Abbas GÜÇLÜ
Her hafta 150'yi aşkın faks, mektup ve E-mail geliyor. Çoğu sorun dolu. Hemen hemen her konuda vatandaş haklı. Ama zarar gören yine hep o. Bu nasıl bir düzen ve devleti yönetenler nasıl insanlar ki, başarısızlığın diz boyu olduğu bu ülkede hala ayakta kalabiliyorlar?
Bir eğitimci, gazeteci ve bir baba olarak çocuklara, gençlere hep okumalarını, daha çok okumalarını önerdik. Anne babalara, çocuklarına bırakacakları en iyi mirasın eğitim olduğunu anlattık...
Yıllardır köşemizi izleyen ve bizimle aynı duyguları paylaşan
Faruk Baçekapılı ve oğlu
Hasan Galip de ne dediysek yapmış. 10 yıl kadar önce
"Fen lisesine gitsin" demişiz Fen Lisesi'ne gitmiş. Ardından
Boğaziçi ve Amerika gelmiş. Hem de ABD'nin en iyi üniversitelerinden
Jale'de burslu olarak doktora yapmış. Yani bir gençten ne bekleniyorsa, fazlasıyla yerine getirip, büyük bir coşkuyla Türkiye'ye dönmüş. Ama arkasında ne bir siyasi, ne de bir tarikat olmadığı için iş başvuruları hep geri dönmüş. Şimdi evde oturuyor.
Bir ülke için bundan daha büyük hovardalık olur mu? Bir anne, baba ve bir genç için bundan daha büyük yıkım olur mu?..
Yüreği yanık baba
Faruk Bahçekapılı'nın yazdıklarını birlikte okuyalım:
"Lise mezunu iş arar, üniversite mezunu iş arar, mastır yapan iş arar. Peki doktora yapmış bir kişi iş arar mı? Hem de doktorasını YALE Üniversitesi'nde tamamlamış bir kişi, iş arar mı, aramalı mı?..
Oğluma 5 yıldır Amerika'dasın doktoran bitince yurduna gel artık, bu karşılıklı özlem bitsin dedim. Geldi. Şimdi bana baba sözünü dinledim ve yurda döndüm. Başvurmadığım yer kalmadı ama iş bulamıyorum. Amerika'ya geri döneyim derse, ben ona ne diyebilirim...
Amerika'da baba parası ile sıradan bir okulda okumadı, yüz tane sınavdan geçerek YALE bursunu kazandı. Zaten baba parasıyla 5 yıl Amerika'da okumuş bir insan hiç iş arar mı?..
İçim yanarak yazıyorum. 25 yılıdır hep birincilikle okuyan oğluma, utanarak, tiskinerek, torpil olacak birini arıyorum.
Sayın Güçlü, Türkiye doçentine iş veremeyecek kadar fakir veya doçentlerin bile iş bulamayacağı kadar zengin ve kalkınmış bir ülke midir?..
Parlementoyu lüks hale getirirken, doçentine kadro verebilen bir Türkiye istiyorum. Kafaları ışık saçmayan bir toplumun ışıldaklı parlementosu ne işe yarar?.."
"Beyin güçü" oluyor diye yakınanlar,
"giden gelmiyor" diyenler nerdesiniz? YÖK Başkanı, Milli Eğitim Bakanı, üniversite rektörleri,
Yale'den alınan doktora sizler için birşey ifade etmiyor mu? İlla torpil mi istiyorsunuz?..
Hasan Galip, ne ilk örnek, ne de son örnek. Yazıklar olsun hepimize...
Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr