Hatalar zinciri

Abbas GÜÇLÜ

HAYATTA kim hata yapmaz ki? "Hatasız kul olmaz" diye şarkılar bile yapıldı. Zaten uzağa gitmeye gerek yok. Geriye dönüp baktığımızda hepimizin, farklı konularda, büyük ya da küçük, bilerek ya da bilmeyerek yaptığımız hatalar vardır. Önemli olan hatadan ders çıkartmaktır. Aynı hatayı ikinci kez tekrarlamamaktır.
Türkiye'de büyüklerin hataları hep affedilirken, öğrencilerin yaptığı en ufak masum hatalar bile en acımasızca cezalandırılıyor. En çarpıcı örneği Lise 1'ler. İki yıl üst üste sınıfta kaldılar diye öğrencilik hayatlarına son verildi. Benzer hata alan seçiminde yaşanıyor.
Öğrenciler lise 1'deki başarılarına göre, lise 2'de Fen, Türkçe - Matamatik, Sosyal ya da Dil alanlarından birini seçiyor. Başarısız öğrenciler için sorun yok. Onlar istedikleri alanı seçebiliyor. Ama başarılılar için en ufak bir hata bütün öğretim hayatını, hatta bütün yaşamını stres altına sokabiliyor.
İşte bir örnek:
"Kızım lise 2. sınıfta okuyor. Lise 1'de başarı düzeyi gerek Sosyal, gerekse Matamatik ve fen bilimlerinde eşit düzeyde idi. Her iki alanda da başarılı olduğu için sınıfını teşekkür ile geçti. Bu yılın başında öğretmenlerine de danışarak Matamatik - Fen bilimleri alanını seçtik. Ancak, birinci yarıyılın sonlarına geldiğimiz şu aşamada gördük ki, özellikle fen bilimlerindeki başarı düzeyi oldukça düşük. Bunun üzerine alan değiştirmek istedik. Ama karşımıza mevzuat çıktı.
Şimdi size soruyorum: Acaba hangi yönetmelik veya hangi yasa çocuklarımızın gelecekteki başarılarından, mutluluğundan daha önemlidir? Yasalar yönetmelikler değiştirilebilir ama çocukları yanlış yönlendirmenin telafisi yoktur. Üstelik kızım seçtiği alanda başarılı olabilmek için kendini parçalarcasına çaba gösteriyor. Buna bizzat şahidim. İnanıyorum ki, Türkçe-Matamatik alanında daha başarılı olacaktır. Bizim bu feryadımızı lütfen Milli Eğitim Bakanlığı'na duyurun."
Alan değiştirme konusunda gelen yüzlerce şikayetten birisi. Üstelik yıllardır sürüyor. Yapılan her düzenleme ise işleri daha da karıştırmaktan öte gitmiyor...
Şimdi böyle bir durumda öğrenciyi sıkboğaz etmenin ne anlamı var? Öğrenci neden bölüm değiştiremez, neden başarılı olamayacağını anladığı alanda öğrenim görmeye zorlanır? Amaç, öğrenciyi kazanmak mıdır, yoksa onu başarısız kılmak mıdır?..
Çağdaş eğitim sistemlerinde okuldan atma ve illa da girdiğin bölümde okuyacaksın gibi dayatmalar yoktur. Amaç, kişilerin hem öğrencilik yaşamlarında, hem de iş ve aile yaşamında mutlu olmasıdır...
Üç defa parti kapattıran, ülkeyi iki kez askeri darbeyle yüz yüze getiren, yüzlerce gencin ölümüne neden olanları affediyoruz. Ama öğrencilerin daha mutlu, daha başarılı olabilmelerini engelleyen masumane ufacık hataları affetmiyoruz!..



Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr