNCULARI"-

Konuşmasının sonunda çiftçilerin sıkıntılarından bahseden Bahçeli, "Davos’ta anlatılan Türkiye tablosundan ve görüntüsünden ortada eser yoktur. "Kıskananlar çatlasın, dünya bizi örnek alsın, dün Avrupa’nın hasta adamıydık, bugün ders veriyoruz" gibi sözlerin ne karşılığı ne de inandırıcılığı vardır. Şu ibretlik çelişkiye bakınız ki, birkaç yıl önce Davos’u terk edenler, bugün sanal tablolar eşliğinde ekonomi dersleri verir duruma gelmişlerdir. Ancak Avrupa’ya, AKP tarafından örnek gösterilen ekonomik mucize ve zenginleşme masalı ne hikmetse çiftçimize, köylümüze yansımamıştır" dedi. Zenginleşen Türkiye değil AKP zihniyetinin ihtiraslı vurguncuları olduğunu ileri süren Bahçeli, "AKP hükümeti tarafından ne kadar görmezden gelinse de, çiftçisi memnun ve rahat olmayan bir ülkenin gelişmişlik skalasında sıçrama göstermesi ve başarı hikâyelerine konu olması söz konusu bile olmayacaktır" dedi.