Hükümetin öncelikleri...

Abbas GÜÇLÜ

HÜKÜMET ortakları Yılmaz, Ecevit ve Cindoruk önceki gün yaptıkları 6 saatlik toplantıda önce geçmişin bir muhasebesini, ardından da 1998 hedeflerini belirlediler.
Başbakan, 'hükümetin 1998 öncelikleri'ni dört ana noktada topladı:
1. Vergi reformu
2. Sosyal güvenlik reformu
3. İdarenin yeniden düzenlenmesi
4. Memurlara sendika hakkı
Yılmaz ayrıca 1998'in "hukuk yılı" olmasını ve devlet ile vatandaş arasındaki ilişkinin iyileştirilmesini hedeflediklerini söyledi...
Eğitimi unuttu mu? Hayır unutmadı. Ama öncelikli hedefler arasına da almadı. Söyledikleri aynene şöyle: "8 yıllık kesintisiz zorunlu eğitim en önemli atılımlardan biridir. Üç yıla yayılan bu reform uygulaması mutlaka sonuçlandırılacaktır. 158 bin yeni öğretmen kadrosu için kanun tasarısı TBMM'ye sevk edilmiştir. En kısa sürede yüce Meclis tarafından onaylanacaktır. Daha bu program sonuçlanmadan, hükümetimiz zorunlu eğitimin 3 yıl daha artırılarak 11 yıla çıkarılması çalışmalarına başlayacaktır."
Başbakan'ın açıklaması her hükümet programına konan genel ifadelerden öteye geçmedi. Oysa çok daha fazlasını bekliyorduk...
1997'de yakılan eğitim meşalesinin çok daha güçlendirilerek bütün Türkiye'yi aydınlatmasını bekliyorduk.
Eğitim, satır aralarında kalmış. Öncelikli hedefler arasına bile girememiş. Halbuki bu hükümetin 8 yıllık kesintisiz eğitimle yakaladığı en büyük fırsat, en büyük koz eğitimdi. Sadece 8 yıllık kesintisiz eğitimi hayata geçirselerdi, tarihe altın harflerle yazılırlardı.
158 bin öğretmen alınacakmış. Nereden alacaklar o belli değil. Yükseköğrenimde yeni bir düzenlemeye mi gittiler? Diplomalı işsiz yetiştiren fakülteleri kapatıp, yerine eğitim fakülteleri mi açtılar? 158 bin öğretmeni nerden nasıl bulacaklar. Onu da mı ithal edecekler?..
İşsiz veteriner, ziraatçi, mühendis ve eczacıları öğretmen yapmayı düşünüyorlarsa, onlardan da kalmadı. Hemen hemen hepsi öğretmen oldu.
Olmayacak konularda hayali mesajlar vereceklerine, somut adımlar atabilirlerdi. Örneğin öğretmenlere verdikleri ek zam sözünü yerine getirebilir, en az 20 yeni eğitim fakültesi açılacağını müjdeleyebilirlerdi.
Her şey bir yana, Mesut Bey 1998'de sigarayı bırakacağını açıklasaydı, çok daha fazla sevinirdim. Zor ama iyi günler başlıyor derdim.


Yazara EmailA.Guclu@milliyet.com.tr