ÖLÜM, meğer ne kadar kolaymış. Geçtiğimiz hafta Yüksek Tansiyon'da, Eğit - Sen'den Alaadin Dinçer'le birlikte Erhan Akyıldız'ın konuğuyduk. Öğretmenler Haftası nedeniyle öğretmenleri tartıştık. Program öncesi ve sonrasında uzun uzadıya sohbet imkanı oldu. 20 yıla yakındır hep ağabeyimizdi. Milliyet'ten ayrıldıktan sonra da kontaktımız hiç kopmadı. Babacan tavrı, dostluğu, hoşgörüsü ve dürüstlüğü hep arkadan gelen bizlere örnek oldu.
Sağlığı yerindeydi. Böbreklerinden sorunu olan Dinçer'e uzun uzadıya "aman sağlığına dikkat et" türünden önerilerde bulundu. Keyifliydi. Söz çocuklardan açıldığında, bizimkilerin kronikleşen yaramazlıklarının geçici olduğunu bir kez daha hatırlattı ve oğluyla, kızıyla duyduğu gururu, gözleri ışıl ışıl bir kez daha anlattı.
Eğitime olan ilgisi, sevgili eşinin öğretmen oluşunun da ötesinde hiç eksik olmadı. Eğitimi sık sık gündeme getirir ve kısır tartışmaların ötesine geçerek somut öneriler ortaya konmasına çalışırdı. Program bitiminde de 8 yıllık kesintisiz eğitimin bir yıllık değerlendirmesi için en kısa zamanda tekrar bir araya gelmeyi kararlaştırdık. Tarihi ve konuklar bile belirlenmişti. Ama olmadı. Yazılamayan yazılar gibi, çekilemeyen programlar da oluyormuş.
Rahat uyu Erhan Ağabey, meslek adına öylesine parıltılı işler yaptın ve öylesine saygıdeğer bir isim bıraktın ki, başta sevgili ailen olmak üzere hepimiz seninle gurur duymaya devam edeceğiz...
Milli Eğitim Bakanlığı, son aylarda, mesleki eğitimi, gündemin ilk sırasına aldı. Sadece mesleki teknik eğitimin ele alınacağı Milli Eğitim Şurası'yla ilgili hazırlıklar tamamlanmak üzere. Bakan Uluğbay'ın ve müsteşarı Bener Cordan'ın konuya yaklaşımları da fazlasıyla sıcak.
Yaratılan hava olumlu, peki istim arkadan geliyor mu? Bu sorunun cevabını da Milli Eğitim eski bakanlarından Köksal Toptan verdi. Toptan'a göre mesleki teknik eğitim çok büyük tehlike ve tehditle karşı karşıya. Bunun sorumlusu da mevcut hükümet.
Toptan, üniversite giriş sınavında yapılan son değişikle, mesleki teknik okul öğrencilerinin üniversiteye girmelerinin adeta imkansız hale getirildiğine dikkati çekerek şöyle konuştu:
"ANASOL - D hükümeti, mesleki eğitim alanında bugüne kadar hiçbir şey yapmadığı gibi, mesleki eğitime ileride çok büyük zararlar verecek adımlar attı. Üniversiteye girişte meslek lisesi mezunlarının mağduriyeti, bu okulları, ikinci sınıf öğretim kurumu durumuna düşürmüştür. Ya kontenjanları boş kalacaktır ya da en zayıf öğrenciler bu okullara yönlendirilecektir ki, bu da teknik adamların seviyesinin yükselmesi gereken bir ortamda çok büyük yanlıştır..."
Toptan'ın dikkat çektiği bir başka nokta ise Türkiye'de sosyal statünün ve yedek subaylığın olmazsa olmaz sembolü olan üniversite diplomasının, meslek lisesi mezunlarına çok görülmesi...
Öyle anlaşılıyor ki, birkaç ay sonra yapılacak Milli Eğitim Şurası çok çetin geçecek.
Yazara E-Posta: a.guclu@milliyet.com.tr
