Bayram armağanı

Gençlerden ne kadarı, acaba bugün kendi bayramları olduğunun farkında? Pek çoğunun böyle bir coşku içinde olmadığını hepimiz biliyoruz.
Son yıllarda lise müdürlerinin giderek yükselen bir şikayeti var:
19 Mayıs törenlerine katılacak öğrenci bulamıyoruz. Öğrenci razı olsa bile velisi itiraz ediyor. Hangisi olursa olsun, bayram deyince artık ilk akla gelen tatil...
Manevi duygular gibi ulusal değerler de, maalesef yok olup gidiyor. Hem de bir daha zor tamir edilircesine...
Gençler arasında hala Atatürk'ün kendilerine bıraktığı emanete, dört elle sarılanlar yok mu? Elbette var. Hem de sayıları hızla artıyor. Ama onları da gören, sahip çıkan yok!..
Gençleri görmezden gelen ve anlamak için hiçbir çaba sarf etmeyenlerin en başında da anne babalar, devlet, öğretmenler, medya ve sözde gençlere destek için kurulan vakıflar, dernekler, kulüpler geliyor...
Hepimiz çok iyi biliyoruz ama ortak sorunlarını bir kez daha hatırlatalım ve bunları çözmek için kimlerin çaba gösterdiğini, daha doğrusu göstermediklerini bir filim şeridi gibi gözümüzün önünden geçirelim. İşte bazı sorunlar:
* Eğitim olanaklarından yeterince yararlanamıyorlar.
* İstedikleri alanlardan çok, istemedikleri alanlarda eğitime zorlanıyorlar.
* Burs, barınma ve yemek konusunda olağanüstü mağdur durumdalar.
* Lafa gelince hemen herkes gençlerin başlarının üzerinde yeri olduğunu söylüyor ama iş icraata gelince, en son akla gelen onlar oluyor.
* Gençler artık evde, okulda, sokakta, devlet katında, politikada, kısacası her yerde önemsenmek arzusunda. Dinlensin, görüşleri dikkate alınsın, hak ettiklerinde önleri açılsın istiyorlar...
Gençlerin istedikleri bu kadarla bitmiyor. Giderek artan bir şekilde değişik platformlarda görüşlerini, isteklerini dile getiriyorlar. Örneğin bugün Van'da olduğu gibi...
Gençlere bayram armağanı olarak Atatürk'ün şu sözlerini armağan etmek istiyorum. Eminim ki ömür boyunca, en sıkıştıkları anda kendilerine sunulan bu armağanın önemini çok daha iyi anlayacaklardır.
Atatürk, büyüklük o dur ki diye başlıyor ve şunları söylüyor:
"Şu veya bu yoldan birtakım kimselere kendinizi beğendirmek hevesi içine düşmeyiniz. Bunun hiçbir önemi ve kıymeti yoktur.
Büyüklük o dur ki, hiç kimseye eğilmeyeceksin, hiç kimseyi aldatmayacaksın. Memleket için gerçek ülkü ne ise onu görecek, o hedefe yürüyeceksin.
Herkes senin aleyhinde bulunacaktır. Önüne sayısız engeller yığılacaktır. Kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak bu güçlükleri aşacaksın.
Ondan sonra sana büyüksün derlerse, bunu söyleyenlere güleceksin..."
Özetin özeti: Onlar, gerçekten ama gerçekten bizim geleceğimiz!..


Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr