İTÜ’de dün başlayan çok önemli bir kongre var. Bilişimin geldiği son nokta ve her yönü ile internet tartışılıyor. İşte bu kongre öncesinde Genç Bakış’ta internetin getirilerini ve götürülerini tartıştık.
Sadece çağın değil, bin yılın buluşu diyenler de oldu. Olmaz olsun diyenler de... Ama gelinen son nokta, internet kültürünün zamanla oturacağı ve bugün şikâyet konusu olan konuların ortadan kalkacağı yönünde oldu.
Vikileaks’in de öncelikle tartışıldığı programda en fazla üzerinde durulan konu ise internetin güvenirliliğiydi. Program sonunda şakayla da olsa artık internete veda ediyorum dedirtecek çok ayrıntılar vardı. İşte programdan satır başları:
Serdar Kuzuloğlu - Radikal gazetesi teknoloji yazarı
- İnternetin ucuna bağlı hiçbir şey güvenli değildir.
- Bireysel olarak nasıl evimizin kapısını kilitliyorsak internet üzerinde biraz hassas olmakla yükümlüyüz.
- İnternet üzerinden eğitim odaklı bir şey sunamadığınız sürece okulları internete bağlamak çok da bir şey ifade etmiyor.
- İnternet asosyalleştirmiyor, sosyalleşme şekil değiştiriyor. Artık SMS’le kandil tebriği diye bir şey hayatımıza girdi kimse yadırgıyor mu? Yadırgamıyor.
- Hayatın zaten kendisi değişiyor. İnternet de bunun bir uzantısı. İnsanları bu yaşama alıştıran internet demek biraz haksızlık olur. Biz zaten artık evine misafir gelecek diye korkan, bayramda kaçacak yer arayan bir milletiz.
- Artık kitle iletişimi diye bir şey yok. Birey var. İnternetle her şey bireye indirgendi.
- Gençler ya bilgisayar ve internet dünyasında kendilerine bir yol bulup farklılaşacaklar ya da sıradanlaşacaklar. Bugünün dünyasında başka bir yol yok.
- Çok bilindik bir gazetenin web sitesine sızıp içerisine küçük bir kod yerleştiriyorlar ve siz bir haberi okurken bir yandan bilgisayarınız bir kurban haline dönüşebiliyor.
- Çok iyi şartlarda yaşayamayan çok iyi eğitim alamayan bir ülkedeyiz. Komplekslerimiz var, bir sürü şey bizim içimizde ukde. Elimizde kalan tek şey internet ve burada bir arayış içerisindeyiz. Yoksa eminim bizim de mahallelerimizde Batılı ülkelerde olduğu gibi kapalı havuzlu spor merkezi olsa arada interneti bırakıp yüzmeye de giderdik.
Yüce Zerey - Bilgi Üniversitesi öğretim görevlisi
- Artık eşler iki tane bilgisayarla aynı ortamda karşılıklı oturabiliyorlar. Facebook yüzünden boşanmalar da Türkiye’de çok yaygın.
- İnternetle micro düzlemde sosyallik azalsa da macro düzlemde sosyallik arttı.
- Türk internet kullanıcısının yüzde 19’u 45 yaş ve üzeri.
- 2009 rakamlarına göre internet tıklamalarının yüzde 69’u porno içerikli.
- Facebook kullanımında dünyada 24 milyon kullanıcıyla 4. sıradayız.
- İnternet görgüsü yavaş yavaş oturuyor. Şu anda biz ilk evrede, paylaş-tüket evresindeyiz. Yavaş yavaş toplumun kendi dinamikleri internet kültürünü oluşturacak.
- YouTube kapatıldı ama kimse YouTube seyretmedi diyemeyiz. Her şeyin anında alternatifi bulunuyor. Yasaklamak çözüm değil.
- Normal hayatınızda “merhaba beni şuraya götürür müsün” diyen tanımadığınız bir adama nasıl tepki veriyorsanız internette de kişisel güvenliğiniz açısından aynı tepkileri vermeniz gerekir.
- Biz dünyada bilişim konusunda üretim değil, tüketim ve yaygınlaştırmada daha başarılıyız. Bugün Türkiye’de internet kullanıcılarının yüzde 68’i facebook’ta. Facebook’ta kalma süreleri, ortalama arkadaş sayısı ve farmville oyununa baktığımızda Türkiye dünyada birinci sırada.
- Çocuğunuz internet tüketiminin tamamını oyunla geçiriyorsa burada önemli bir risk var. Anne babaların bunun kontrolünü iyi yapmaları lazım.
- İnternete bağlı çok yeni iş alanları açıldı.
Doç. Dr. Mustafa Akgül - Bilişim Teknolojileri Derneği Başkanı
- Devrimler yıkar, yeniden yaratır ve vakit alır. Önce internetin devrimsel bir gelişim olduğunu algılamamız gerek. Dünya olarak bunun köklü bir değişim olduğunun farkında değiliz. Üzerine kafa yormuyoruz, eğitim vermiyoruz. Kendi kendine gelişiyor.
- Wikileaks olayında internetin bir suçu yok. İnternet olmasaydı da yine o bilgiler kaçardı ama üç beş kişide kalırdı. İnternet sadece bilgileri yayma ortamı verdi.
- 2 milyar insan internet kullanıyor ve şu an artık internetin geri dönüşü yok. Cin şişeden çıktı bir kere. İnternetle beraber yaşayacağız.
- Türk halkının yüzde 35’i hayatında internet kullanmadı. Dünya ortalamasının üzerindeyiz ama Avrupa’dan bayağı geriyiz. Türkiye’de kırsal kesimde hayatında hiç internet kullanmamış kadınların oranı yüzde 85, Türkiye genelinde ise yüzde 68.
- İnternetin insanları yalnızlaştırdığı çok doğru değil. Aksine yalnız insanları toplulukların parçası yapma olanağı var. Türkiye’deki araştırmalar insanların, hatta yaşlı kuşağın bile daha fazla sosyalleştiğini gösteriyor.
- Türkiye’de donanıma para yatırmak çok sevilen, anlaşılan bir şey, yazılıma daha az para veriliyor. Asıl para yatırılması gereken danışmanlığa, uzmanlığa, çalışana, eğitime para yatırılmıyor. Büyük ihtimalle FATİH Projesi’nde de aynı hataları yapacağız. Proje ne kadar doğru olursa olsun birdenbire tüm Türkiye’ye yaymaya çalışmak yanlış bir şey. Bu projede tüm sivil toplum kuruluşları, üniversiteler devre dışı tek tuş mantığıyla bir çözüm tüm Türkiye’ye uygulanmaya çalışılıyor.
- Türkiye’nin bir yazılım stratejisi olduğunu söylemek mümkün değil.
- Devlet internetin ne anlama geldiğini çok da önemsemiyor. Sadece nasıl kullanırım ve zararlı içeriği nasıl engellerim daha çok öne çıkıyor.
Özetin özeti: İnternette daha yolun başındayız. Programın özeti buydu!