Önümüzde çok önemli bir seçim var.
7 Haziran’da, belki de son yılların en önemli seçimi olacak.
Ve bu seçimde 18-28 arası gençlerle, onların işsizlik nedeniyle gözlerinin önünde mum gibi eridiğinden kahrolan anne, babaların oyları seçimin kaderini belirleyecek.
Peki, bu oylara kim talip?
İşsizlik konusunda hangi parti hangi projeyi üretti ve çok daha önemlisi, olayın ne kadar farkındalar?..
Bu sorunun cevabını çoktan biliyor olmalıydık ama hâlâ bilmiyoruz. Çünkü ortaya bir şey konmadı.
İdeolojiye, lidere, dine, etnik kökene ya da diğer etkenlere dayalı politikalar artık tüm dünyada etkisini kaybediyor.
Yakın ya da uzak bölgelerdeki son seçimlere bakın yeter.
Niye bu noktaya gelindi?
Çünkü insanlar aç ve işsiz olduğu zaman tek düşündüğü, karnı ve geleceği oluyor.
Daha da vahimi, geleceğe olan inançlarını yitirmeleri.
Bugün bu durumda olan milyonlarca genç var.
Çoğu da üniversite mezunu!
Azımsanmayacak bir bölümü de hemen her konudaki inancını yitirmiş durumda.
Siyaset buna çözüm bulmayacak da neye bulacak?
İş işten geçmeden ne olur bu konuya kafa yorun. Onlara umut verin ama yarı yolda bırakmayın...
İnsan gücü planlaması
Öyle enteresan bir ülkeyiz ki bir yanda çok büyük bir işsizlik sorunu var, öte yanda kalifiye eleman bulunamıyor.
Niye?
Çünkü insan gücü planlamamız yok.
Üniversite kontenjanlarını gözü kapalı şişirenler kapı önüne konulacağına, büyükelçilikle ödüllendirildikleri sürece de bu soruna çözüm bulunamaz.
YÖK bu amaçla kurulmuştu.
Peki, ne yapıyor?..
Hani 12 Eylül’ün izleri silinecekti?
Madem silinemiyor, niye yeniden yapılandırılmıyor?..
YÖK böyle de diğer kurumlar farklı mı?
Alın birini, vurun diğerine...
Suskun üniversite?
Türkiye’nin onlarca ciddi sorunu var. Ekonomide fırtınalar kopuyor, yargıya güven dibe vurdu, eğitimin adı bile yok, iç ve dış güvenlik hiç bu kadar sorgulanır olmamıştı, işsizlik tavan yapmış durumda, tarımda ciddi sıkıntılar var ama üniversitelerden çıt yok.
Şimdi konuşmayacaklar da ne zaman konuşacaklar?
8-10 rektör ve bir o kadar da dekan milletvekilliği için görevlerinden istifa etti.
Parlamentoya girip üniversite sorunlarını konuşmak ya da ülke sorunlarına sahip çıkmak için mi?
Bilmiyoruz ve merak ediyoruz. Bakalım ne yapacaklar?..
İstersek başarırız
Türkiye bir yandan çok büyük sıkıntılar yaşarken, bir yandan da çok önemli projelere imza atıyor. Tıpkı Beşiktaş örneğinde olduğu gibi inancımızı yitirmeyip, hedefimizi doğru olarak ortaya koyup, tüm enerjimizi ona yöneltirsek başaramayacağımız iş yok.
Yeter ki isteyelim. Yeter ki ortak noktalarda bulunalım. Gerisi kendiliğinden gelecektir...
Ülke kalkınırken, vatandaşlar, özellikle de gençler unutulmamalıdır.
Çünkü geleceği sırtında taşıyacak olan onlar.
Onlarsız hiçbir proje sürdürülebilir olmaz...
Nerede oy kullanacaklar?
7 Haziran üniversitelerde tam da final zamanı. Yani öğrencilerin ailelerinin yanına gidip oy kullanmaları hem çok zor hem de çok masraflı. Bu yüzden üniversitelerin bulunduğu illerde oy kullanmaları daha kolay hale getirilmelidir. Sandığa gitmeye zaten çok niyetli değiller, hepten vazgeçmesinler...
Özetin özeti: Gençleri unutanlar ya da ciddiye almayanlar hayatlarının en büyük hatasını yaparlar..
