Oruç Reis için yeni Navtex

Türkiye, Oruç Reis’in sismik araştırma yapacağı Meis Adası güneyi için, 21 Temmuz’da Navtex yayınlamış, bu gelişme üzerine Yunanistan ile bölgede gerilim tırmanmıştı. Almanya’nın devreye girmesiyle Türkiye, Oruç Reis’in faaliyetlerini askıya almıştı. Yunanistan ile Mısır arasında yapılan ve Türkiye’nin “yok hükmünde” değerlendirdiği sözde deniz yetki sınırlandırma anlaşmasının ardından, Ankara’dan önemli bir adım daha geldi. Türkiye, dün sabah yayımladığı Navtex (denizcilere duyuru) ile, Oruç Reis Sismik Araştırma gemisinin faaliyetlerine devam kararı aldı. Türk Deniz Kuvvetleri Seyir Hidrografi ve Oşinografi Dairesi Başkanlığı tarafından Antalya istasyonu üzerinden yapılan duyuruda, Oruç Reis Sismik Araştırma gemisi, Ataman Tedarik Gemisi ve Cengiz Han Taşıma gemisinin, 10-23 Ağustos tarihleri arasında sismik araştırma faaliyeti yürüteceği bildirildi. Navtex ilan edilen bölgeye, 6 deniz mili açıktan geçilmesi uyarısı yapıldı. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Twitter’dan yaptığı açıklamada, Türkiye’nin enerji bağımsızlığı için Akdeniz ve Karadeniz’deki çalışmaların aralıksız devam edeceğini bildirerek “83 milyon arkanda Oruç Reis. Rast gele” dedi.

Yunanistan alarmda

Navtex ilanı, Yunanistan ve Kıbrıs Rum kesiminde telaş yarattı. Yunanistan Genelkurmay Başkanlığı dün sabah acil toplantı kararı aldı. Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Türkiye’nin Navtex ilanı sonrası Milli Güvenlik Hükümet Konseyi’ni (KYSEA) acil toplantıya çağırdı. Avrupa Birliği (AB) Komisyonu Başkanı Charles Michel’i telefonla arayan Miçotakis, NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile de telefonda görüştü. Stoltenberg, görüşmesine ilişkin “Doğu Akdeniz’deki durum, müttefik dayanışması ruhuyla ve uluslararası hukuka uygun şekilde çözülmeli” dedi. Rum Dışişleri Bakanı Nikos Christodoulides, Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias ve Mısır Dışişleri Bakanı Samih Şükri ile telefonda görüştü.

Yunanistan, Türkiye’nin Navtex ilanına karşı, aynı bölgede bir Navtex duyurusunda bulundu. İlanda, Türkiye Navtex’inin geçersiz olduğu, o bölgenin Yunanistan kıta sahanlığı içinde bulunduğu ileri sürüldü. Yunanistan’ın Navtex ilanına Türkiye’den kısa sürede yanıt geldi. Antalya İstasyonu üzerinden yapılan duyuruda, “Oruç Reis, Ataman ve Cengiz Han isimli gemiler tarafından Türkiye Cumhuriyeti adına uluslararası hukuka uygun olarak Türk Kıta Sahanlığında sismik çalışmalar icra edilmektedir” denildi. Yunanistan Navtex’in, yetkisiz istasyon tarafından yayınlandığı ve bölgede yayın yapmaya yetkisinin Antalya istasyonu olduğu bir kez daha vurgulandı. Yunan basınının ordu kaynaklarına dayandırdığı haberlerde, “Yunan Silahlı Kuvvetleri alarmda” ifadesi kullanılarak, Oruç Reis ve beraberindeki gemilerin, “Yunan Donanması tarafından izlendiği ve askerlerin izinlerinin iptal edildiği” kaydedildi. Yunan medyası, “Türkiye, Mısır-Yunanistan anlaşmasına meydan okuyor” başlıkları attı.

‘Türk donanması koruyor’

Milli Savunma Bakanlığı, Twitter’dan Oruç Reis’e koruma sağlayan savaş gemilerinin görüntülerini paylaşarak şu ifadeleri kullandı: “MTA ORUÇ REİS araştırma gemisine Türk Deniz Kuvvetleri tarafından refakat ve koruma sağlanmaktadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, deniz yetki alanlarımızda uluslararası hukuktan kaynaklanan hak, alaka ve menfaatlerimizi koruma azim ve kararlılığı çerçevesinde gerekli tüm tedbirleri almıştır.”

‘Hüsrana uğrayacaklar’

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Hami Aksoy, Yunanistan Dışişleri Bakanlığı’nın Oruç Reis’in faaliyetlerine dair açıklamasına ilişkin yöneltilen soruya yazılı cevap verdi. Aksoy, Oruç Reis araştırma gemisinin Türkiye’nin BM’ye bildirdiği kıta sahanlığı içinde ve hükümetin 2012’de TPAO’ya verdiği ruhsat sahaları dahilinde olduğunu kaydetti. Aksoy, şunları kaydetti: “Meis Adası başta olmak üzere, bölgedeki Yunan adalarının Türkiye’nin kıta sahanlığını kesmesi uluslararası hukukun temel ilkesi olan hakkaniyet ilkesine aykırıdır. Akdeniz’de gerginliği arttıran taraf Türkiye değil, Yunanistan’dır. Asırlar boyunca Türk hakimiyetinde bulunan Akdeniz’den ülkemizi dışlamaya çalışmak kimsenin haddine değildir. Akdeniz’in ‘tek sahibi benim’ anlayışıyla hareket edenler hüsrana uğrayacaktır.” l ANKARA Milliyet