10.05.2006 - 00:00 | Son Güncellenme:
Hükümetten Dördüncü'ye mesaj var: Şahin, şunları söyledi: "Bakanlara, 'vatan haini, kâfir, hırsız' diyen bir mektup, Deniz Baykal'ın başında bulunduğu CHP hükümetine yazılmış olsaydı, en büyük tepkiyi biz gösterirdik. Böyle bir şey Atatürk'ün doğduğu evdeki deftere yapıştırılamaz. Maalesef Baykal bu mektuba destek verdi, üzüntümüz budur." Hükümet, Selanik'teki Atatürk Evi'nin şeref defterinde AKP'ye yönelik ağır ifadeleri bulunan Fethi Dördüncü (82) hakkında tazminatın yanı sıra, ceza davası da açılması için harekete geçti. Başbakan Yardımcısı Mehmet Ali Şahin, Dördüncü'nün TCK uyarınca iki yıla kadar hapisle cezalandırılması için suç duyurusunda bulunacaklarını açıkladı. Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, "Dava açacak mısınız?" sorusuna, "Ben kendi işime, Türkiye'nin işlerine bakıyorum. O işlere bakmıyorum şu anda" yanıtını verdi.AKP Genel Başkan Yardımcısı Dengir Mir Mehmet Fırat, hem ceza hem tazminat davası açacağını kaydederek, "Bu kadar dava karşısında kurtulmak için akli dengesinin yerinde olmadığına dair rapor alması lazım. Bildiriyi yayımlayan medyaya da dava açacağız" dedi. Fırat, Cemil Çiçek'in metni canlı yayında okuduğunun anımsatılması üzerine esprili bir şekilde, "Ona da açarım, açıklamaması lazımdı" diye konuştu.Kişisel dava açmaya niyetinin olmadığını belirten Anayasa Komisyonu Başkanı Burhan Kuzu, "İfade özgürlüğü önemli ama dozunu kaçırmamak lazım. O defter yol geçen hanı değil. Partinin yetkili organları dava açabilir" şeklinde konuştu.Erdoğan'ın avukatı ve AKP Genel Başkan Yardımcısı Hayati Yazıcı, "Başbakan da, ben de bireysel dava açacağız" diye konuştu. AKP Gaziantep Milletvekili Nurettin Aktaş, "Bir an önce Bakırköy'den gitsin rapor alsın kendine" dedi. Tüzmen'in tepkisi Fethi Dördüncü, "dava açılacak" mesajları için şöyle konuştu: "Mayıs sonunda hukuk davası açacağım. Sembolik olarak manevi tazminat isteyeceğim. Bazı malum gazeteler, 'Özür diler mi?' diye yazıyor. Ne özür dileyeceğim. Ben Mersinli çiftçi Mehmet değilim. Deli raporu almayacağım. Ben aklımı kaybetmiş değilim ki, aklını kaybedenler düşünsün." 'Mersinli çiftçi Mehmet değilim' Prof. Dr. Köksal Bayraktar, deftere yazılan yazının kişinin özel defteri gibi algılanabileceğini söyledi. Bayraktar, hakaret suçunun oluşması için gerekli olan "aleniyet" halinin oluştuğunu kabul etmenin de zor olduğunu belirtti. Bayraktar, "Anıtkabir ve Atatürk'ün müze evi gibi yerlerde bulunan özel defterlere yazılan yazıların suç unsuru oluşturup oluşturmayacağı çok tartışmalıdır" diye konuştu. Özel defter gibi algılanabilir