12.03.2020 - 07:00 | Son Güncellenme:
ANKARA Milliyet
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Moskova’da varılan ateşkes kararının akabinde İdlib halkının, uzun bir aranın ardından ilk defa rahat nefes aldığını söyledi. İdlib’de kalıcı bir çözümün henüz bulunmadığını ifade eden Erdoğan, ateşkes ihlallerinin ufak tefek de olsa yaşandığını belirterek “Biz verdiğimiz söze sonuna kadar bağlı kalırız. Ama karşımızdakiler sözlerini tutmazsa, bir öncekinden daha ağır şekilde üzerlerine gitmekten de kaçınmayız” uyarısında bulundu.
AK Parti grup toplantısına katılan Erdoğan, İstiklal Marşı’nın kabulünün 99. yıldönümünü kutlayarak, “Bu ülkenin okullarından İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını öğrenmemiş hiçbir evladımızın dışarı çıkamaması lazımdır” dedi. Erdoğan, konuşmasının sonunda İstiklal Marşı’nın 10 kıtasını okurken salondakiler ayağa kalktı.
Erdoğan özetle şunları söyledi:
KALICI ÇÖZÜM HENÜZ YOK: Moskova’dan, Rusya ile İdlib’de yaşanan krizi, ateşkesin de dahil olduğu bir dizi tedbirle, en azından bir süre için engelleyen bir sonuçla döndük. İdlib’de gerçekleştirdiğimiz harekât, diğerlerinden farklı olarak, sadece terör örgütüne değil, aynı zamanda çok daha donanımlı bir güce karşıydı. Bu süreçte, savunma sanayimizin kabiliyetlerini tartma imkânı bulduk. Çok daha büyük mücadelelere hazır olduğumuzu gördük. Ateşkes kararının akabinde İdlib halkı, uzun bir aranın ardından ilk defa rahat nefes almıştır. Elbette henüz İdlib’de kalıcı bir çözüm bulunabilmiş değildir. Şimdiden ufak tefek de olsa ateşkes ihlalleri yaşanmaya başlamıştır. Rejimin ve onu destekleyen milislerin ateşkes hattına yaptıkları yığınakları da yakından takip ediyoruz. Biz verdiğimiz söze sonuna kadar bağlı kalırız. Ama karşımızdakiler sözlerini tutmazsa bir öncekinden daha ağır üzerlerine gideriz.
SENİ DE GÖNDERİRİZ BAY KEMAL: Gözlem noktalarımızın güvenliği, önceliklerimizin en başında yer alıyor. Buralara yapılacak en küçük bir saldırıda, sadece karşılık vermekle kalmayacak, çok daha ağır mukabelede bulunacağız. Bay Kemal kaç tane gözlem noktası olduğunu dahi bilmiyor... Dersini bir çalış ya. 12 gözlem noktasında bizi Suriye’nin askerleri korumadı. Suriye’nin askerleri, verilen söze, yapılan mutabakata uymadı. Uymadığı için de biz uyarılarımızı yaptık ve 12 gözlem noktasında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bay Kemal eğer arzu edersen seni de oraya gönderebiliriz. Bizim gözlem kulelerini Suriye askerleri koruyormuş. Eline diline dursun. Suriye askeri kendini korumaktan aciz.
DENSİZ BİR ZAT: (Kemal Kılıçdaroğlu) Bu şahıs, dün yine Moskova’daki görüşmemiz üzerinden, akılla ve izanla bağdaşmayacak değerlendirmelerde bulunmuş. Hayatında liderler düzeyinde uluslararası hiçbir toplantıya katılmamıştır. Böyle bir toplantıya nasıl girilir, nasıl çıkılır, nasıl oturulur, nasıl konuşulur, nasıl müzakere edilir, nasıl anlaşılır? Bilmiyor. Sadece cahil değil aynı zamanda densiz bir zatla karşı karşıyayız
FITRATINA UYGUN: İstihbarat mensuplarının ifşa edilmesini işleyenleri en hararetle savunan da yine CHP’dir. Kötü, hain olmak çok kolay. Zor olan, milyonlarca mazlumun hakkını korumak, milletin, devletin çıkarlarını savunmaktır. Kılıçdaroğlu, fıtratına, tıynetine ve meşrebine uygun şekilde, kolay olanı seçmiştir.
‘İnşallah bir kayıp vermeden atlatırız’
Bu hastalığın ülkemize sirayet etmemesi için gereken her türlü önlemi vakitlice aldık. Ancak hangi tedbiri alırsak alalım yakın çevremizde yaygınlaşmış bir virüsten tamamen korunmak mümkün olamadı. Ülkemizdeki vaka, Avrupa kaynaklı şimdilik tek bir örnekten ibarettir. Yarın (bugün) dar çerçeve bir toplantıyı bakanlarımız ve ilgili kurumlarımızla başkanlığımda yapacağız. Hiçbir virüs bizim tedbirlerimizden daha güçlü değildir. Bu virüsten korunmanın ilk şartı temizliktir. Biz de cuma gününden beri tokalaşmayı, kucaklaşmayı kesip uzaktan selamlaşma yöntemine geçtik. Türkiye inşallah bu sıkıntıyı bir kayıp vermeden atlatacaktır. Özellikle yaşlılarımızın ve bünyesi zayıf vatandaşlarımızın bir müddet kalabalık yerlerden uzak durmaları gerekiyor.
‘Batı zannetti ki şaka yapıyorum’
(Mülteciler) Biz 9 yıldır yedirdik, içirdik, giydirdik; şimdi Avrupa’ya gitmek istiyorlar. Biz de önlerini zorla kapamıyoruz. Aylar önce Batı’ya ‘Eğer adil yük paylaşımına yaklaşmazsanız kapıları açacağız’ dedim. Bunlar zannettiler ki şaka yapıyorum. Ve kapıyı açtık. Biz Yunan mezalimini tarihten biliriz. Şimdi gelenler de aynısını yapıyorlar. Bunlar sende durmayacak ki, sen de aç kapıyı, Batı’nın avro-dolar zengini memleketlerine senin üzerinden gitsinler. İnsanlık suçu işleyen Yunanistan’a, maalesef kimse ses çıkarmıyor. Niye? AB üyesi... Lafa gelince demokrasi ve insan haklarını kimseye bırakmayanlar, katıksız bir faşist olduklarını tüm dünyaya göstermiştir. (Mültecilere yönelik bir video izleterek) Nazilerin yaptıklarıyla, Yunanistan sınırındaki görüntüler arasında hiçbir fark yoktur. Öldürdükleri de var. Bunlar, Batı’nın ücretli lejyonerleridir.
AB DÜŞÜNSÜN: Yunanistan’a sadece 100 bin mülteci için 2-3 milyar avroyu şartsız şekilde aktaranlar, Türkiye’ye milyonlarca sığınmacı için çok komik rakamlar taahhüt edip, bunu bile göndermemişlerdir... Tek talebimiz, ülkemize verilen sözlerin yerine getirilmesidir. Bu yerine gelene kadar, kendi hareket tarzımıza göre yolumuza devam edeceğiz. Varsın gerisini Avrupalılar düşünsün.
Eski İYİ Partili vekil Çokal AK Parti’ye katıldı
İyi Parti’den kısa süre önce istifa eden Antalya Milletvekili Tuba Vural Çokal ile 5 belediye başkanı AK Parti’ye katıldı. Çokal ve başkanlara parti rozetlerini Erdoğan taktı.
Termal kameralı önlem
Cumhurbaşkanı Erdoğan’a TBMM’ye giriş yaptığı andan çıkışına kadar koronavirüse karşı önlem olarak “termal kamera” eşlik etti. Termal kamera, Erdoğan’ın yakınına gelen herkesin vücut sıcaklığını taradı. Kamerada ateşi 37.9 olarak tespit edilen bir vatandaşın süratle Erdoğan’ın yanından uzaklaştırıldığı bildirildi.