The Others Oktay'ın aşk çalımı

Oktay'ın aşk çalımı

06.06.1999 - 00:00 | Son Güncellenme:

Oktay'ın aşk çalımı

Oktayın aşk çalımı


Oktayın aşk çalımı
Beşiktaş'lı Oktay, karısının intiharı, aile dramlarının ardından şimdi de takım arkadaşı Serdar'ın yeni ayrdıldığı nişanlısıyla yaptığı ani evlilikle, yani yine özel hayatıyla haber oldu.

Oktay Derelioğlu: Karagümrüklü... Serdar Topraktepe de öyle... Çocuklukları birlikte geçti.
Oktay futbola Karagümrük'ün alt yapısında başladı... Serdar da öyle... Futbolu birlikte öğrendiler.
Oktay kısa sürede Ümit Milli Takıma kadar yükseldi... Serdar da öyle... Ay - Yıldızlı formayla birlikte ter döktüler.
Oktay Beşiktaş'a geldi... Serdar da öyle... Siyah - Beyazlı takımın başarısı için birlikte çaba gösterdiler.
Evet... Hayatları hep kesişti. Birlikte güldüler, birlikte üzüldüler.
Ya şimdi!... Serdar'ın bir süre önce ayrıldığı nişanlısıyla Oktay evlendi. Doğrusu işte bunu kimse tahmin edemezdi.

Babası ABD'ye kaçtı

Aslında Oktay'ın hayatı dramatik bir Türk filmi gibi. Daha küçük yaşlarda babası annesini terketti, Amerika Birleşik Devletleri'ne gitti. Bir daha da dönmedi. Oktay, yokluklar içinde büyüdü. Üvey babası ona öz oğlu gibi sarıldı, annesi hiç bir fedakarlıktan kaçınmadı.

Eşi intihar etti

Kısa süren bir Trabzonspor macerasından sonra Beşiktaş'a gelen Oktay, çocukluk aşkıyla evlenince mutluluğu yakaladı. Bir de oğlu oldu. Ama bu mutluluk uzun sürmedi. İki yıl önce Beşiktaş'ın Riva kampından dönerken eşinin intihar haberini aldı, yıkıldı. Alman Hastanesi'nde bir süre yoğun bakımda tutuldu. Fulya Tesisleri'nin önünde tedbir olarak ambülans bekletildi.
Arkadaşları anlatıyor; o sıralarda tesislerin balkonundan atlamak istemiş, etraftakiler güçlükle engel olmuş. Sürekli sakinleştirici ilaçlarla normal yaşama dönmesi sağlanmış.

Süslü ailesi

Normal yaşamı fazla uzun sürmedi. Bu kez de Ankaralı Süslü ailesi çıktı ortaya. "Oktay bizim oğlumuz" dediler. Hatta ısrar ettiler. Televizyonlarda ana haber bültenleri, gazetelerin manşetleri bu habere yer verdi. Oktay, Süleymaniye Doğumevi'ndeki kayıtları buldu, annesinin Nadide hanım olduğunu kanıtladı.

Karakolluk oldu

Bitmedi. Bir barda arkadaşlarıyla eğlenirken, bir magazin muhabiri, yanındaki mankenle fotoğrafını çekti. Kavga çıktı, karakolluk oldu. Yine futboluyla değil, özel yaşamıyla manşetlere çıktı.

Askerliği de olay

Askerliğini yaparken de olay adam oldu. Bir gün antrenmana geldiğinde dizleri ve dirsekleri yara içindeydi. Hocası Toshack sordu:
"Ne oldu?"
"Beni süründürdüler" yanıtını aldı.
Onun üzerine basın toplantısı düzenleyen Toshack'ın sözleri, Genelkurmay'la Beşiktaş'ı karşı karşıya getirdi.

Bunalıma girdi

Böbreklerinden de rahatsızlandı. Sık sık sakatlıklar yaşadı. Geçtiğimiz günlerde karın adalesinden ameliyat edildi. Dikişleri hala duruyor.
Hep şikayet etti; "Bunalımdayım. Kimse beni anlamıyor" dedi.
Ve Oktay yine Türkiye'yi sarstı. Futboluyla değil, yine özel yaşamıyla, Sezen Çakır isimli 20 yaşındaki İzmirli bir genç kızla olan sürpriz nikahıyla.
Nikahın öyküsü olayı daha da çarpıcı hale getiriyor.
Oktay, Esra Çakır'la aslında iki yıl önce tanıştı. Aralarında ciddi bir konuşma olmadı. İlişki de. Ünlü bir manken olmak isteyen Özel Yeditepe Üniversitesi öğrencisi Esra Çakır, fuarlarda hosteslik yapıyordu.
Esra Çakır, bir yıl önce bu kez Serdar'ın karşısına çıktı. Akmerkez'de bir cafede tanıştılar. İlişkileri kısa sürede ilerledi, aşka dönüştü. Bu bir yıl sürdü. 5 ay önce de aile arasında yapılan sade bir törenle nişan yüzüklerini taktılar.
Artık evlilik planları yapıyorlardı. Her şey iyi güzeldi de, tek engel Esra Çakır'ın manken olmak isteği idi. Hedefine ulaşmak için basamak olarak kullandığı fuar hostesliğine devam ediyor, Serdar'ın ailesi ise buna karşı çıkıyordu. Bu nedenle 1 - 2 ay önce Serdar'la ayrıldılar.
Aradan çok değil, sadece bir kaç gün geçti. Bu kez yine bir cafede Esra Çakır, Oktay'la buluştu. Birlikte oldular. Bir gün Oktay sordu:
"Benimle evlenir misin?"
"Elbette" dedi genç kız.
"Ama benim çocuğum var. Ona annelik yapar mısın?"
"Yaparım."
Oktay, konuyu annesine açtı. Anne Nadide hanım, önce olaya sıcak bakmadı. Ama güç de olsa ikna edildi. Esra Çakır, mankenliği bırakacağı sözünü de verince, birliktelik, önceki akşam sürpriz bir nikahla noktalandı.
Şimdi Serdar sessiz. Konuyla ilgili yorum yapmıyor. Birlikte büyüdüğü arkadaşıyla bir araya gelmemeye özen gösteriyor.
Oktay ise gelecek hafta çıkacağı balayının planlarını yapıyor.


‘Kutsal bir olay
gerçekleştirdik’

Beşiktaş'ta önceki akşam sürpriz bir şekilde nikahlanan Oktay, dün Fulya Tesisleri'nde bir basın toplantısı düzenledi ve herkesin bu evliliğe saygı göstermesi gerektiğini söyledi.
Sezer Çakır ile hayatını birleştirdiğini ve mutlu olduğunu belirten Oktay, "Benim kimsenin karısında, kızında gözüm yok. Bunu yapan şerefsizdir. Ortada polemiğe de gerek yok" ifadelerini kullandı.
Eşi ile bir buçuk yıl önce tanıştığını söyleyen Siyah - Beyazlı futbolcu, "Kendisini Serdar'la da tanıştırmıştım. O da ilişkimizi biliyordu" iddiasında bulundu.
Oktay, severek evlendiğini vurguladı ve "Ancak benden kaynaklanan hatalardan dolayı kendisine geç değer verdim. Yoksa daha önce de evlenebilirdik" dedi.
Kutsal bir olay gerçekleştirdiklerini söyleyen Beşiktaşlı oyuncu, "Ancak kamuoyunda insanlar tarafından eşimin kötü bir imajı çizildi gibi gözüküyor. Bunlar çok yanlış. Eşim bana namusuyla ve şerefiyle geldi. Birbirimizi seviyoruz" ifadelerini kullandı.
Serdar'la çocukluğunun birlikte geçtiğini de belirten Oktay, "İyi bir arkadaşız. Kendisini çok seviyorum. Serdar'ın üstünde çok emeğim var. Medyadan ricam biraz anlayışlı olsunlar. Herkesten bunu istiyorum. Yapılanlar ve yazılanlar için bir şey yapamam. Aynı takımda oynayacağız. Yine her zaman yan yana geleceğiz. Çünkü biz kendisiyle dostuz" diye konuştu.
Kendisi için "Serdar'ı Beşiktaş'tan gönderttirecek" şeklinde söylentilerde bulunulduğunu ifade eden Oktay, "Ben kimsenin ekmeği ile oynayamam. Böyle bir şey olamaz" dedi.