‘Kara bir leke’

Türkiye’nin sık sık darbelerle yara alan demokrasisine yeni bir darbe olarak eklenen 28 Şubat 1997’deki Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısının üzerinden 24 yıl geçti. O kara lekeye ilişkin mesajların bir kısmı özetle şöyle:

TBMM Başkanı Mustafa Şentop: Türlü türlü kisvelere ve suni gerekçelere dayandırarak, sandıktan çıkmadan iktidar olmayı, milli iradeye ait gücü gasp etmeyi hedefleyenler, Türkiye’nin refahına, kalkınmasına ve milletin değerlerine karşı işledikleri suçlar dolayısıyla tarihe birer kara leke olarak geçeceklerdir. Milletimizin basireti ve sağduyusu bütün çatışma ve kaos beklentilerini boşa çıkarmış, ‘28 Şubat bin yıl devam edecek’ sözünde ruhunu bulan milli irade karşıtlığı, 2002 seçimleriyle ağır bir yenilgiye uğramıştır. 28 Şubat darbesi, milleti ve iradesini hedef alması bakımından darbecilik geleneğinin karanlık örneklerinden biridir.

Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay: 28 Şubat bildirisi, yakın siyasi tarihimize düşürülmüş kara bir leke, temelinde yatan zihniyetle birlikte yok edilmesi gereken bir milli irade suikastıdır.

AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik: Milletimizin demokratik birikimi karşısında 28 Şubat mağlup oldu. Ama zihniyetinin yok olmadığını, sadece geri adım atmış gibi durduğunu görüyoruz. 28 Şubat’ın karanlık günlerine geri dönmemek için millet olarak demokratik birikimimize büyük bir güçle sahip çıkmalıyız.

‘Nefretle anıyoruz’

AK Parti Genel Başkanvekili Numan Kurtulmuş: Milli iradeye karşı topyekün savaş açanların bin yıl sürmesini planladıkları 28 Şubat darbesi, aziz milletimizin hukuk, adalet ve özgürlük mücadelesi ile tarihin çöplüğüne gömülmüştür. Üzerinden yıllar  geçse de yaşattığı zulüm hala taze olan 28 Şubat’ın mağdur, mazlum ve şanlı direnişçilerini şükran ve saygıyla, 28 Şubatçıları ve onların zelil destekçilerini ise nefretle anıyoruz.

Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu: 28 Şubat demokrasimize yapılmış açık bir darbeydi. Milletin iradesine karşı yapılan tüm darbeler  yenilgiye mahkumdur. Yaşasın Demokrasi!

Adalet Bakanı Abdulhamit Gül: ‘Bin yıl sürecek’ denilen 28 Şubat süreci ve ilkel uygulamaları, milletimizin vicdanında mahkum edilerek tarihin kirli sayfalarında yerini almıştır. Türkiye, bir daha darbe utancı yaşamayacaktır.

‘Asker-sivil iş birliği’

İletişim Başkanı Fahrettin Altun: 28 Şubat, Türkiye Cumhuriyeti Hükûmeti’nin yanında toplumun büyük bir kesimine karşı başlatılan bir “cadı avı”dır. Bu antidemokratik ve ahlaksız süreç ne yazık ki asker-sivil işbirliği ile gerçekleşmiştir. Belli siyasi partiler, STK’lar ve sözde aydınlar bu koronun içerisindeydi... 28 Şubat bir darbedir. Millete kin besleyenlerin kustuğu zehirdir. 28 Şubat, müstemleke zihniyettir. Altun sosyal medya hesabından yaptığı videolu ikinci bir paylaşımda da CHP’nin 28 Şubat süreciyle bağlantılı olduğunu iddia ederek, “Milletimizden özür dileyin!” çağrısı yaptı.

‘Millet iradesine darbe’

Türk siyasi tarihinde “postmodern darbe” olarak bilinen, dönemin  Başbakanı Necmettin Erbakan’ın istifasını getiren, bin yıl süreceği iddia edilen ve “demokrasiye balans ayarı yapıldı” şeklinde lanse edilen 28 Şubat’ın üzerinden 24 yıl geçmesine rağmen toplumsal, siyasal ve hukuksal alanda oluşturduğu  darbeler hala zihinlerde tazeliğini koruyor. 28 Şubat 1997’deki Erbakan kabinesinde Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı olan Tansu Çiller ile İçişleri Bakanı olan Meral Akşener o günü anlatırken, “Millet iradesine darbeydi” ifadelerini kullandı.

Çiller, “Sayın Cumhurbaşkanı Demirel tarafından bana ve Sayın Erbakan’a ‘Asker ayakta’ şeklinde mesajlar iletilmeye başlandı. Hatta bu  tehditler öyle boyutlara geldi ki evlatlarım, ailem hedefteydi. ‘Ne yapacaksanız  bana yapın, ipim cebimde’ dedim” ifadelerini kullandı. l AA