Abbas Güçlü

Abbas Güçlü

aguclu@milliyet.com.tr

Tüm Yazıları
Haberin Devamı


Eğitim, beşikten mezara kadar devam eden kesintisiz bir süreç. Peki en önemli aşaması hangisi? İlk ve ortaöğretim mi, yoksa üniversite mi? Ya da hiç aklımıza gelmeyen okul öncesi eğitim mi?..
Antalya'da dün başlayan okul öncesi eğitim seminerinde konuşulanları dinledikten sonra bir kez daha anladık ki, okul öncesi eğitimin önemi tartışılmaz. Diğer eğitim kademeleriyle kıyaslanamaz!..
İşte bilimsel araştırmalardan elde edilen verilerden bazıları:
* İnsanların zeka gelişimlerinin yüzde 70'i 0 - 6 yaş döneminde gerçekleşiyor.
* İnsanlar, yaşamları boyunca sergiledikleri temel davranışların önemli bir bölümünü yine okul öncesi dönemde kazanıyorlar.
* Okul öncesi eğitimden yararlananlar, sonraki eğitim kademelerinde ve yaşamda yararlanmayanlara göre çok daha başarılı oluyorlar.
Okul öncesi eğitim, Avrupa ülkelerinin çoğunda zorunlu. Okullaşma oranı da yüzde 90 ile 100 arasında değişiyor. ABD, Japonya, Rusya, Çin ve daha pek çok ülkede yine çok üst düzeylerde. Peki okul öncesi eğitim dünyada bu kadar önemli ve yaygınsa Türkiye'deki konumu ne?
Rakamlar korkunç!.
Türkiye geneli yüzde 6.4. Yani her yüz çocuktan ancak 6'sı okul öncesi eğitimden yararlanabiliyor. Bölgelere göre bakıldığında ise ortaya çok daha vahim bir tablo çıkıyor. İşte veriler:
Karadeniz 4.4, Doğu Anadolu 2.3, Güneydoğu Anadolu 2.8, Akdeniz 7, Marmara 7, Ege 10, İç Anadolu 7...
Halen 8 bin 571 okul öncesi eğitim kurumunda 213 bin çocuk öğrenim görüyor. Oysa 0 - 6 yaş grubunda 11 milyon çocuk bulunuyor. Bir başka ilginç nokta ise okul öncesi eğitime yönelik öğretmen yetiştiren bölümlerin daha yeni yeni açılıyor olması. Bu çerçeveden bakıldığında okul öncesi eğitimin lise ve dengi okullarda mezun olanlarca yürütüldüğü dikkati çekiyor.
Akdeniz Üniversitesi'nde hafta sonuna dek sürecek olan seminerin ev sahipliğini MEB Okul Öncesi Eğitim Genel Müdürlüğü, YAPA, Marmara, Hacettepe, Gazi ve Selçuk üniversiteleri yapıyor. Sponsorluğunu ise okul öncesi eğitime adeta gönül veren Turhan Özüduru yapıyor. 20 yıldır okul öncesi yayıncılığın öncülüğünü yapan Özüduru, yıllardır bu konuda Türkiye genelinde sürdürülen diğer seminerlerin de ana sponsoru. Eğitimden kazandığını, eğitime harcıyor.
Seminerin ilk gününde alınan kararlardan bazıları şöyle:
* 2000 - 2001 öğretim yılı okul öncesi öğretim yılı ilan edildi.
* Okul öncesi eğitimde en temel unsur, anne ve babalar. Ama onlar da bu konuda bilgisiz. Özellikle medyadan yararlanılarak anne baba eğitimine önem verilmelidir.
* MEB okul öncesi eğitimi daha ciddiye alarak daha fazla kaynak ayırmalıdır.
* Televizyonlardaki cinsel ve şiddet ağırlıklı filmler okul öncesi çocukları ruhsal bozukluklar yaratacak şekilde etkiliyor. Televizyonlar Batı'da olduğu gibi pedagojik denetim altına alınmalıdır.
Seminerde daha pek çok önemli konu konuşuldu. Konuşulmaya da devam edecek. Sevindirici olan bu konuya gönül veren güçlü bir akademik kadronun bulunması. Toplantıda 17 üniversiteden temsilciler vardı. Duayenleri, mesleğe 1964'te anaokulu öğretmeni olarak başlayan Prof. Dr. Ayla Oktay. Büyük bir aile gibiler. Desteklendiklerinde kısa sürede çok büyük mesafeler kat edebilirler.
Özetin özeti: Eğer çocuklarımızı biraz olsun önemsiyorsak okul öncesi eğitimi görmemezlikten gelmeye devam edemeyiz.


Yazara E-Posta: aguclu@milliyet.com.tr