Harran'da dinler diyaloğu
Harran'da dinler diyaloğu
14.04.2000 - 00:00 |
Tek tanrılı üç dinin temsilcileri, Kültür ve Turizm bakanlıkları ile Fethullah Gülen cemaatine yakınlığıyla bilinen Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı'nın desteğiyle "Kültürlerarası Diyalog Platformu" tarafından Şanlıurfa'da düzenlenen sempozyumda buluştular.
Dinler arasında diyaloğun tartışılacağı sempozyum renkli bir törenle başladı.
"Museviler, Hıristiyanlar ve Müslümanlar için diyalogta bir sembol ve birlik bağı: Hazreti İbrahim" başlıklı sempozyumun açılış töreni için seçilen yer Hazreti İbrahim'in yurdu olarak tanımlanan Harran'dı.
Kendilerini "Hazreti İbrahim'in evlatları" olarak tanımlayan 30'u yurtdışından olmak üzere 40 ilim adamının katıldığı sempozyumun açılış töreninde politikacılar ve farklı dinlerin ruhani liderleri de yer aldı.
Rusya başmüftüsü de katıldı
Kültürlerarası Diyalog Platformu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Aygın'ın açılış konuşmasının ardından söz alan üç dinin ve çeşitli mezheplerin temsilcileri Harran'da dinler açısından yeni bir dönemin başladığını, artık "dinler"den değil "din"den söz edilmesi gerektiğini vurguladılar.
Halil İbrahim Sofrası
Öğleden sonra otobüslerle Şanlıurfa şehir merkezine taşınan konuklar burada Devlet Su İşleri tesislerinde düzenlenen sempozyum toplantılarına katıldılar. Şanlıurfa'da iki gün sürecek olan sempozyum cumartesi günü İstanbul'a taşınacak ve aynı gün sona erecek.
Gülen: Başka diyarda inzivadayım
* Fethullah Gülen çevresine yakınlığıyla tanınan yazar Nevval Sevindi de, deniz yeşili fuları ve yine deniz yeşili ojeleriyle dikkat çekti.
"Allah aşkına kısa kesin"
* Halil İbrahim Sofrası'na Barış Manço'nun "Buyurun dostlar buyurun Halil İbrahim Sofrası"na şarkısı eşliğinde geçildi. Ancak bu kez de yer sofrasına oturmaya alışık olmayan yabancı konukların yerleşmesi epey vakit aldı.
Barış güvercinleri uçarken
* Törenin başında illüzyonist Sermet Erkin'in bir gösteri sunması konuklar arasında tartışmalara neden oldu. İllüzyon yoluyla Erkin tarafından küçük kutulardan el çabukluğuyla ipe dizili ulusal bayraklar ve barış güvercini çıkarılmasıyla "dinler arası hoşgörü ve barışın bir illizyon mu olduğu ima ediliyor" türünden sorular soruldu.
* Irak ve Polonya'dan gelen rahibelerin yanyana oturup mütebessim bir ifadeyle izlediği törende yabancı konuklara ayrılan bölümde özellikle bir konuk ilgi odağı oldu. İlgi odağı, toplantıya annesiyle birlikte Kudüs'ten gelen 11 yaşındaki "Naraya" adlı çocuktu. Yahudi geleneklerine göre kesilmiş saçları, İslami namaz takkesi ve modern spor ayakkabılarıyla Naraya ilginç bir sentez sergiliyordu.
* Esen sert rüzgar kısa sürede tören alanındakilerin toz - toprak altında kalmasına neden olurken, Türkiye Katoliklerinin temsilcisi Petrov, konuşmasında, "Allah'tan, elbiselerin nasıl tozla örtüldüyse, günahlarının da Harran topraklarına gömülmesini dilediğini" söyledi.
* Prof. Dr. Mehmet Aydın, konuşmasında "dine inananlar sadece tartışıp duracaklarsa dinler gerek kalmayacağını, artık harekete geçip Çeçenistan'daki savaş gibi sorunların çözümüne yönelmeleri gerektiğini vurguladı. Aydın, ünlü İslam felsefecisi Farabi'nin Harran'ı "felsefenin doğduğu yer" olarak tanımladığını, felsefenin buradan antik Yunan'a gittiğini söyledikten sonra Harran'da felsefenin üçüncü doğuşunun ve dinler açısından da yeni bir çağın başladığını ekledi.
* Türk vatandaşı Hıristiyan bir din adamı, konuşmasında, "Allah'ım, yurdumuza bir daha afet gösterme" dediğinde alanda toplanmış olan Harran halkı hep bir ağızdan "amin" dedi.