30.10.2003 - 00:00 | Son Güncellenme:
Cumhuriyet resepsiyonu için hazırlanan farklı davetiyelerle tartışma yaratan Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer, Türkiye Cumhuriyeti'nin laik niteliğine tavır almak isteyenlere fırsat vermeyeceğini, bu çizgisinin değişmeyeceğini söyledi. Sezer, davetiyeleri hazırlayan görevlilerin bazı hatalar yapmış olabileceğini de kaydetti.
Resepsiyona katılanları karşıladıktan sonra günlerdir süren suskunluğunu bozan Sezer, "Bu davet benim şahsi davetim değil. Devletin resepsiyonu" diyerek şöyle konuştu:
Avrupa'dan örnekler
"Türkiye Cumhuriyeti'nin nitelikleri bellidir ve Anayasa'da yazılıdır. Türkiye Cumhuriyeti laik, demokratik, sosyal bir hukuk devletidir. Son zamanlarda çeşitli çevrelerde Türkiye Cumhuriyeti'nin laik niteliğine karşı tavır alınmak isteniyor. Bunlara fırsat vermem. Nitekim Almanya, Fransa cumhurbaşkanları da benim gibi önlemler aldı."
Bu bir çizgi
Sezer, Anayasa Mahkemesi üyesi Sacit Adalı'nın eşinin başının açık olmasına karşın eşsiz davet edildiğinin anımsatılması üzerine, "Davetiyeleri görevliler hazırladı, ben tek tek görmedim" yanıtını verdi. Kararının günlük olmadığını ve değişmeyeceğini vurgulayan Sezer, "Bundan sonrası için çizgi mi çizdiniz?" sorusuna da "Doğru yorumluyorsunuz, bu bir çizgi" yanıtını verdi.
Sezer yüce kişilik
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Hilmi Özkök, sorular üzerine "Cumhurbaşkanı her zaman doğrusunu yapar. Yüce bir kişiliktir. Kararları hakkında yorum yapmam yakışık almaz" derken, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan şöyle konuştu:
"Türk milleti olarak ne diyorsanız ben de onu diyorum. Gerilim istemiyoruz, toplum içinde kaynaşmamız lazım. Bunun gayreti içindeyiz. Arkadaşların büyük kısmı Meclis kapalı olduğu için illerinde valiliklerdeki resepsiyonlara katılıyor. Ankara milletvekilleri, yönetim kurulu üyeleri ve hükümet burada."
Siz ne hissederdiniz?
"Cumhurbaşkanı ile görüşecek misiniz?" sorusuna "İnşallah. Haftalık görüşmelerimiz oluyor, ama bu hafta olmaz. Kars'a gideceğim" yanıtını veren Erdoğan, eşi Emine Erdoğan'la ilgili sorular üzerine "Eşimin yerine kendinizi koysaydınız neler hissederdiniz, ona göre düşünün" demekle yetindi.
'Tebrik' iddiası
TSK komuta kademesinin farklı davetiyelerden sonradan haberdar olduğu, durumu öğrenince Sezer'e tebrik mesajları gönderdiği de resepsiyonda konuşulan konular arasındaydı.
Başbakan Erdoğan, Çankaya Köşkü'ne geldiğinde Sezer ve eşi davetlilerle el sıkışmaya başlamıştı. Erdoğan, öne geçmeyerek sırasını bekledi. Yanında AKP milletvekilleri Ömer Çelik ve Egemen Bağış olduğu halde Sezer çiftiyle el sıkışan Erdoğan'ın sürekli gülümsemesi dikkat çekti. Erdoğan, Sezer çiftinin yanından hemen ayrılmayarak gazetecilere poz vermeyi de ihmal etmedi. Erdoğan'ın bu havası Sezer'e de yansımış olacak ki, gün boyu gergin görünen Sezer de objektiflere gülümsedi.
Çankaya Köşkü'ndeki "türbansız" Cumhuriyet Bayramı resepsiyonunun tek başı örtülü konuğu, Pakistan askeri ataşesinin eşiydi.
Pakistanlı konuk ülkesinin geleneksel giysisini giyerken, başına saçlarını kısmen açık bırakan beyaz bir örtü örttü.
Çankaya Köşkü'nün konukları arasında DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit ve eşi Rahşan Ecevit de vardı. Sezer ve Ecevit'in buluşması oldukça sıcak oldu. Sezer, Ecevit çiftine "Nasılsınız, sağlığınız yerinde mi?" diyerek sağlık durumlarını sordu.
Başbakan Erdoğan, resepsiyonda İngiliz Büyükelçisi Peter Westmacott ve bazı AB ülkelerinin büyükelçileriyle sohbet ederken destek istedi. Erdoğan'ın, "Bir yıl kaldı" sözlerine Westmacott, "Kıbrıs çözülmeden olmaz" yanıtı verdi. Erdoğan da bunun üzerine kolundan tuttuğu Westmacott'a, "Bana numara yapma. Kopenhag kriterlerinde Kıbrıs yok. İpe un seriyorsunuz" dedi. AKP'li Egemen Bağış ise bu sözleri tercüme etmekte zorlanırken, "Nasrettin Hoca fıkrası"na atıf yaparak çevirmeyi tercih etti. Erdoğan, büyükelçilerin "Ramazan'da gelebilir misiniz?" davetine de, "Sabah gider, iftarı orada yapıp gece döneriz" yanıtını verdi.