Ansiklopedi dediğin!

Yıllarca önce 2050'yi anlatan bir bilimkurgu film izlemiştim. Her şey değişmişti. Uçan arabalar, Paris - New York arasını 2 saatte kateden uçaklar, adeta yaşamın bir parçası haline gelen düşünen, hisseden robotlar ve daha neler neler. Hayal gücünün sonsuzluğunda hemen her şey düşünülmüştü. Internet, cep telefonu gibi şimdi günlük yaşantımızın bir parçası haline gelen teknoloji harikaları o zaman ancak filmlerde vardı. Hayal dünyasının kalıplarını zorlayan benzeri filmlerde değişmeyen ender materyallerden biri de gazete ve kitaplardı.
Sanal ortamda üretilen gazete ve kitaplar elbette vardı. Hem de şu andakilerden çok daha gelişmişti. Düğme büyüklüğündeki CD'lerden yüzlerce kitabı ekrana taşıyabiliyor, her saat başı yenilenen haberleriyle sanal gazetelere anında ulaşılabiliyordu.
Bilgiye ulaşmak bir tuşa basmak kadar yakındı. Sadece eldeki kitap ve ansiklopedi CD'lerinden değil, dünyanın en büyük kütüphanelerine girip istediğiniz kaynaktan yararlanmak sıradan bir işti. Nitekim daha şimdiden o yolun pek çoğu katedildi...
Radyo gibi işitsel, televizyon gibi görsel, internet üzerinden olduğu gibi sanal medya geliştikçe hep gazetelerin, kitapların, ansiklopedilerin sonunun geleceği öne sürüldü. Oysa yazılı basın hep var oldu. Var olmaya da devam edecek.
Bu çerçeveden bakıldığında Milliyet'in 50. yıl armağanı olarak okuyucularına vereceği AXIS 2000 çok ama çok önemli bir boşluğu dolduracak. Onu dokunarak, hissederek, uzanarak, yatarak bazen bir ağaç gölgesinde bazen de masanızın başında önemli satırların altını çizerek, kenanına not düşerek okuyacaksınız. Okumanın doyumsuzluğunu, araştırmacılığın derinliğini bugüne kadar olduğu gibi yine on binlerce sayfa, binlerce fotoğraf ve grafik arasında tarihten geleceğe yolculuk yaparak AXIS 2000'de bulabileceksiniz.
Yıllardır hep ekrana yazıyorum. Pek çok bilgiye yine ekranı tarayarak ulaşıyorum. Ama okuma zevkimi kağıdın, mürekkebin kokusunu duyarak hala kitaplarda alıyorum. Galiba bu hep böyle devam edecek.

Ek kontenjana dikkat

Üniversitelerde ek kontenjan başvuruları bugün start alıyor. ÖSYM tarafından hiçbir fakülteye yerleştirilmeyenlerin bu olanaktan yararlanmaları için son fırsat. Puanı yüksek olup açıkta kalanlar bir yıl daha bekleyip kazanma şansını riske sokma yerine ek kontenjandan yararlanabilirler. Bu konuda en önemli nokta, adayların ek kontenjanla yerleştirildikler takdirde gidip "ğrenim görmeyecekleri fakülteleri listelerine almamalarıdır. Yoksa puanları gelecek yıl önemli ölçüde düşecektir.



Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr