Mafyada eroin hesaplaşması

YERALTI dünyasında Sarıtaş kardeşlerin öldürülmesiyle sonuçlanan, üst düzey emniyet yetkililerinin de adının karıştığı kanlı hesaplaşmanın arkasında, yaklaşık 4.5 trilyon lira değerindeki 775 kilo eroinin esrarengiz bir şekilde kaybolması yatıyor.
Yeraltı dünyasındaki hesaplaşma, halen Hollanda'da tutuklu Hüseyin Baybaşin'in organizasyonuyla geçen yılın ilk aylarında İspanya'ya gönderilen 775 kilo eroinin ortadan kaybolmasıyla başladı. Yakın bir geçmişe kadar birlikte hareket eden uyuşturucu kaçakçıları, piyasa değeri yaklaşık 4.5 trilyon lira olan eroinin kaybolmasından birbirini sorumlu tuttu.
Ayvaz Korkmaz ve Hüseyin Uzun, Cemal ve Kemal Sarıtaş kardeşlerin eroini çalıp kendi hesaplarına sattıklarını öne sürerek Baybaşin'in de onayıyla infaz kararı aldı. Daha önce İngiltere'de uyuşturucu kaçakçılığı suçundan beş ay hapis yatan Kemal Sarıtaş, 14 Haziran 1998'de Bakırköy'de vurularak öldürüldü. Erdoğan Karaçam, Mehmet Belli, Gürkan Güneş ve İsmail Çakır cinayet suçundan tutuklanarak cezaevine gönderildi. Cinayeti planladığı iddia edilen Karaçam'ın Korkmaz'ın adamı olduğu belirlendi.

Ancak uyuşturucu kaçakçılarının hesaplaşması bununla bitmedi. Cemal Sarıtaş 1 Temmuz 1998'de Kartaltepe'de çarpraz ateşe tutularak öldürüldü. Sarıtaş'ı hastaneye, dayısı Atabilir Stoçi götürdü. Stoçi yeğeninin ölümü üzerine, dönemin İstanbul Asayiş Şube Vekili ve halen İstanbul Organize Suçlar Müdürü Sertar Saçan'a itirafında, yeğeninin hastaneye giderken kendisini vuranların ismini verdiğini iddia ederek "Cinayetin arkasında Havalimanı Koruma Şube Müdürü Yener Kur, İstanbul eski Narkotik Şubeden sorumlu Emniyet Müdür Yardımcısı Naci Kumaş, `Berber Yaşar' lakaplı Yaşar Aktürk, Ayvaz Korkmaz, Hüseyin Uzun, Karabük Emniyet Müdürlüğü Emniyet Amiri Abdurrahman Uyaran'ın bulunduğunu söyledi" dedi.
Sarıtaş'ın kızkardeşi Endem Sarıtaş da polise şu ifadeyi verdi:
"Kemal Abimin öldürülmesinden sonra Cemal Abim İspanya'dan geldi. Cinayeti Uzun, Korkmaz ve Kur'un işlediğini, bizleri de öldürebileceklerini söyledi. Bu görüşmeden sonra da öldürüldü."
Aralarında Kur, Aktürk ve Kumaş'ın da bulunduğu sekiz kişi hakkında çıkartıldıkları DGM'ce delil yetersizliğinden takipsizlik kararı verildi.

İstanbul Emniyet Müdürlüğü'nde gözaltında intihar ettiği belirtilen Uzun'un itiraflarında, Sarıtaş kardeşler cinayeti de önemli yer tuttu. Uzun, halen Bulgaristan'da olduğu sanılan ortağı Korkmaz'ın ünlü bir işadamıyla yakın ilişkisi bulunduğunu öne sürdü. Uzun'un itirafına göre önemli bir meslek örgütünün başındaki işadamı, siyaset dünyasına yakınlığıyla da biliniyor. Uzun'a göre işadamı, eşinin yasak aşk yaşadığından kuşkularak Korkmaz'dan yardım istedi. Korkmaz da adamlarına talimat vererek, işadamının karısıyla yasak aşk yaşadığı öne sürülen kişiyi öldürttü.