‘Erzincan Ergenekon’ davasında MİT’çilerin ifadeleri alındı

İRTİCA ile mücadele eylem planını Erzincan’da uygulamaya koydukları iddiasıyla haklarında ‘Ergenekon silahlı terör örgütüne üye’ olmaktan dava açılan ve aralarında 3'üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in de bulunduğu 14 sanıklı davada, tutuklu 3 MİT mensubunun ifadesi ve çapraz sorgusu yapıldı.

Böylece Özel Yetkili Erzurum 2’nci Ağır Ceza Mahkemesi’nde 10’u tutuklu, toplam 13 sanığın ifadeleri tamamlandı. Örgüt lideri olarak gösterilen 3’üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk’in Ankara’da görevli olması nedeniyle katılmadığı için ifadesi alınamıdı. Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in 28 yıl, Orgeneral Berk ile 13 kişi hakkında ise 15 yıla kadar hapis cezası istenen Erzincan Ergenekon davasının 5’inci duruşması saat 09.45’te Mahkememe Başkanı Mustafa Karatay’ın yaptığı yoklama ile başladı.

Yoklama sonrası söz alan sanık Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner, deliller arasında gösterilen üç CD’ye bir türlü ulaşamadıklarını bildirdi. Erzincan’da bir spor kulübünde Beden Eğitimi öğretmeni olan ve basına çıkan İlyas Meral’i ‘acar provakatör’ olarak nitelendirdi. İlhan Cihaner, “Acar provakatör söz konusu. Merak ediyorum, İlyas Meral ifade için Adliyeye geldi mi? Adliye’nin giriş - kışı kayıtları varsa o kayıtlar muhafaza altına alınsın” dedi.

Cumhuriyet Başsavcı Vekili Taner Aksakal, söz konusu CD’nin gizli tanık ‘Erzincan’ın kendi olanakları yaptığı bir kayıt olduğunu ileri sürdü. Taner Aksakal “Bu şekilde üç CD var. Bu CD’ler net olmadığı için ihtiyaç duyulmamıştır. Delil hukuk dışıdır. Tanık Erzincan bilgisi dahilinde görüntülü kayıt yapılmış” diye konuştu.

Erzincan İl Jandarma Komutanı Albay Ali Tapan ise kendisiyle ilgili olarak teknik takibin kaldırılmasını talep ederek, “9 Karakol, iki tabur, 3 bin 500 personelin sorumluluğunu taşıyorum, Valilik ve İl Emniyet Müdürlüklerinde aşayiş toplantılarına katılıyorum. Varsa teknik izlemelere son verilmesini istiyorum” dedi.

“MESLEĞİMİN EN GÜZEL ÇAĞINDA BENİ ÇÖPE ATTILAR”

Tutuklu MİT Erzincan Bölge Müdürü Şinasi Demir Başbakanlığın izni olmadan önce gözaltına alınıp daha sonra tutuklandığını belirtti. MİT Müsteşarlığının izni ile mahkemede ifade verebileceğini söyleyen ve kendisine yöneltilen tüm soruları içtenlikle cevaplandıracağını kaydeden Demir, “1 Temmuz 2009’da Erzincan’a atandım. En bahtsız sanıklardan biriyim. Erzincan’a atamam olmasaydı şu an davayı televizyon karşısında izliyor olacaktım. Erzincan’da fırsat buldukça elemanları tanımaya başladım. 45 günde nasıl örgüte üye olabilirim. Bu hayatın doğal akışına aykırıdır. Sırf görevimi iyi yaptığım için tutuklandım. Her gün ben ‘niye buradayım’ diye kendime soruyorum. Biz gizli görev yapan insanlarız. Ama tüm fotoğraf ve görüntülerimiz basında çıkıyor. Mesleğimin en güzel çağında beni çöpe attılar. İsimlerimiz her yerde deşifre edildi. Bundan sonra yurtdışı görevine gidemem. Göreve geldikten sonra protokolü ziyaret ettim. Onlar da bana iadeyi ziyarette bulundu. 3’üncü Ordu Komutanı Saldıray Berk ile ancak bir ay sonra o da 10 dakika görüşebildim. Daha sonra kendisini görmedim. Dursun Çiçek ile hiç alakam yoktur. Bu çamurdan ayıklanmak istiyorum. Biz MİT mensubuyuz. Gerektiğinde şık giyinir, gerektiğinde ise kot giyer kahvehaneye gideriz. Bu dava bizim hayatımızı kararttı. Benim çocuklarım bu zulmü nasıl taşıyacak? Ömür boyu Allah’a şükretmiş birisiyim. Ama MİT Müdürü olarak terfi ederek Erzincan’a tayinim çıktığı için lanet ediyorum. Fethullah Gülen ile ilgili bir izlenimimiz yok. Gizli tanık Erzincan’la ‘Şahin’ kod adıyla üç defa görüştüm. Bize verdiği bilgiler karşısında kendisine bir kaç defa 200- 350 lira makbuz karşılığı para verildi” diye konuştu.

MİT Müdürü Şinasi Demir’in ifadesinin ardından Mahkeme Başkanı Mustafa Karatay çapraz sorgulamaya geçti. Karatay ilk sorusunda “Gizli tanık Erzincan’a cemaat niye karıştı diye birşey sordun mu?” dedi. “Hayır” diyen Demir’e Karatay bu kez “Neden görüşmelerinizi bir bıçak gibi kestiniz” sorusuna ise “Doğrudur irtibatı kestik. Çünkü güven vermedi. Şahıs bizi bir yerlere çekmeye çalışıyordu. Kendisine cemaat evine ‘silah koy’ diye birşey de söylemedik. Zaten bizim görevimiz bilgi ve haber toplamaktır. Bu bilgileri de rapor halinde müsteşarlığa bildiririz. Gizli tanık Erzincan çok vatansever biri olsaydı polise, jandarmaya gider bilgi verirdi. Ama o dört kez bize PKK hakkında bilgi vereceğim diye mail atmıştır” diye cevapladı.

“Herşeyi kayıt altına alıyor musunuz?” sorusuna ise Demir, herşeyin not alındığını ve ayrıntılı şekilde yazıldığını belirtti. Demir, “Bir insanın eşiyle olan mahremiyeti ne kadar önemli ise elemanlarla yaptığımız görüşmelerde o kadar mahremdir. Bizden başkasıyla bilgi paylaşırsa onunla irtibatımızı keseriz” dedi.

“SENİ BURANIN AĞASI SALDIRAY BERK'TE TANIŞTIRACAĞIM”

MİT Müdürü Şinasi Demir’in ardından tutuklu MİT mensubu olan Kıvılcım Üstel de iddianamede yer alan suçlamaları kabul etmediğini belirtti. Gizli tanık Erzincan’la MİT Müsteşarlığı bilgisi dahilinde konuştuğunu vurgulayan Üstel, “Gizli tanık Erzincan bize cemaatle ilgili bilgiler vereceğini söyledi. Kayıt dışı görüşmemiz olmamıştır. Ben kendimi ‘Kerem’ kod adıyla tanıttım. Kendisi bana maddi durumunun iyi olmadığını belirtti. Verdiği bilgiler çerçevesinde makbuz karşılığında ödemeler yapıldı. Şahısla haftada bir ya da iki kez görüşürdüm. Bu görüşmelerde kısa sürerdi. Cemaat evine suç unsurlarını koymasını istemedim. Kendisiyle aramızda bir husumet olmadı tehdit etmedik” diye konuştu.

Mahkeme Başkanı Karatay, “Seni buranın ağası Saldıray Berk’le tanıştıracağım” deyip demediğini sordu. Kıvılcım Üstel “Hayır efendim. Ben Saldıray Berk’i televizyonda gördüm. İlhan Cihaner’i de ilk kez burada tanıdım. Biz Kara Kuvvetlerinde görevli Yüzbaşı Yıldırım Öz hakkında sadece bilgi topladık. Bu da Kara Kuvvetleri’nin Yüzbaşı Öz’ün Kurtoğlu cemaatine ait evlerde kaldığı yolunda bizden bilgi istediği içindir. Elde ettiğimiz bilgileri MİT Müsteşarlığına gönderdik” diye konuştu.

Diğer tutuklu MİT personeli Sadri Barkın İnce de sözlerine suçlamaları kabul etmediğini belirterek başladı. İnce, “Gizli tanık Erzincan, ilk olarak PKK konusunda bilgi vereceğini söylemişti. Fakat bu konuda yeterli bilgi veredi. Cemaat evlerinde kaldığını ve bu konuda bilgi vermek istediğini söyledi. Şahısla en son 10 Kasım 2009’da görüşüldü. Görevim gereği sadece tutuklulardan binbaşı Nedim Ersan’ı tanırım. Cihaner ve Berk’i hiç görmedim, görüşmem olmadı. Ben şahısla ‘Burak’ kod ismiyle görüştüm. Gizli tanık Erzincan, Yüzbaşı Yıldırım Öz ile ilgili bir gezide çektiği fotoğrafı bize verdi. Bizde bu bilgileri müsteşarlığa gönderdik” dedi.

Mahkeme Başkanı Mustafa Karatay, “Seni bitiririz, seni yüksek mertebelerle tanıştırırım?” deyip demediğini sordu. İnce, “Bunlar doğru değil. O hep bize Saldıray Berk, savcılar nasıl biri diye sorardı” diye konuştu.

Müvekilleri olan MİT mensupları hakkında özellikle çapraz sorgu istediklerine işaret eden Avukat Sadullah Kara, Başbakanlıktan izin alınmasını eleştirdi. MİT mensuplarının müsteşarlık bilgisiyle gizli tanık Erzincan ile görüştüklerini anlatan Kara, iddialanemenin yalan ve gizli tanıkların ifadeleri doğrultusunda hazırlandığını söyledi ve tahliye isteminde bulundu. Duruşmaya saat 12.15'de ara verildi.