07.08.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ECEM TOPLAR Ankara
Libya’ya sürpriz ziyarette bulunan Çavuşoğlu ve mevkidaşı Bartolo, Libya Başbakanı Fayiz es-Serrac’la görüştü.
Başkent Trablus’taki Başkanlık Konseyi binasında gerçekleşen üçlü görüşmeye ilişkin açıklama yapan Çavuşoğlu, “Siyasi süreç ve askeri konuları ele aldık. AB’nin Libya konusunda daha çok destek vermesi gerekiyor. Sahada bir sükunet var. Halk hizmet bekliyor. Temel hizmetlerin verilmesi lazım. Geçmişte firmalarımızın çalışmaları var, alacakları var. Firmalarımızın teminat mektupları var. Bunlar da bir komisyon halinde görüşülüyor. Gelecek hafta bir heyet Türkiye’ye gelecek” dedi.
‘Karmaşık durum’
Libya’da sorunun çözülmediğine dikkat çeken Çavuşoğlu, şunları söyledi: “Karmaşık bir durum var. Hafter her an Trablus’a saldırabilir. Bu saldırıların bir menzili var. Cufra ve Sirte bu menzilin içine giriyor. Hafter ve destekçileri hazırlık yaparken, Ulusal Mutabakat Hükümeti’nin (UMH) meşru endişelerini de herkesin anlaması gerekiyor. Buraların UMH’ye verilmesi gündemde. Masadan kaçan Hafter oldu. Hafter kaçarken bu kadar Hafter’e güçlü destek verenler ikna edebildi mi? Bizce ikna etmek istemediler. Biz bu çabaları sürdürüyoruz. ‘Kahire girişimi’ gibi ölü doğan girişimlerden bir fayda olmaz. Almanya, Berlin Konferansı’nın ev sahibi. Almanya’nın tarafsız olması gerekiyor. Fransa’nın baskısı ile Almanya gemi gönderdi. Onların da çok gönüllü olduğunu düşünmüyoruz.”
Üç ülkeden iş birliği vurgusu
Çavuşoğlu ve Malta’lı mevkidaşı Bartolo’nun dünkü Libya temaslarının ardından, Türkiye, Malta ve Libya ortak açıklamada bulundu. Açıklamada, Libya, Malta ve Türkiye Dışişleri Bakanlarının, Libya’daki son durumu ve üç devlet arasında ortak işbirliği ilişkilerini ele almak üzere 6 Ağustos 2020 tarihinde Trablus’ta bir toplantı düzenlediği bildirildi. Malta ve Türkiye’nin, uluslararası düzeyde tanınan Libya Devleti UMH’ye desteklerini, Libya krizinin askeri bir çözümü olmadığını ve Libya’nın istikrar ve güvenliğinin hayati önem taşıdığını vurguladıklarına dikkat çekildi. Üç ülke heyetlerinin IRINI Operasyonu’na ve operasyonun eksikliklerine ilişkin çekincelerini dile getirdiği açıklamada şu hususlar yer aldı:
- Ortak işbirliğinin, Maltalı ve Türk şirketlerin Libya’ya dönüşlerinin ve Libya ile Malta ve Türkiye arasındaki uçuşların yeniden başlatılmasının teşvik edilmesi.
- Yasadışı göçün sadece AB için değil; Libya için de tehdit teşkil ettiği, Libya’nın güney sınırlarının güçlendirilmesine ve insan ticareti ve göçmen kaçakçılığıyla mücadeleye ihtiyaç bulunduğu belirtilmiştir. Malta ve Türkiye, Libya Sahil Güvenlik Kuvvetleri’nin kapasitesini artırmak için ihtiyaç duyduğu malzeme ve ekipmanı temin ederek Ulusal Mutabakat Hükümeti’ni bu hususta desteklemeye hazır olduklarını bildirmişlerdir.