Siyaset ‘Serrac’ı yalnız bırakmayacağız’

‘Serrac’ı yalnız bırakmayacağız’

25.01.2020 - 07:50 | Son Güncellenme:

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Almanya Başbakanı Merkel ile yaptığı görüşmenin ardından “Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne destek vermek BMGK’nın 2259 sayılı kararı gereğince bir tercih değil yükümlülüktür” diye konuştu. Hafter’in uzlaşmaya yaklaşmadığını belirten Erdoğan, “Biz Libyalı kardeşlerimizi yalnız bırakmamakta kararlıyız” dedi

‘Serrac’ı yalnız bırakmayacağız’

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, dün Türkiye’ye ziyarette bulunan Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Libya ve Suriye başta olmak üzere bölgesel konular ve ikili ilişkileri görüştü. Cumhurbaşkanlığı Vahdettin Köşkü’nde gerçekleşen görüşmenin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan “Başta Libya ve Suriye olmak üzere bölgesel gelişmeler hakkında fikir teatisinde bulunduk. Ülkelerimiz arasındaki köklü dostluk ilişkilerinin sürdürülmesinin, Türkiye ve Almanya’nın yanı sıra bölgemizin de menfaati olması konusunda hemfikiriz. Ekonomi, ticaret, yatırım, enerji ve turizm alanlarında mevcut işbirliğimizi daha da ileri taşımakta kararlıyız” dedi. Erdoğan şöyle devam etti:

Haberin Devamı

AB DÖNEM BAŞKANLIĞI: Türkiye ile AB ilişkilerini ele aldık. Almanya, Temmuz ayından itibaren AB dönem başkanlığını üstlenecek. Bunun Türkiye-AB ilişkilerinin geliştirilmesi bakımından önemli fırsat olacağını düşünüyoruz. Almanya’daki 3,5 milyona yakın Türk toplumunun huzuru ve refahı bizim için öncelikli meseledir. Bu doğrultuda Alman dostlarımızın atabileceği çok adım bulunuyor.

İDLİB HALKINI KURTARALIM: Avrupa’nın ve AB ülkelerinin mültecilere daha fazla yardım yapmaları her şeyden önce insani bir sorumluluktur. 4 milyon insanın yaşadığı İdlib rejimin ağır saldırılarına maruz kalmakta. İnsani dramı hafifletmek için elimizden gelen çabayı sergiliyoruz. Sayın Merkel’e bu konuda neler yaptığımızı anlattım. İstiyoruz ki kış mevsiminde artık çadırlardan İdlib halkını kurtaralım. Herkesin rejim üzerinde de baskı kurması gerekmektedir.

Haberin Devamı

BERLİN ZİRVESİ: Sayın Şansölyeye Berlin sürecini başlatarak Libya’da çözüm çabalarına destek sağlamasından ötürü teşekkür ediyorum. Biz Libya’da askeri bir müdahalenin çözüm olmadığını her seferinde vurguladık. Türkiye olarak Almanya’nın inisiyatifine en etkin, samimi destek veren ülkelerin başında yer aldık. Ulusal Mutabakat Hükümeti’ne destek vermek BM Güvenlik Konseyi’ne (BMGK) 2259 sayılı kararı gereğince bir tercih değil yükümlülüktür. Darbeci Hafter’in ve destekçilerinin son birkaç gündür saldırılarını artırması, bu şahsın uzlaşı gibi bir niyetinin olmadığını göstermiştir. Biz Libyalı kardeşlerimizi yalnız bırakmamakta kararlıyız. İran ve Irak’ta da son dönemde gerilimin arttığını görüyoruz. DEAŞ sonrası tekrar ayağa kalkamaya çalışan Irak’ın yeni bir kaosun ve kargaşa iklimine sürüklenmesine izin verilmemelidir. Taraflara sağduyu ve aklıselim çağrısında bulunuyoruz.

MOSKOVA’DAN KAÇTI: Serrac yanlısı güçlere askeri konuda eğitim vermek için TBMM’den süreci tamamladık. Heyetimizi gönderdik, gönderiyoruz. Burada biz Serrac’ı yalnız bırakmayacağız. Askerimiz orada eğitim çalışmalarına gerekli desteği verecek. Biz terör noktasında herhangi bir tanınırlığı olmayan kişiliğe değil, Serrac’a, BMGK’nin meşru olarak tanıdığı bir kişiye ve onun ordusuna destek veriyoruz. Hafter’in böyle bir tanınırlığı söz konusu değil. Ama Hafter nasıl bazı ülkeler tarafından tanınıyor, bunu anlamakta zorlanıyoruz. Moskova’dan kaçmıştır adeta. Berlin sürecine davet edilmiştir. Ne yazık ki 55 maddelik metne de yine imzasını koymamış, daha sonra koyacağı söylenmiştir. Daha sonra aldığım bilgiye göre, Sayın Merkel’den bunu aldım. 28’inden sonra bu askerlerin belirlenen 5+5’e isim verdi, oraya katılacağı söyleniyor. Bunlar tutarlı şeyler değil. Bu tür insan şımartılıyor, destek veriliyor, bu desteklerin arkasında Abu Dabi yönetimi, Mısır var. Bunlar ciddi manada silah desteğini veriyorlar. Wagner bu işin arkasında var, onun arkasında kimlerin olduğu malum. Sudan’dan 5-6 bin kara gücü söz konusu. Bütün bunlar olurken, 500 yıllık mazi söz konusu olan Türkiye’yi davet eden dostlara hayır dememiz mümkün değildi.

Haberin Devamı

‘Serrac’ı yalnız bırakmayacağız’

Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Almanya Başbakanı Merkel, Vahdettin Köşkü’nde görüştü.

Haberin Devamı

‘Hafter imza koymadı’

Angela Merkel, “İkili konuların yanı sıra bölgesel ve stratejik konuları ele aldık. Türkiye’nin mülteciler konusunda sağladığı önemli ve takdire şayan destekleri takdir ettiğimizi ifade ettik. Nüfus açısından burada 3,5 milyon daha fazla mülteciyi kabul etmenin Türkiye açısından ne kadar önemli bir çaba olduğunu takdir ediyoruz” ifadelerini kullandı.

Merkel, Libya konusunda “Berlin Konferansı, statükonun tespit edilmesi içindi. Taraflar aynı zamanda ateşkesi destekleme konusunda yükümlülük üstlendiler. Ateşkes ihlal edildi. Fakat konferanstan beri daha önce de Rusya’daki görüşmelerden beri çatışmalar epey azalmıştı. Şu anda önemli olan askeri komitenin toplanması. Bu anlaşmanın ötesinde sonuç bildirgesinin ötesinde sayın Sallame’ye bu komitenin üyeleri, öneri, isimler bildirildi. Ben tabii ki bütün çatışmaların hemen sonlanacağını beklemiyordum. 55 maddeyi kabul etmeleri çok önemliydi tarafların. Almanya olarak yoğun olarak bu süreci takip ediyoruz” dedi. Erdoğan araya girerek, “55 maddeyi sözde kabul etmek başka bir şey ama altına imzayı koymak başka bir şey. Hafter, henüz buna imzayı koymuş değil. Bunları biz tamamıyla kabul olarak anlamıyoruz. Uluslararası diplomasi anlayışımız, uluslararası hukuk ve anlaşmalarda böyle bir durum söz konusu değil. Hafter’in yarın ne yapacağı belli olmaz, onu da söylemiş olayım” dedi.

Haberin Devamı

Merkel, “Bu 55 madde toplantıya katılanlar tarafından kabul edildi. Daha sonra BM Güvenlik Konseyi’nde onaylanacak. Sayın Serrac da kabul etti. Hafter sadece ateşkesi kabul etti, askeri komite için isim bildirdi. İlk hedef aslında şu ana kadar destek verenlerin bir araya gelmesiydi. 5+1 toplantısının gerçekleşmesiydi” diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ise “Sayın Şansölye kabul etti ama imza koydu mu? İmza yok” dedi. Merkel ise, “Belki bir yanlış anlama söz konusu. Hafter de evet 55 maddeyi kabul ettiğini söylemedi gerçekten. Sadece ateşkesi kabul etti, Moskova’da imzalamadı, bu konuda haklısınız” açıklamasında bulundu.

‘İlişkilerimiz için büyük bir hazine’

Almanya Şansölyesi Angela Merkel de Türk-Alman Üniversitesi’nin açılışında yaptığı konuşmada dünyada hiçbir şeyin bireylerin eğitimi kadar önemli olmadığını vurguladı.

Merkel şöyle devam etti: “Bilim ve eğitim insanların yaratıcılığını ve özgürlüğünü teşvik eder ve geliştirir. Einstein’ın dediği gibi, merak aslında çok kırılgan bir bitkidir ve özellikle özgürlüğe ihtiyacı vardır. Aslında bilim ne kadar özgürse, bilimden elde edilen sonuçlar da o kadar zengindir. Bilimsel çalışmanın kısıtlı özgürlüklerde nasıl olduğunu ben bizzat fizik profesörü olarak Doğu Almanya’da yaşadım ve kazandığımız özgürlükle daha önce hayallerimizde görebildiğimiz sonuçlara ulaştık. Hayat daha kolay olmuyordu elbette. Fakat mesleki ilerleme için çok önemli koşullar sağlanıyordu. Başlangıçta burada da bir hayal gibi görünen gelişmeler vardı. Fakat bugün bu Türk-Alman Üniversitesi’nin çok etkileyici kampüsünün açılışını gerçekleştirdik. Türk-Alman Üniversitesi, Türkiye ile Almanya arasındaki iş birliğinin olağanüstü bir örneğidir. Bu kampüs, Türk-Alman ortaklığını simgeliyor. Türk-Alman Üniversitesi, ülkelerimiz arasındaki ilişki için büyük bir şans, büyük bir hazine. Zira bu üniversite yakın bir işbirliğinin ürünü değil sadece, ilişkimizi gelecekte daha da güçlendirecek ve buradan mezun olan öğrencilere bilimde, ekonomide ve bürokraside sorumluluk taşıyan öğrenciler mezun olacak.”

Merkel, mültecilerin eğitimine dikkat çekerek, “Türkiye bugün de milyonlarca Suriyeli mülteciye sığınma imkanı sağlıyor. Bu çabalar bizim teşekkürümüzü ve takdirimizi kazanıyor. Mülteciler için eğitim çok önemli çünkü daha iyi bir gelecek için umut veriyor. Ülkelerine döndüklerinde, bu ülkenin yeniden inşasına katkıda bulunabilirler veya geldikleri ülkeye daha iyi uyum sağlamalarını sağlar. Türkiye bu konuda da Avrupa’nın ve Almanya’nın desteğiyle önemli çabalar sarf ediyor” diye konuştu.