Son dakika haberi... Bakan Çavuşoğlu'ndan önemli açıklamalar

Bakan Çavuşoğlu, CNN Türk'te katıldığı canlı yayında, dış politika gündemine ilişkin değerlendirmelerde bulundu.

SMO askerlerinin Libya'da para veya Türk vatandaşlığı karşılığında savaştırılacağı iddialarına yönelik soruya Çavuşoğlu, "Tamamen gerçek dışı." yanıtını verdi.

Çavuşoğlu, yönetilemeyen ülkelerin, çatışmaların veya terörün, insani dram boyutunun yanı sıra güvenlik boyutunun da bulunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti:

"Bu iddialar tamamen gerçek dışı. Suriyeliler üzerinden muhalefetin çok yanlış tutumları oluyor. Bunun bir insani dram olduğunu çabuk unutuyoruz. O iddiaların hiçbirisi doğru değil. Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlığının nasıl alınacağı kanunlarda belli. Dolayısıyla milletvekillerimizin ve siyasetçilerimizin de gerçek dışı, hayal ürünü iddialara inanıp ya da inanmak isteyip gündeme getirmesi doğru değil."

Muhalefetten, bakanlıklarına yönelik gelen soruları kendilerinin yanıtladığını ya da ilgili diğer bakanlıklara cevaplanmak üzere yönlendirdiklerini vurgulayan Çavuşoğlu, Libya'daki meşru otorite konumundaki Ulusal Mutabakat Hükümeti (UMH) ile iş birliğinin Birleşmiş Milletler (BM) kararları ve uluslararası hukuka uygun olduğunun altını çizdi.

Çavuşoğlu, "İdlib'de ateşkes bozuldu mu?" sorusunu yanıtlarken, İdlib'de durumun vahim hale geldiğini, Türkiye ve Rusya'nın görüşmelerinden sonra ateşkes ilan edildiğini hatırlattı.

Ateşkesin siyasi süreç için önemini vurgulayan Çavuşoğlu, rejimin saldırıları karşısında muhalefetin kendini korumak zorunda olduğunu söyledi.

Çavuşoğlu, rejimin acımasızca hastaneler ve okullara saldırdığını, birçok sivilin hayatını kaybettiğini, çok sayıda sivilin ise evini terk etmek zorunda kaldığını anımsattı.

"Eğer sokak çatışmasına dönerse bu savaş bitmez"

İdlib'de sükunetin sağlanması halinde Suriye Anayasa Komisyonunda ilerleme sağlanabileceğine işaret eden Çavuşoğlu, rejimin muhalefetten "kendisini terörist ilan etmesi şartını getirdiğini" söyledi.

Bu tutumla rejimin askeri çözüme inandığını ifade eden Çavuşoğlu, "Bunun durdurulması lazım. Bu şekilde olmaz. Eğer sokak çatışmasına dönerse bu savaş bitmez. Rejim, İdlib ile biteceğini düşünüyorsa orada da bitmez. Zaten şu anda kontrol ettiği diğer yerlerde de hiçbir şey sağlayamadığı için insanlar isyan etme noktasına gelmiş. Farklı ülkelerin istihbaratlarının raporları da bu yönde." diye konuştu.

Çavuşoğlu, bir an önce siyasi çözüme gidilmesi gerektiğini kaydederek, bu savaşın bitmesi, İdlib'de ateşkesin korunması için Türkiye'nin çaba sarf ettiğini vurguladı.

Çavuşoğlu, İdlib'deki ateşkesle ilgili "İdlib'de ihlaller var. Ateşkes tam anlamıyla bozuldu diyemeyiz. Önümüzdeki süreçte bu ihlalleri durdurabilirsek ateşkesi tekrar sağladık diyebiliriz. Ama bu saldırılar ve ihlaller artarak devam ederse o zaman ateşkesten bahsetmemiz mümkün değil." değerlendirmesinde bulundu.

Bakan Çavuşoğlu, AA Kahire ofisine Mısır güvenlik güçlerince baskın düzenlenmesi ve çalışanlarından bazılarının gözaltına alınmasına ilişkin değerlendirmede bulundu.

Söz konusu olaya ilişkin gelişmeleri yakından takip ettiklerini dile getiren Çavuşoğlu, şunları kaydetti:

"AA Genel Müdürümüz Şenol Kazancı ile daha olayın ilk geliştiği andan itibaren temas halindeyiz. Daha önce de böyle tacizler, yıldırmalar olmuş. Özellikle AA'da çalışan yerli insanlara yönelik olduğunu da görüyoruz. Ama neticede kimin olduğu önemli değil, AA'ya Mısır polisinin böyle bir baskın yapması kabul edilebilir değil. Açıklamamızı da yaptık. Gerek Mısır'ın buradaki misyonu nezdinde gerekse Kahire'deki Büyükelçiliğimiz gerekli temaslarda bulundular. Kötü muamele yok edindiğimiz bilgiye göre ama gözdağı veriyorlar. Özellikle Cumhurbaşkanımızın, Mursi'nin ölümüyle ilgili soruşturma gerektiğini vurgulayınca Mısırlılar agresif olmaya başladı. Son günlerde (Libya'da) ateşkes konusunda Rusya ile katettiğimiz mesafe ya da çabalarımız artınca Mısır'ın biraz daha agresifleşmeye başladığını görüyoruz."

Çavuşoğlu, olayın kabul edilebilir olmadığını yineleyerek, "İnsan hakları, basın özgürlüğü konusunda herkese ders vermeye çalışan Batılıların, kullanabildikleri ülkelerde bu tür şeyler olduğunda hiç sesi çıkmıyor. Türkiye'de böyle bir şey olsaydı bütün dünya ayağa kalkardı. Dünyadan şu ana kadar herhangi bir tepki olduğunu görmedik maalesef ama süreci yakından takip ediyoruz." diye konuştu.

Libya'da ateşkes sürecine ilişin, ülkenin doğusundaki gayrimeşru güçlerin lideri Halife Hafter'in tavrını değerlendiren Çavuşoğlu, şunları söyledi:

"Maalesef Hafter'in olumsuz tutumu sebebiyle Moskova'da bir ateşkes sağlanamadı. Metnin Arapça tercümesi konusunda görüş ayrılığı vardı. İngilizce metin üzerinde müzakereler vardı. Bu noktaya geldikten sonra Hafter zaman istemiş Ruslardan. Daha sonra 'Yarın sabaha kadar bize süre verin' demişler. Sabaha karşı Rusya'dan ayrıldıklarını gördük. Metnin içeriği konusunda bir sorun yoktu. 2 gün dediler bakalım ne olacak? Metin üzerinde bir mutabakat olmasına rağmen imzalamaması sonrası bizim izlenimimiz Hafter siyasi çözüm yerine bir askeri çözüm arıyor. Bugüne kadar Hafter'i teşvik eden ülkeler var."

Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile birlikte gittikleri Moskova'daki temasları sırasında Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısırlı yetkililerin de aynı zamanda Moskova'da bulunduğunu belirterek, "Biz Ruslara, 'Biz bunları kesinlikle toplantılarımızda istemeyiz, bunlar anlaşmayı sabote edebilirler' dedik." ifadesini kullandı.

"BAE, Mısır ve Fransa süreci sabote ediyor"

Çavuşoğlu, söz konusu krizin tırmanması yönünde özellikle BAE'nin agresif tutumuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:

"Bana göre BAE daha agresif bu konuda. Hatta Fransa'yı da göz ardı etmemek lazım. Fransa, Hafter'i destekliyor. Fransa, her konuda kendisine bir rol biçiyor, bir inisiyatif almaya çalışıyor. Orta Doğu, Suriye ve diğer konularda, hatta Berlin Zirvesi konusunda bile bunu gördük. Kendisinin içinde olmadığı birşeyi sabote etme konusunda Fransa'nın üstüne yok. Hafter'in saldırıyı başlatması ve sonrasındaki gelişmelerde sergiledikleri tutum sebebiyle süreci sabote eden ülkeler olarak BAE, Mısır ve Fransa'yı sayabilirim."

Çavuşoğlu, Hafter'in bundan sonraki süreçte ateşkesi bozmaması temennisini dile getirerek, "Suriye'de de biz bunu çok yaşadık. İnşallah daha önce yaşadıkları gibi çatışma haline dönüşmez. Bizim şu anda yaptığımız Libya hükümeti ile imzaladığımız ikili bir anlaşma var. Bunun içinde bilgi paylaşımı var, eğitim var. Askerler arasında eğitime yönelik çalışmalar var. Onun dışında bizim çalışmamız ateşkesi tesis etmek ve çatışmaları sonlandırmaktır. " diye konuştu.

Libya meselesinde Berlin Zirvesinin önemine işaret eden Çavuşoğlu, "Cumartesi günü arkadaşlarımız gidip ortak metne son katkılarını verecekler. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan başta ABD Başkanı Trump olmak üzere birçok lidere telefon açıp oraya katılması konusunda davet etti." dedi.

Çavuşoğlu, BAE davet edildiği durumda Katar'ın da davet edilmesi gerektiğini kaydederek, "Berlin sürecinin başarılı olabilmesi için ateşkesin devam etmesi lazım. Moskova'da Hafter belgeyi imzalamadan terk ettiği için ateşkesin bozulma ihtimali var. Sonuç alıcı bir zirvenin olması lazım." ifadelerini kullandı.